Holland:
Bizim erkekler kavgayı ayırdılar çok korkmuştum. Dylan'ı aldım ve havuzun yanına götürdüm.
+İyi misin?
-Evet iyiyim merak etme
+Dylan o kız kimdi?
-Kız kardeşim
Bir anda acayip rahatladım.
+Hıı iyi onla tanışmak istiyorum.
Başını onaylarcasına salladı.
+Dylan o içerde söylediklerin..
-Yani şey...
+Dylan doğru muydu? Dürüst ol
-Holland seni çok seviyorum! Dedi. Ben şaşkınlıktan arkaya doğru yürümeye başladım bir adım daha atıyordumki kendimi suda buldum. Arkamdan Dylan atladı.
-Holl iyi misin?
+Ah evet iyiyim dedim ve onu dudaklarından öptüm. Karşılık veriyordu.
-Yani benimle...
+Evet! Seninle çıkarım dedim. Sonra havuzdan çıktık. Bana "Git güzelcr kurulan yarın görüşürüz" diyip göz kırptı. Açıkçası beni odaya götürmesini beklerdim fakat sonra düşününce abim aklıma geldi ve vazgeçtim. Odaya doğru gittim ve hızlı bir duş aldım. O sırada abim ve Pezz geldi. Abim üstünü değiştirirken Pezz'i çağırıp olanları anlattım. Bana:
-Vayy hayırlı olsun dedi. Koluna vurdum sonra Perrie uyudu. Abimde tam uyumaya giderken..
+Pışt abi!
-Ne var?
+Senle bir şey konuşucam
-Hı?
+Ben ve.... Dylan çıkıyoruz! Bir süre durakladı.
-Bende bu iki gerikafalılar ne zaman çıkıcak diye merak ediyordum mutluluklar!
Bu neydi şimdi? Neyse sonra uyuduk.Dylan:
Sabah 8'de kalkıp duşa girdim. Brad hala uyuyordu. Açıkçası Holl'u çok merak ediyordum,duştan sonra odalarına gidecektim fakat ben gitmeden kapı çaldı gelen Holldu.
+Günaydın kelebek
-Günaydın
Aynı anda "Telefon numaranı almayı unuttum!" Dedik ve güldük. Çok güzel gülüyordu. Birbirimize numaraları verdik.
+Kahvaltıya gidelim mi?
-Olurr
Beraber kahvaltıya gittik ve hepimiz için yer tuttuk.James:
Sabah 9'da uynadım. Holl odada yoktu kesin o herifle gitmiştir kahvaltıya. Perrie hala uyuyordu uyandırmak istemiyordum fakat kahvaltı bitecekti ve uyandırdım.
+Hadi kalk bakalım
-Uf tamam, diyip kalktı üstümüzü değiştirdik ve kahvaltıya indik.Perrie:
Dylan ve Holland beraber oturmuşlar bizede yer tutmuşlardı. Ben size dememiş miydim bunlar iki güne sevgili olur diye? Neyse sonra oturduk ve diğerlerini bekledik. Onlarda geldi sonra onlara bugün aqua park'a gideceğimizi söylediğimde hepsi çok heyecanlandı fakat Justin ve Selena gelmiyeceklerini onun yerine spa'ya gideceklerini söylediler. Gelmeleri içinde ısrar etmedim. Kahvaltıdan sonra odadan plaj çantalarını aldık ve aqua park'a gittik.Selena:
Spaya gitmeden önce odaya gittik. Odadan bir kaç şey aldım. Tam odadan çıktım ki Justin'in bir kızla konuştuğunu gördüm kız gittikten sonra Justin bana baktı.
+Sen hayırdır?
-Yanlış anladın aşkım sadece...
+Ben anlayacağımı anladım!
-Ama Sel.....
Odaya girdim ve kapıyı kapattım kapıyı bir kaç kere çaldı ama açmadım sonra Bella'yı aradım. Ne olduğunu anlattım. Aqua parktan geri döndü ve bizim odaya geldi. Gregg'e de anlatmış, Justin onların odasında kalacakmış. Çokta umrumda! Ağlamaya başladım. Diğer kızlara olanları söylemeyi düşünmüyordum. Bell bana "O öyle biri değil, o yapmaz" diyip duruyordu...Perrie:
Bell ve Gregg geri döndüler. Nedenini bile soramadım. Havuzun önünde 5 şezlong tuttuk. Holl ve Dylan birbirlerinin sırtına güneş kremi sürdü. James'te o sırada "Pezz sırtıma krem sürer misin?" Dedi. Tabiki sürecektim :) sürdüm ve sonra ben ona söylemeden o da bana sürdü. Zavallı Brad tek kalmıştı ona sürecektim ama yemedi sürmedim. Dylan ona sürdü. Holl su kaydıraklarını çok severdi. Dylanla beraber ikili bot aldılar ve kaydıraklara çıktılar. Çok eğleniyorlardı. Sonra şezlongtan kalktım ve "Geliyor musunuz?" Dedim. Kalktılar. James te kardeşi gibi kaydırakları çok seviyordu hem de ondanda fazla. En korkutucu olana doğru ilerledi.
+Ondan kayacağına emin misin?
-Sen beni ne sandın bu hiçbişey.
Cesarete bak lan neyse o bizden sonra 3 kat daha çıktı. Ben korktuğum için Brad bana "Gel istersen beraber kayalım" dedi. Bende onaylarcasına başımı salladım. O iki kişilik botu getirdi bindik. Ben öne o da arkama oturdu. Can kurtaran tam bizi itiyordu ki "Durun" diye bağırdım. Adam ne var bakışı attı. Arkamızda çok uzun bir sıra vardı geri gidemezdik. Brad kollarını bana sardı. Kulağıma eğilerek "Korkma ben seni tutarım" dedi. Başımı salladım can kurtaran anlamış olmalı ki botu ittirdi. Brad beni sımsıkı tutuyordu. Bot suya girdiğinde ters döndüğü için bizde haliyle suya düştük. Gülüyorduk. Çok eğlenceliydi. Havuzdan çıktık James te çok eğlenmiş gözüküyordu.
+Bakıyorum eğlenmişsin
-Evet evet sende, diyip Brade pis bir bakış attı.
-Gel istersen beraber şu mavi olandan kayalım
+Olur, dedim. Brad bana baktıktan sonra şezlonga geçip "Ben biraz müzik dinliycem" dedi ve garsonu çağırıp meyve suyu istedi. Ben ve James mavi olan kaydırağa doğru çıkmaya başladık. O,botu taşıyordu. Geldik ve bota oturduk ben gene öne bindim. Ellerini belime doladı. Gene suya düşünce bot ters döndü ve suya düştük. James beni kendine çekti. Sonra ona "Çıkalım artık" dedim ve sudan çıktık. Brad tip tip bakıyordu. Ona baktığımı görünce önüne döndü. James lavaboya gitti. Brad'in yanındaki şezlonga oturdum ve kulaklığını çıkardı.
+Ne dinliyorsun?
-Adele- Someone like you
+Cidden mi?
-Evet. Sever misin?
+Tabiki. Sonra gülümseyip "Dinlemek ister misin?" Dedi ve kulaklığın tekini bana uzattı "olur" dedim ve dinlemeye başladık. Arada birbirimize bakıyorduk...Holland:
Kaydıraklara doğru çıktık. 2 gün önce Dylan'a aşık olduğum çocuk olarak bakarken şimdi sevgiliyiz. Çok iyi biri. Neyse kaydıraklara çıktığımızda rengarenk olandan kaymaya karar verdik. Botu koyduk ve can kurtaran bizi itti. Çok eğleniyorduk ta ki su kesilip bot yerine durana kadar. Kaydırağın ortasında kalmıştık. Korkmuş bir şekilde Dylan'a baktım. Bana "Korkma şimdi su gelir gelmesse sürüne sürüne gidicez" dedi ve güldü. Ama ben ona hala korkmuş bir şekilde bakıyordum. Boynumdan tuttu ve beni öpmeye başladı. Bana huzur veriyordu. O sırada su geldi ve bizi o pozisyondayken götürmeye başladı bizde gülmeye başladık. Suya düşünce birkaç kişi iyi olup olmadığımızı kontrol etmek için başımıza toplandı, sonra hemen dağıldılar. Şezlonglara yöneldik ve biraz uzanıp dinlendik.Selena:
Birkaç saattir odadan çıkmıyorduk. Diğerleride aquaparktan dönmüş olmalılar ki odayı aradılar ilk seferde açmadık. İkinci arayışlarında Bell açıp "Bugün yemeğe gelmiycez bizi merak etmeyin" dedi. Sonra lobiyi arayıp odaya yemek istedi ve yemeğimizi yedik. Bell bana " Film izleyelim mi?" Diye sorduğunda " Fark etmez" dedim ve film izlemeye başladık. Bana o filmde ne olduğunu sorsalar cevap vermezdim çünkü izliyormuş gibi yapıp izlemiyordum aklım Justin'deydi ama Bell kendini filme kaptırmıştı. Kalktım ve "Ben hemen geliyorum" diyip odadan çıktım fakat koridoru dönünce yine Justin'i o kızla gördüm. Konuşuyorlardı. Kız "Bak Justin biz bir daha bir araya gelemeyiz" dedi. Justin "Yapma Taylor seni sev....." Bunu duymaya hazır değildim. Hemen oradan koşarak çıktık. Ağlıyordum.....Medya:(Dylan ve Holland)