UMUT

rüzgar

Günlerden bir gün yani kısacası okul günlerinden bir gün ;

-Thomas: selam gençler hayat nasıl gidiyor . demiş neşeli bir tavırla

-mark: rutin ve sıkıcı . demiş mark

Thomas sırasına geçerken dafnıe'yi görmüş ona karşı boş değilmiş.

-Thomas: naber Dafnie .demiş

-dafnie : idare eder. demiş ve hızlıca saçlarıla ruzgar estiriyormuş gibi thomasın yanından ayrılmış.

Thomas bir de bakmış ki kapıdan içeri roald geliyor bu çocuk iri yakışıklı ve güçlü biriymiş Thomas ondan hoşlanmazmış.

-Thomas:hey roald naber.demiş

-roald:ilik. demiş havalı bir tavırla

Thomas o gün o saçın rüzgarıyla anlamış bir şeyler hissettiğini ama önemli bir konu varmış dafnie sınıfın en güzeli ama o en pısırığıymış ve üstüne üstlük roaldın ona karşı ilgisinin olduğundan emin gibiymiş ve aklına gelen fikirle roaldın azına aramaya başlamış;

-Thomas: heyy roa nasıl gidiyo çapkın. demiş

-roald: sana ne demiş

Thomas bu yolla azından laf alamayacağını anlamışve ne yapabileceğini düşünmeye başlamış aklına bir fikir gelmiş aslında kolaydı roaldın takıldığı tayfaya girmek ama o tayfaya herkesi almazlarda sadece yakışıklı güçlü ve kafa adamları alırlardı.bunun üzerine ertesi gün okula gelirken deri ceket ve sahte güneş gözlükleriyle gelmiş. arkadaşları roalda kısaca roa derlermiş.ertesi gün okula gelince.

-Thomas:hey roa

-roald: iiilik tom güneş gözlüklerin sahte olmamalı gözlerine zarar verbilir. demiş ve roladın hayalleri bitmiş. okul çıkışında bir gözlükçüye gitmiş.

-Thomas:hey bakarmısınız orijinal olarak en ucuz gözlük ne kadar diye sormuş.

-kasiyer: 50 dolar. demiş Thomas almaya karar vermiş ama cebindeki çiklet çöpüne kadar her şeyini vermek zorunda kalmış ertesi gün:

-Thomas:naber roa

-roald:heyy o gözlükler kıytırık daha havalı olmalısın demiş.

okul çıkşı yine gözlükçüye gidip 350 dolara gözlük almış devam etmiş ertesi gün:

-Thomas: hey roa naber

-roald: iiyi tom senden

tam o sırada thomasın telfonu çalmış açmış konuşmuş ve

-roald:hey o uccube demir parçasını nerde buldun. demiş ve uzaklaşmış