ŞEYTANIMIZ BOL

1.2K 8 2
                                    

Bir erkek arkadaşım ve inişli çıkışlı bir ilişkim vardı. Günün birinde bir kadını arzulayacağımı söyleseler kahkaha atardım her halde taki o güne kadar. Herşey erkek arkadaşımın söylemediğim şeyi yanlış anlayıp, en yakın dostumla aramı açmasıyla başladı, herşey bir oyunla başladı. Ben, erkek arkadaşım Taha,en yakın dostum Feza ve Feza'nın arkadaşı Yağız okuldan sonra buluşup oyun oynuyorduk. Bir gün yine kumar masası kurmuştuk batak, okey ve pis yedili oynuyorduk. Oyunda birinciydim, şansım açıktı ama benim yüzümden en yakın dostum Feza batıyordu. Yağız ikinci sıradaydı. Feza, Yağız'ın kazanmasını istemezdi. Çünkü Yağız egosu yüksek olan bir çocuk du. Bende Taha'nın kazanmasını istemiyordum. Kazandığında yüzünde oluşan aptal, alaycı gülüşü beni deli ediyordu. Oyun da kazanmam Yağız'ın lehine olunca Feza bana laf sokmaya başladı. (Dost kazığı oynasak aslın da tam uyardı şu duruma) dedi ve bir kaç kez dost kazığını vurguladı. Sinirlenmiştim, yüzüm asıldı. Feza ve Yağız lavaboya gittiğin de, Taha oturduğu yerden kalktı ve arkamdan sarıldı.

-Aşkım ne oldu sana yüzün asıldı sanki?

- Birşey olmadı.

-Lütfen söyle aşkım ne oldu?

-Feza'ya canım sıkıldı. Birinci olmadı diye mi böyle yapıyor anlamadım.

-Üzülme aşkım. Oyun oynamayalım bence artık.

-İyi olur bence de. Zaten Feza ile Yağız da sürekli kavga ediyorlar. Bir oyun yüzünden tadımız kaçmasın.

Feza ile Yağız geldiğinde Cafe'den kalktık. Benim evim merkezdeydi yakındı. Önce yürüyerek beni bıraktılar vedalaştık ve evime geldim.
Ertesi gün okulda tango dersimden sonra Fezayı aradım. Biz de kalacaktı. Önce dışarda buluştuk ve ardından bize geçtik. Feza ile oturduğumuz anda, ne saklıyorsun gibi bakış attı bana ve sonra (Anlat) dedi.

-Ne anlatayım?

-Dün suratın asıktı?

-Ha o mesele. Evet asıktı dün ben sana uyuz oldum abi sürekli laf soktun.

-Şaka yaptım.

-Ama sürekli vurguladın.

- Tamam bir daha asla şaka yapmayacağım ama Taha oyunda birinci olmadığın için suratının asık olduğunu söyledi dün.

-Nasıl ya ben birinciydim oyunlar da neden bunun için olsun. Hem daha önce senin birinci olduğun oyun çok oldu. Hangisinde yüzümü astım? Ben dostumun kazanmasından kazanmasından rahatsızlık duyacak kadar karaktersiz miyim ?

-Tamam ya sorun yok. Zaten inanmadım ama bu yüzden Talha ile aranı bozmayacaksın söz ver bana

İçim içimi yiyordu. Taha nasıl böyle birşey söyler aklım almıyordu. Üstelik böyle birşey söylememiştim. Bu resmen iftiraydı. Ellerim titriyordu sinirden. Taha arıyordu acmak istemiyorum.

-Deniz açmayacak mısın. Lütfen kavga etme bildiğini belli etme. Bana bir daha güvenmeyecek lütfen söz ver.

-Peki.

Ama içim soğumuyordu. Üstelik ertesi gün yine hepimiz buluşacaktık. Kendime nasıl hakim olacağımı bilmiyordum. Ve ertesi gün Taha ile Yağız kapımız ın önüne gelmiş bizi bekliyorlardı buluşmak için. İlk önce ben çıkmıştım kapıdan Yağıza selam verdim. Taha'nın yüzüne bile bakmadım. Taha neden bunu yaptığımı anlamamıştı.

-Bir sorun mu var aşkım?

-Hayır bir sorun falan yok.

Cafeye geçtik. Biraz oyun oynadık sonra batak atalım dediler. O anda kendimi daha fazla tutamadım ve

-Batak oynamayalım. Şimdi ben kazanmazsam size teip atarım. Dedim Taha'ya bakarak.

O anda Feza masadan kalkıp gitti, Yağız da peşinden... Taha aptal aptal suratıma bakıyordu masadan kalktım bende Fezanın yanına gittim. Feza yumruğunu sıkıyordu.

-Bana söz vermiştin ! Dedi.

-Biliyorum kendimi tutamadım daha fazla.

Feza ile Yağız onden hızlı hızlı yürümeye başladı. Taha koşarak yanıma geldi.

-Feza ya kızgınsın biliyorum.

-Feza ya değil lanet olası sana kızgım!

-Yalnış anlamışım ne var bunda?

-Sen benim dostumla aramı bozdun. Söylemediğim birşeyi söyledim diye gösteriyorsun ve şuan hala yüzüme bakıyorsun. Defol buradan.!

Kapıya yumruk atıp çekilmişti önümden. Feza ise benim evime çıkıp malzemelerini alacaktı. Evime çıktığım da Feza kapıdan çıktı. Önüne geçtim.

-Benimle çatıya gel konuşalım Feza.

- Hayır çekil önümden

-Lütfen...

-Çekil! Sonra konuşuruz. Dedi ve gitti.

Sinirle evime girdim. Hayatımın en kötü günüydü. Bir anda sevgilim, en yakın dostum, arkadaşımla ayrılığa gelmiştim. Taha ya çok sinirliydim. Elim sürekli telefonda Feza'nın aramasını, mesaj atmasını bekliyordum. Ama aramıyordu, kalbim parçalanıyordu. Feza benim en kıymetlimdi, onsuz ne olurdu bilmiyordum. Fedakar, düşünceli, yardım sever çok iyi bir insan, mükemmel bir dostdu. Ümidim kesiliyordu çünkü telefonum çalmıyordu. Kulağımda kulaklık, çalan şarkı hep aynı. "Cem Adrian_Bana ne yaptın?" Elimde sigaram, çatıdan denizi ve şehir ışıklarını izliyordum. 48 saat olmuştu. Feza sonra demesine rağmen sessizdi. Artık ümidi kesmiştim. Erzamuz tarihine bakıyordum. Gidekecektim, tek istediğim gitmekti.
Yağız mesaj attı.

-Nasılsın?

-Kötüyüm, gideceğim Yağız gideceğim.

-Fevri davranma, zamanla düzelir bekle.

-Artık inancım yok. Gideceğim...

Masa da oturmuş vizelerime çalışıyordum. İçime ki başarma hırsı tüm yanımı sarmıstı. Hırslarıma tutunuyordum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 07, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

YASAKLI AŞK +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin