İlk defa kitap yazıyorum umarım begenirsiniz vote ve yorumlarınızı bekliyorum 😍😘
'Oyun bitti ! Sahne kapandı ! Karanlık perdenin arlasında bir sen kaldın' diyordu aklım. Öyle miydi ? Ben karanlık benim ona yaklaşmam için üzerine bir zırh giymişte ben mi ona inadına yaklaşıyordum ?
Bilmiyordum ; gerçekten bilmiyordum. Aklım tamamen karanlık içindesin derken,kalbim çıkış yolunun olduğunu söylüyordu. Hangisini dinlemrliydim: akıl mı kalp mi ?Ben kim miyim ? Nefes. Adım nefes, bazılarının nefret ettiği bazılarında cok sevdiği nefes
Her zamanki okul kapısından iceri girerken arkamdan gelen kisiler beni gülümsetti.fakat önüme, yani önümüze Ege ve grubu çıkınca gülümsemem yüzümde dondup yavaşça silindi. Ege kim biliyor musunuz? Benim hayatımda nefret edecegim kişi .
" vaayy, nefes nasılsın bugün?"
Diye sordu gıcıkça. Ona yapmacık bir gülümsene yollayıp cevap vermeden yanından geçeceğim sırada kolumdan tuttu.
" Bırak kolumu!! " diye tısladım dişlerimin arasından.kolumu daha fazla sıkıp kulağıma eğildi "bana cevap vereceksin küçük sürtük. Annen babamı ayartıp fahişelik yaptı yoksa sen de mi ona benzeyeceksin? " kulağıma fısıldadıkları canımı yaktı ama onadan duyduğum bu cümlelere alıştım.Egeden daha ağırlarınıda duymuştum.Burak yanımıza gelip beni Egeden uzaklaştırdı " Nefes 'e dokunma!! " diye bağırıp elimden tuttu. Ege elimize bakıp yüzüne alaylı bir ifade taktı bense gülümsiyerek burak'a bakıyorum beni koruması hoşuma gitmişti ama zatem bu koruma tavrı bir senedir vardı.
Tam bir senedir ben, burak,selim, nilay ve demet arkadaştık. Arkamdan gelenlede onlardı selim ve nilay iki senedir sevgililer büyük bir bağlar vardı yani
Burak'a bakmaya son verip Ege'ye döndüm "bugünkü günaydınlaşmamız bitti Ege " dedim ve burak'ı da pesimden sürüklüyerek okul binasından iceri girdik. Arkamızdaki adım sesleriyle bizimkilerin de arkamizdan geldiğini anladım.
"Teşekkür ederim Burak" dedim sıraya otururken. Elimi bırakıp yanıma geçti.
"O piçin yanında olmana izin vermem Nefes."
Bunu zaten biliyordum. Burak benim agabeyim gibiydi. Aslında sadece Burak değil, hepsi de kardeşim gibilerdi .Annem terk edip gitmişti. Gerçi olsada ben için faydası yoktu. Her türlü canımı yakıyordu. Babamsa beş sene önce ölmüştü. Bir sene önce burak ve digerleriyle tanışınca boktan hayatım biraz da olsa düzelmişti. Fakat içimin acıdığını anlamıyorlardı.çünkü Yüzüme maske takmıştım.
Kafmı sağa sola sallayıp kendime geldim. Bunları düşünmek istemiyordum.
"Benim tarih kitabım evde kaldı ya " dedim yüzümü buruşturarak.
"Zil çaldı yetişemessin"dedi demet.
"Ya aslında koşsam yetişirim" dediğimde selçuk kafasını olumlu sekilde salladı.
" o zaman ben gidiyorumm" deyip ayağa kalktım
"Bende geliyim mi" dedi nilay.
" Gerek yok" dedim ve hızlıca okuldan çıktım. Hızlıca yürümek yerine koşmaya karar verdim. Evim okuluma yakımln olabilirdi ama yine de derse yetismem gerekiyordu. Bu ders en sevdigim dersti !
Evim karşı caddenin hemen yanındaydı hızlı
Adımlarla karşıya geçmek için yürüdüm tam yolun ortasında suyduğum korna sesiyle yere çivilenip dondum. Haraket edemiyordum.
Gözlerimi kapattıgımda her şey orda gerçekleşti. İlk öne belimi kavrayan kolların. Beni çektiğini hissettim. Ardından da yüzümde bir nefes.Gözümü açtıgında yutkundum
" E-Ege" sesim bir fısıltıdan farksızdı. Nefes nefese fark etmeden omuzlarına tutunmuştum ve korkudan titriyordum. Halâ şoktaydaım ama sadece korkudan degil heyecandab da titriyordum. Yüzlerimiz olamısı gerektiğinden fazla yakındıYüzümü avuçlayıp şaşkınca bana baktı " iyi misin güzelim " nasıl bir yakınlıkta olduğunu farkettim hemen geri çekildim. Az önce kalbim mi hızlanmıstı benim?