Kayıp Yıldız

KY-1.Bölüm

Tamamen eğlence amaçlı yazılmış bir hikayedir. Lütfen sonuna kadar okuyun.

Kapı açıldı ve Sude koşarak sınıfa girdi.Elimden tutup kaldırdı.Kapıda durup

"Aşık oldum kanka bu sefer ciddiyim bak."dediğinde gözlerimi devirdim.Çünkü bir hafta içinde üçüncüye aşık oluyordu.

"Bak bahçeye gel sana göstericem çabuk."koşarak bahçeye giderken merdivene geldiğimizde birden bir şeye çarptığımı hissettim ve yuvarlanmaya başladım.Sonuda durduğumda kolumdaki ağrıyla çığlığımı tutamadım

"Ayy düşürdüm kızııı."bu Ardenin sesiydi.Ardından Sude bağırarak:

"Birde düşürdüm diyo yaa gerizekalı.dedi ve garip seslerden sonra Ardenin kafası acıyan kolumun üstüne düştü kalın bir ses

"Arden ne yapıyosun lan.Yerde ne işin var.Kalksana kızın üstünden."Sude hemen yanıma gelip beni kaldırdı merdivene oturdum.Arden hemen gelip:

"Bişey oldumuu.Ya ben bilerek yapmadım bak pizzalar aşkına koşuyodum seni görmedim ki.Yoksa ben sana niye çarpayım.Umayy beni duyabiliyomusun?Arkasından adı Kaya olması gereken çocuk Ardenin kafasına vurdu ve bana bakarak

"Canın acıyo galiba hastaneye gidelim mi?"diye sordu.İçimden yok acımıyo senin gerizekalı arkadaşın sayesinde merdivenlerden yuvarlandım bir de üstüme düştü ama benim canım acımıyo diye bağırmak gelse de dışımdan

"Gerek yok revire gitsem yeterli."dedim.Arden acıyan kolumdan tutup beni kaldırdı.Gerizekalı kolumu bağırmama rağmen bırakmadı.

"Kaya bir kolundan da sen tut revire gidelim.Bak kızın canı acıyo nasıl bağırıyo ya." deyince kendimi tekrar çekip

"Acıyan kolumu tutarsan bağırmam normal Arden çekil şurdan ben kendim giderim revire."onu itip revire doğru yürümeye başladım arkamdan geliyorlardı.Arden anladığınız üzre bizim sınıfın komik çocuğu arkadaşıda Sudelerin sınıfındaydı sanırım .O Ardenin aksine gayet sakin okulun cool yakışıklı çocuğu havasında.Revirin kapısını açıp içeriye girdim.Revirin tatlı hemşiresi Vildan Abla yoktu.Kapıya döndüğümde bantlanmış yazıyı gördüm.

"Okulumuzun hemşiresi Vildan Hanım hastalığı nedeniyle bir hafta izinlidir !" arkadan Esin

"ayy Vildan abla hastamı olmuş yaa kıyamam ben ona."diyince ona sinirli olduğunu düşündüğüm bakışlarımdan birini atıp

"Kolum kırılmış olsun sorucam ben sana zaten senin yüzünden oldu."dediğimde

"Yavrum ne biliyim ben Ardenin seni düşüreceğini asıl onun suçu"diyerek Ardeni gösterdi Arden

"Asıl kayanın suçu o bana çabuk yanıma gel demeseydi ben koşmazdım.Yoksa ben öyle birine çarpıp merdivenlerden yuvarlayabilecek bir insan hiç değilim bilirsiniz beni." herkes kafasını sallayıp

"Evet öylesin."dediğinde dudağını büzüp

"Beni üzdünüüz."

"Mal bu çocuk"dediğimde benimle birlikte kayanında aynı şeyi dediğini fark ettim birbirimize bakıp gülünce Arden

"Ayy bir de gülüyorlar Sudee tut kız bayılıcam tut."dedi ve kendini geriye doğru bırakıp yere düştü.Kafasını kaldırdı Sudeyi ayağıyla dürtüp

"Niye tutmuyosun kız.Yazın bunu bir yere bir yerim kırıldıysa bu Sude yüzünden hepsi onun suçu yani."dedi

"Bu çocuk uç yiye yiye bu hale geldi."diyen Kayaya gözlerimi kocaman açarak baktım aynı sınıfta olmamıza rağmen Ardeni hiç uç yerken görmemiştim gerçi kendisi çoğu dersten atıldığı için sınıftada pek göremiyordum.Arden bağırarak

"Uç yemeyi azalttım oğlum ben artık günde en fazla 5 tane yiyiyorum.Kaplumbağam Sosis uç yerken ölünce 5 uca indirdim sayıyı.

"Kaplumbağa bile senden kurtulmak için uç yiyerek intihar etmiş be."

"Oğlum Sivas'a düğüne gittim geldim hayvan ölmüş benim suçum ne ben onu iki öğün uç iki öğün sosisle besledim uçlarımı onunla paylaştım ama o ölmeyi seçti daha ne yapabilirdim!"bunları yerden kalkmadan söylemişti.Kolumun acısı hala geçmemişti.Koşarak yanıma gelen Rüzgarı görünce öğrendiğini anlamıştım bile Rüzgarla okulun başlarındayken bir süre çıkmıştık ama onu sevemediğim için ondan ayrılmıştım buna rağmen üç yıl boyunca yanımdan ayrılmadı gerçekten yakışıklıydı okulda benim yerimde olmak isteyen bir sürü kız varken Rüzgar hiç usanmadan yanımda olmaya devam ediyordu.

"Umay iyimisin merdivenden yuvarlanmışsın acıyo mu bir yerin."

"Rüzgar iyiyim sakin ol sadece düştüm biraz koluma acıyo müdüre gidip izin alıcam eve gidip dinlenirsem geçer zaten." dediğimde Kaya

"Emin misin bi hastaneye gitseydik."dedi Rüzgar onlara dönüp baktığında kaşları çatılmıştı

"Gerek yok Sude sen git müdürden izin kağıdı al ben çantamı alayım dedim onları orada bırakarak sınıfa doğru ilerledim.

--------------------

"Anneee ölüyyyoooommm."diye bağırarak içeri geldiğimde merdivenin başında elinde paspasla şarkı söyleyen annem birden yerinde sıçradı ve bana döndü

"Ne bağırıyosun kızım yine ne oldu köpek mi kovaladı yine."

"Ne köpeği anne ya merdivenlerden yuvarlandıım.Ya kolum kırıldıysa."

"Bir şey olmaz sana git odana biraz buz al, tut geçer."gözlerimi devirerek mutfağa gidip buz poşetlerinden alıp odama çıktım çantamı yere telefonu yatağın üstüne bıraktım ve dolabın başına geçtim siyah bir tayt ve düz gri bir hıka giydim buzu aldım yatağıma uzanıp telefonumu elime aldım kolumun resmini çekip Sudeye attım.Kolumun ağrısı azalınca tarih sınavına çalışmaya başladım telefonun titrediğini duydum ama Sudeden olduğunu düşündüğüm için çalışmaya devam ettim.Bir saat tarih çalıştıktan sonra acıktığımı hissedip aşağıya indim koltukta televizyon izleyen babamın yanına gidip yanağından öptüm

"Baba merdivenlerden yuvarlandım kolum çok acıdı."

"Şu zamana kadar bir şey olmadıysa öyle kolay kolay kırılmaz bir yanın merak etme kalk git şimdi annene yardım et."dediğinde

"Ölsem umurunuzda olmaz" diyerek mutfağa girdim

--------------------