Supernatural

Loş ışıkta yatağından kalkarak buzdolabına doğru yürüdü. Ortam geceyi yansıtıyordu fakat henüz güneş yeni doğmuştu. Buzdolabının kapağını açarak bir turta almak üzere elini içeri uzattı. Gözünü tam olarak açtığında buzdolabında hiç turta olmadığını fark etti. Sinirle bağırmaya başladı.

''Dean Winchester!''

Arkasını döndüğünde elinde son turta parçasıyla kendisine bakan Dean'i gördü. Hafifçe gözlerini kaydırıp en yakın sandalyeye oturdu. Dün gece yaşadıklarını düşündü. Olanların bir kabus olmasını dilemişti. Kafasını Dean'e döndürdü.

''Lezzetli mi?''

Dean ''evet'' anlamında kafasını salladıktan sonra Hayley'in karşısındaki sandalyeye oturdu. O da dün geceki yaratık istilasını düşünüyordu. Hayley oradan kurtulan tek kişiydi. Şimdi ise koca bir sürüden saklanıyorlardı. Merdivenlerden gelen takırtıyla kafalarını o tarafa yönelttiler. Acı içinde aşağıya inmeye çalışan Sam'in yardımına Dean yetişti. Sam'in koltuğua oturmasına yardım ettikten sonra ikisi de Sam'in karşısına geçerek Sam'in söze başlamasını beklediler.

''Colorado'da. Bence buna bir göz atmalısınız.''

Hayley, Sam'in elinden tableti aldı ve Dean ile beraber okumaya başladılar. Olayın ilginç olması yüzlerini binbir şekle soksa da bunun kesinlikle doğaüstü bir vaka olduğunu biliyorlardı. Hayley kafasında ilk avına çıkma hayalleri kurarken Dean ise tek başına nasıl ava çıkacağını düşünüyordu. Hayley tableti Sam'e vererek Dean'e döndü. 

''Demek Colorado'ya gidiyoruz.''

Dean, Hayley'e sert bir şekilde bakarak önüne döndü ve Sam'e baktı.

''Sam'e kim yardımcı olacak?''

Hayley mutsuz bir şekilde kendini koltuğa attı. Avlanabileceğini Dean de içten içe bilse de Hayley'nin ava gelmesini istemiyordu. Kafasını iki yana sallayarak sessizliğe gömüldü. Hayley o an Sam'e bakacak birilerini bulmayı diledi. Bir yerlerden Castiel'in çıkacağını tahmin ederek gözlerini kapadı ve dua etti. Gözlerini açtığında Castiel karşısında duruyordu. Dean ''Ben istesem bu kadar çabuk gelmezsin.'' bakışı atarak olduğu yerden kıpırdadı ve sandalyeye oturdu.

''Sam'e ben bakarım. Siz gidin ve avlanın.''

Castiel'in ciddiyetini komik bulan Hayley gülmemek için kendini zor tutuyordu fakat ilk avını Castiel'e borçluydu. Koltuktan kalkarak kapıya doğru yürüdü. Bir an kapıda duran yaratıkları unutmuştu. Elini kapı kolundan çekerek korkuyla Dean'e baktı. Dean acımasız ve dalgacı ifadesiyle yarım ağız güldükten sonra dışarıdakilerin gerçekten büyük sorun yarattığını hatırladı. Yüzünü buruşturarak Castiel'e baktı. Castiel, Hayley ve Dean'e yaklaşarak alınlarına dokundu. Ne olduğunu kavrayamayan Hayley, acıyla kıvrandı. Dean, Castiel tarafından damgalandıklarını anlayınca içi rahatladı. 

''Bu damga sizi 3-4 saate kadar korur. Siz gelene kadar kapıdakileri halletmiş oluruz.''

Hayley ve Dean dışarı çıkmasına rağmen dünden kalan birkaç yüz yaratık, hiç kimse ortalıkta dolanmıyormuş gibi davranıyordu. Bu rahatlıkla yürüyen ve Impala'ya kadar ulaşan Dean'in tavırlarına ne kadar sinir olsa da Hayley de Impala'nın kapısını açtı ve arabaya bindi. Dean için Impala sadece bir araba değildi. Öğlen saatlerinde yola çıktılar. Asıl macera şimdi başlıyordu.