I DON'T CARE

BÖLÜM-1 yeni turne!!!

Medya:resmi her gördüğümde gülüyorum böyle katıla katıla.Videoda FOB Young Volcanoes.
Sabah sabah çal telefon.Aferin telefon.Devam et canım.Beni uykumdan ayırabilirsin telefon ama yatağımdan asla tamam mı!ASLA!Tabi sonuç olarak...
Telefonu açtım.
"Alo."
"Günaydın sarışın böcüğüm."
"Lanet olsun Pete sabahın 8'inde ne saçmalıyorsun?Üstelik hafta sonu."
"Ahaha biliyorum.Bende seni seviyorum canım."
"Pete merhabaaa.Dünyadan Pete'e.Benim Patrick.Pekala kız olsam bu iltifatlardan hoşlanabilirdim ama üzgünüm ben seni arkadaş olarak seviyorum Pete."diyip bir kahkaha patlattım.
        "Yarın sinemaya gitmeye ne dersin Taylor?"
        "Ne?Pete yanında birisimi var onunlamı konuşuyorsun?Ben Taylor her kimse o değilim."
        "Tamam o zaman görüşürüz.Yarın seni evinden alırım."diyerek telefonu kapattı.Harika.Her zamanki gibi sıradan ve normal bir sabaha gözlerimi açıyorum.Pete'in saçmalıklarıyla huzurlu bir şekilde odamda oturuyorum.En azından Joe ve Andy daha damlamadı.Onada şükür.
          Ding dong!
          İnsanlar hafta sonu saat 8'de uyanmamalılar.Hatta uyanana para cezası falan verilsin.Ahaha mükemmel olur.
          Ding dong!
          Üf ya üf ya üf yaa!Tamam gelicem işte ne diye kapı zilini çökertmeye çalışıyosun?
          Yatağımdan üşengeç bir şekilde kalkıp pelte gibi halimle hunharca gerindim ve odadan çıkmak üzere kapıya yöneldim.Tam adım atacakken ayağıma takılan şeyle yeri boyladım.Pardon takılan demeyelim.Ayağıma dolanan battaniye dersek daha doğru olur.Ne diyebilirim.Beni yatağımdan ayırmaya çalışıyorlar ama biz birbirimiz çok seviyoruz ve hislerimiz karşılıklı.
            Ding dong!
           Sen hala gitmedin mi kapıdaki?Yerde sürünerek odadan çıktım.Ayağa kalktım.aniden gelen üşümeyle Ayağımdaki battaniyeyi alıp üzerime sardım.Ve sonunda kapıyı açtım.
           "Patrick!"diye bağıran Joe'yu görünce açtığım kapıyı tekrar kapattım.İyi insan lafın üstüne gelirmiş derler.Kapıyı tekrar çalınca açtım."Ne oldu Patrick iyi görünmüyorsun."diyip içeri girdi ve koltuklardan birine oturdu.
            Yok canım ben gayet iyiyim.Boş zamanlarımda sabahın 8'inde uyanırım ben zaten.Ağlamaklı bir yüz ifadesine bürünüp"yok canım neyim varmış ki?Hafta sonunu öğlene kadar uyuyarak geçirme planım yoktu ne alakası var."diyerek mutfağa gittim.Veee yine...
            Ding dong!
            "Bu sefer geleni dövücem!"diyip mutfaktan çıktım ve kapıyı açtım.
            "Simon!Canım!Ne zamandır görmüyordum seni."diyip bana sarıldı.Resmen ciğerlerimi sökercesine sarılıyordu.Buda karşı komşum Bayan Gwen.Beni ölmüş kocası sanıyorda.
"Bayan Gwen.Lütfen!Ben Simon değilim.Ben Patrick."Neden sabahtan beri kimse benim Patrick olduğumu kabul etmiyor.Bayan Gwen bir Pete iki.Ah en azından Joe'nun kafası yerinde!Benim Patrick olduğumun farkında.
"Bayan Gwen biraz daha sıkarsanız ciğerlerim patlayacak.Joe biraz yardım etsen diyorum."
"Aslında birbirini seven insanların arasına girmemek gerekiyormuş."dediğinde cinnet geçirmelik bi andı.Geçirebilirdim ama hala buradan kurtulamadım.
"Joe tek taraflı bu.Hele bir kurtulayım buradan sana yapacağımı biliyorum ben."Mutfaktaki bıçaklar yeterince keskin miydi acaba?
Açık kapıdan eve yavaşça biri girdi.Zorla arkama baktım"Pete bir el atsan."diye çığırmamla Pete'in bağırması bir oldu."O benim.Sen kimin sevdiğine yapışıyorsun?"
Bayan Gwen'i tutup benden ayrılması için destek oldu ve kollarından kurtuldum."Simon Pete'i benden daha mı çok seviyorsun yani."derken Pete onu incitmeden kapıdan çıkarmaya çalışıyordu.Eh sevenlerim var.Ama ikiside tek kelimeyele DELİ.
Pete uzun uğraşlar sonunda kadını dışarı çıkarmayı başardı.Bende derin bir oh çekip koltuğa oturdum.Pete huzurla rahat bir şekilde gerindi."Ah!O kadına cidden üzülüyorum."dedi üzgün bir şekilde."Sevdiği var ve karşılığını alamıyor."diyip kahkaha atmaya başladı.Joe'da ona katılınca yüzümü kapatıp koltuğa iyice gömüldüm.Hayatımda geçirdiğim en iyi sabahlar koleksiyonuma bunuda eklemeyi unutmayayım.
             "Andy nerede?O da gelsin tam olsun."
             Ding dong.
             "Al işte."diye söylendim.Pete kapıyı açtı.Andy içeri girdi.
"Hey dur biraz ben seni dövücektim değil mi Joe."diyip Joe'nun üzerine atladım.Kafasını kolumla gövdemin arasına sıkıştırıp ayağa kalktım.Hızla yürümeye başlayınca duvara çarpmamak için bıraktım.Sonra sırtına atladım ve kıvırcık saçlarını çekmeye başladım."Patrick!Saçlarımle beynimide sökücen şimdi!"diye acıyla bağırdı."Var mıydı sanki.Resmen boş teneke."diyip kafasına vurdum."Neymiş birbirini seven insanların arasına girilmezmiş."diye fırça attım.Sesini değiştirerek"Var mıydı sanki?Resmen boş teneke."diye dalga geçip güldü.Saçlarını tekrar çekip."Haha çok komik."
              "Bunlar ne yapıyor?"dedi Andy.Bende Joe'da,Andy'nin suratına araba farı görmüş tavşan gibi bakıyorduk.Tabi geç kalmıştı.8'de gelmeliydi.Artık bende Joe'nun sırtından inip yorgun bir şekilde koltuktaki yerimi tekrar aldım.Diğerleride gelip koltuklara oturdu.
"Üniversite 2 cidden zor olucak."dedi Andy.Bende Joe ile tepinirken yere fırlattığım battaniyeyi alıp kafama kadar tekrardan sarındım.Bencede zor olucak.
               "Evet arkadaşlar burada ne için toplandığımızı hepimiz biliyoruz."dedi Pete."Resmen ayin başlatıyor çocuk kurbanıda koyalım ortaya tam olsun."diyen Andy karşısında hepimiz güldük.
               "Aslında sadece Patrick bilmiyor ne için toplandığımızı."dedi Joe.Yorganımla aşk yaşarken saçmalamaya başlamışlardı."Pekala.Ne için toplandık?Benim evimde ayin yapılması kararı alınıyor ve benim haberim yok.Ayrıca evimde ayin falan istemiyorum.Konu nedir?"dedim çocuklara.
"Patrick şey aslında biz Senle biz.Biz yani şey yapmaya karar verdik.ehem eee."Diye karşımda heyecanlanmış, söyleyeceği şeye ne tepki vereceğimi bilmeyen,lafı ağzında geveleyen,bir adet Pete bulunuyordu."Evet Pete.Hadi devam et söyleyebilirsin."Dedim sakinleştirmeye çalışarak.Derin bir nefes alarak"Sana sormadan planladık ama şey yeni bir turne..."dediği anda yerimden sıçradım.
"Ne!Yeni turne mi!Ne dediğinin farkında mısın sen Pete?Yeni turne diyorsun.Bu harika bi haber."Derken şok olmuştum."Birde bir şey daha var sabah telefonda benimle konuşurken o bahsettiğin Taylor kim.Anladıysam ne olayım?"dedim tekrar ciddileşerek.
"Tek acayip komşuları olan sen değilsin.Kız deli.Ne yapabilirdim.Kandırayım dedim.Kız arkadaşım var dedim inanmadı bende seni kız arkadaşım olma rolüne atadım."diyip güldü."Ah ne büyük şeref!"dedim bende.Belkide kaldığımız evlerin kiraları bu yüzden düşüktü.Müthiş komşular yüzünden...
Ah ben size kim olduğumu söylemedim ben Patrick.Patrick Stump.Şu Fall Out Boy'un vokalisti ve lead gitaristi.Biliyorsunuzdur belkide.Eh bilmesenizde tanırsınız sorun değil.Diğerleride Andy Davulda,Pete bas gitar,Joe'da gitarda.
Pete konuyu açıklığa kavuşturduktan sonra bende turne haberiyle saçma mutluluk dansıma kaldığım yerden devam ettim.
                Andy tekrar konuya gelmeye çalışarak"Eee turneye nerden başlıyoruz?"

Peki ehm eee şey şimdi gördüğünüz gibi Fall Out Boy fanfictionu yazıyorum.Ne kadar saçma bir cümle oldu.Her neyse.Bu şekilde devam ettirmeye çalışıcam.Baştan söyleyeyim öylesine yazdığım bir kitap.Fall Out Boy grubunu sevdiğimden dolayı yazıyorum.İlk bölümden açmiyim çok ağzımı ben o zaman.diğer bölümlerde hayırlısı artık.:D