2.Bölüm

362 18 1
                                    

Haluk:Selin senin yüzünü gömek istemiyorum gideceksin nankör karadenize gideceksin.
Ama baba benim okulum var, arkadaşlarım var bırakamam ben istanbulu
Haluk:Bak Selin ...sen varsın Baba bile diyemiyorsun gideceksin Selin! Trabzona gidiyorsun.
Ağlayarak odama koştum ben daha 18 yaşındayım ne isim var benim köylerde Allah belani versin Haluk diye sayıklarken hayatımın 12 ayı nasıl bir köyde gecebilir diye düşünüyordum tek başına beni tanımadığım bir ailenin yanına gönderiyor diye bağırmaya başladım.
Yatagımın üzerine atim kendimi ve gözlerimi kapatim ben yapamazdım Istanbul gibi biryerden ayrilamazdim ama bir sene boyunca Babamdan uzak kalma fikri cok güzel geliyordu ve Babamın yanına girmeye karar verdim
Baba! Şimdimi gidiyorum ?sinirden kıpkırmı oldu
Haluk:Yarın sabah giriyorsun herşeyin hazır olsun diye bağrıyordu peşimden.
Odama girdim Ve pembe valizimi buldum icine mini eteklerimi ve sirtimi kapatabilecek üstler sıkıştırdım ve pijamalarımı giydim.
Sabah kalktiğimda kapıda sulugöz Tuğce ve Emreyi gördüm sizi seviyorum diye bağırdım ve sarıldım.
Haluk: Hadi Selin gec kalıyoruz
Ne nereye gec kalıyoruz
Haluk:Otogara
Neee nenene arabamı alıyor elimden mavi arabamı
Halul:Neyse geldik galiba umarım akılanırsın
Ben deliler gibi Trabzon otobüsüne bakarken arkadaki Adam :Trabzon yolcusu kalmasın! Diye bağrıyordu gülümedim belkide okadar kötü olmaz diye kendimi avutuyordum.
Otobüsün icine girdim Ve pembe telefonumu aldım elime kulaklıklarımı taktım ve Nayino şarkısinı actım bu sarkı bana annemi hatirlatiyor günesin nasıl bacaklarıma vurduğunu seyrediyordum
Derken bir El benim bacağımda BENIM
Yavaş lan diye elini cek diye bağırdım karşımda kediye benzeyen bir tatlı cucuk iki cift masum mavi göz

ALSEL||NAYINOHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin