Sabah birden annemin o çılgın sesi duyuldu.
- Beste kızım hadi uyan.
Duymuş ama tepki vermemiştim çünkü alışık değildim. Sonra birden bir öpücük kondu yanağıma ve tekrar aynı cümle. Hemen uyandım.
Kıyafetimi giydim hemen biraz büyük olmuştu ama o heyecanla hiç düşünmedim onu. Hemen kahvaltımı yaptım herkes gözlerimdeki heyecanı görmüştü.
Abim Berk benle dalga geçiyodu. Sanki kendi çok büyük alt üstü 4 yaş var aramızda. Hemen dişlerimi fırçaladıktan sonra çantamı taktım ve arabaya koştum. Annem ve abim öne bindi ben arkaya. Abimle aynı okulda olmak çok sinir bozucuydu abimle Çok kavga ederiz ama severim sümsüğü.
Ve o yazı göründü İZMİR ATATÜRK İLK OKULU. Heyecanım kat kat arttı. Abim hemen arkadaşlarının yanına gitti. Sınıfa gittik annemle herkes annesine ve babasına sarılmış ağlıyordu. Ya ne komik ne güzel işte bi şeyler öğrenmeye geldik. Ne diye ağlıyorsunuz. Annemi öptüm ve kalmasına gerek duymadığımı söyledim. Sınıf öğretmenimizle tanıştık bir şeyler konuştular ve beni öpüp gitti.
Okulda eğleniyordum bir çok yeni arkadaş edinmiştim. Çoğu kişi ağlamaktan vazgeçmişti. Eve gitme zili çaldı ve koşarak dışarı çıktım annem beni bekliyordu. Arabaya bindik neler yaptığımızı konuşurken abim geldi ve eve gittik.
Okul açılalı 3 ay olmuştu. Alışmıştık. Okula yeni bi çocuk geldi. Abimin sınıfına gelmiş. Adı Ulaş. Anında dikkatimi çekti. Küçüktüm ama sevmek ne demek biliyordum.
Kantine gittim boyum kısa olduğu için eziliyordum arada çocuğun biri çarptı ve yere düştüm birden bi el uzandı. Tanrım Ulaş. İlk defa bu denli yakındık. Evet ilk aşk bu heralde. O sarı saçlar boncuk boncuk gözler özenilerek yaratılmıştı.
Beni kaldırdı ve alacağım şeyleri aldı. Tanıştık. Çok komikti ve abim geldi. Ters ters bakarak yanımıza geldi
- Hayırdır? Ne oluyo burda?
Ulaş hemen kalktı ve:
- Kardeşinmiş anlattı Beste düşmüştü yardımcı oldum. Dedi.
- Oğlum kardeşim o uzak dur lan
- Kanka saçmalama çocuk zaten dedi ve gülerek gitti. Hayallerim yıkılmıştı. Ben ona aşık olmuştum. Küçük kalbimde büyük bi aşk vardı.
Tuvalete gidip ağlamaya başladım. Kendimi tuvalete kapatmıştım. Sınıf öğretmeni annemi aradı hemen ve 20] dk sonra annemin sesi
- Beste kapıyı açar mısın?
Kapıyı açıp anneme sarıldım. Ne olduğunu sordu karnım ağrıyo dedim ve apandisit şüphesiyle 3 gün hastanede yattım. Okula dönünce Ulaş yanıma gelip geçmiş olsun dedi. Onu görünce kötü hissediyordum. O var diye her tenefüs dışarı çıkıyordum. Tabi Buse de hep yanımdaydı.
Her gün onunla göz göze gelmek çok güzeldi. Sonra bir gün ona hislerimi söylemeye karar verdim. Tam gidecekken bankta Nurtaçla oturuyordu. Nurtaç abimin sınıfında. Ve birden Ulaşın elini tuttu. O an yıkılmıştım.
Her görüşümde küfür ettim. Bildiğim tek küfür ağzına sıçayımdı tabi.
Ama vazgeçemiyordum.
Ve karne günü gelip çattı. İlk karnemdi. Ama hepsi 5'ti. Herkes karnesini aldı sıraya geçtik. Annem de gelmişti. Hemen karnemi gösterdim ve sıraya geri döndüm. İstiklal Marşı'nı okuduk ve arabaya bindim abimde yanında Ulaş ile geldi ve annemden playstation için izin aldı. İkisi birden ortadan kayboldu. 7 Yaşında onu son görüşüm oldu.