Merhaba... Yeni bir bölümde karşınızdayız *_* Umarız tatiliniz iyi geçiyordur. Bizim tatilimiz inanılmaz sıkıcı geçiyor. Okul sıkıcı, tatil sıkıcı kısaca her şey sıkıcı. Bu yüzden de bölümü hemen yazdık ve paylaştık.
İyi okumalar...
En sonunda dayanamayıp kahkaha atınca herkers bana döndü. Ben, Gülin, Özgür, Batu, Ecem, Melis, Eren, Elif salonda oturmuş, sabahtan beri birbirimize bakıp tek bir kelime dahi etmiyorduk. Ve bu sessiz ortam gerçekten çok komiğime gitmişti.
"Ya ahhahah harbi çok hahah komiksiniz hahha. Tiplere bak ahhahh." zorlada olsa cümlemi tamamlamıştım. Özgür ve Batu bana şaşkınca baksada diğerleri bu halime alışık olduğu için çok rahatlardı.
Gülin artık dayanamamış olacakki uflayıp sinirle üçlü koltukta, öğretmeninden azar yiyen çocuklar gibi oturan Özgür, Batu ve Eren'i işaret edip konuşmaya başladı. "Ee. Artık bir şey söylemiyecek misiniz? Hepimiz sizden bir açıklama bekliyoruz." diyip kaşlarını kaldırdı.
Hepsi aynı anda "Biz..." diyip sustular. Eren yalandan öksürüp devam etti. "Ailelerimiz çok yakın. Çocukluktan beri beraberiz."
"Ee bizim niye bundan daha yeni haberimiz oluyor?" diye Gülin bir soru yöneltti.
"Ne alaka benim zaten haberim vardı." diyip Elif bilmişçe Gülin'in suratına baktı.
"Sana soran oldu mu?" bu sefer Ecem'in Elif'i terslemesiyle şaşırdım. Bizim Ecem birini terslemişti ve şaka yapmıyordu.
Elif ona dönüp "Bir şey mi dedik niye tersliyorsun? Ha yanlış bir şey yaptıysam özür dilerim." diyip yerinden kalktı ve odamıza doğru yürümeye başladı.
"Ecem, aşk olsun ya kız bir şey mi dedi ne büyütüyorsun?" diyip Elif'in peşine takıldım.
Odaya girip Elif yatağa oturunca bende yanına oturdum. "Ben bir şey mi dedim şimdi ya? Hep böyle yapıyor beni tersliyor." diyip birden ağlamaya başladı.
Onu kendime çekip kollarımın arasına aldım. Ağlayan birini görmeye hiç bir zaman dayanamıyordum bir de bu kişi en yakın arkadaşımsa...
O da kollarını bana sardı. "Ağlama ya!"
"Ne yapayım sinirlerim bozuluyor. Bir kere yaptın, iki kere yaptın tamam ama bu kaçıncı." burnunu çekti.
"Ya sümüklü müsün? Sussana kızım aa ağlayınca maymun totosun benziyorsun. Allah aşkına sus ya." diyip samimi bir şekilde güldüm.
Onun da sırıttığını görünce zaferle gülmeme devam ettim. "Ha şöyle gül biraz. Sen boşver Ecem'i her zamanki hali işte."
"Tamam" diyip tekrar burnunu çekti ve göz yaşlarını sildi.
"Ben içeri gidiyorum geliyor musun?" kafasını olumsuz anlamda sallayınca odada onu yalnız bıraktım.
Merdivenleri ikişer ikişer sesli bi şekilde inmeye başladım. Son basamağa da atlayacakken ayaklarım birbirine karıştı ve popo üstü yere çakıldım. "Ahhh! Gitti popom!" sesli bir şekilde söylenince sakarlığıma içimden küfür ettim. Salak ben işte, herkese rezil oldum.
"İyi misin?" diyip telaşla Özgür yanıma geldi bıyık altından da gülüyordu. Diğerleri gülmekten konuşamıyordu bile bunada şükür.
"Ne iyisi lan! Çanak kırıldı ahey aheyy gitti yaa çanak!" Özgür de kahkahasını daha fazla tutamayıp gülmeye başladı. Ona bir şey atmak için etrafıma baktım. Bir şey bulamayınca ayağımın dolanmasını sağlayan terliği çıkrıp. Kafasın attım. "Ahh!" diyip kafasını tuttu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Halleri
HumorDost mu aşk mı? "İnsanoğlu bilmediğinden korkardı nitekim; aşktan korkardı, çünkü aşkın nasıl olduğunu bilmezdi. Ölümden korkardı, çünkü Nerede, nasıl, ne zaman olacağını bilemez, tahmin edemezdi."
