1 ay konuşmadık.14 yil yetmezmis gibi.1 ayin sonunda onu aradim ve telefonu baska biri acti;
-Buyrun?
-Şey,ben Buketi aramistim ama...
-Ben annesiyim siz kimdiniz?
-Ben arkadaşıyım.Duygu yani...
-Senden bahsetti.Duyduguma gore tartismisiniz?
-Evet biraz oyle oldu...
-Sana kotu bir haberim var.
Çok korktum.İçimi yılanlar sardı.Beyinim kotu seyler salgilirken kalbimi dinlemeye calistim.Ama o cevabi duydugumda her sey degisti.
-Buket Sara hastalagina yakalandi...
-Ne? Şaka yapiyor olmalisiniz!Bu imkansiz!Kabul etmiyorum!Allahım Hayiiiiirrr
-Onu ziyaret etmek istersen hastanenin adı...
Hastanin adini duyar duymaz telefonu kapadim ve hemen bir taksiye atlayip hastaneye gittim.
Danismaya;
-Buket Saygın'ı arıyorum.Oda numarasi nedir?
-79
Koştum ve 79 numarali odaya girdim
Buketi hasta yataginda beyaz uzun bir hasta elbisesi ile gordum.Dünyam basima yikildi.ona sarildigimda hicbir tepki vermedi tek dedigi sey;
-kimsin?
Saģanak bir yagmur gibi agladim.ama sessiz.Sonra tuvalate girdim ve hickirarak agladim.Dua etmekten baska bi carem yoktu.Cok kotuydum.
Onunla konusmaya calistim.
Bana hicbirsey demiyodu.
Bosbos bakiyodu.
Ertesi gün annesi beni aradı ve ömrünün sadece 1 hafta kaldigini soyledi.misafir kabul etmiyolarmis.kendisini olumd hazirlamasi gerekiyomus.
Aglamaktan karnim agridi.Ölsem daha iyiydi cidden.Uzun bir sure agladim.Onunla birlikte olan fotograflarimiza baktim ve butun gece uyumadim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dostunu Kaybetme
Non-FictionDostlarımız arkadaşımız değildir,bir ömür sırlarımızı paylaşacağımız önemli insnalardır.