İçimde Büyüyen Aşk

120 2 0
                                    

     TANITIM

     İsmet Bey, hayatının büyük bir bölümünü evinde yalnız başına geçiren kendini geliştirmek için elinden geleni yapan bir tercümandır.Annesini çok küçük yaşlarda kaybettiği için Babası ve Babaanesi ile birlikte büyür.Üniversite okumak için Hollanda'ya gider ve ordan hayatının geri kalanını etkileyecek birçok olay yaşar ve hayatını değiştirecek olan kadınla tanışır.Karakter yapısı olarak içine dönük bir kişi olduğundan dolayı etrafındaki kişiler tarafından pek sevilmeyen biridir.Zamanının büyük bir çoğunluğu işine vermiştir.Lakin işinde de değeri anlaşılan bir konumda değildir.Birçok kitap çevirisi yapmıştır.Bunların arasında birçok önemli yapıtta vardır ama istediği şeyi hiçbir zaman elde edemediğini düşünmektedir.O yaşına kadar hiç evlenmemiş olan İsmet Bey'in aklı Hollanda'da iken üniversite yıllarında hoşlandığı bir kızda kalmıştır.Onu görmesi ve tanıması hayatında birçok keşkeleri getirecektir ve keşkeler insanların canını yakacağını çok acı bir şekilde öğrenecektir.Bu aşk öyle bir aşktır ki sulanmayı beklemiş ama hiçbir zaman filizlenememiş bir aşktır.

-

-

     Hergün ki gibi gene çok erken bir saatte gözünü açtı.Hava çok sıcaktı belki de o yüzden bu kadar erken uyanmıştı.Saate baktığında saat daha 6 buçuğu gösteriyordu.İlk iş olarak aynanın karşısına geçti elini yüzünü yıkadıktan sonra kendini uzun uzun izledi.Galiba yaşlanıyorum düşüncesi kafasının içinde son zamanlarda çok dolaşırdı.Yüzündeki kırışıkları inceledi.Kendiyle konuşmaya başladı ve 'Bu hayat beni ne kadar çok yıpratmış böyle daha 40 yaşındayım.'dedi.Aynadan bir cevap bekler gibiydi ama ayna ona hiçbir zaman cevap vermeyecekti.

      Ankara'daki evinde tek başına yaşayan İsmet Bey'in elinden her iş gelirdi.O yaşına kadar hiç kimseye ihtiyacı olmamıştı.Yemek yapmak gibi birçok işte çok başarılıydı.Hatta bazen iş yerine giderken iş arkadaşlarına da yaptığı böreklerden,keklerden yapar ve götürürdü.İş yerinden Nazan Hanım, ondan sık sık yaptığı kekin neden bu kadar lezzetli olduğunu sorardı.Çok fazla konuşmayı sevmeyen İsmet Bey'in cevabı genelde 'Bilmem elimin lezzeti heralde.'şeklinde olurdu.İsmet Bey, Nazan Hanım'ı çok fazla sevmezdi.Çok fazla konuşur ve insanların arkasından sürekli dedikodu yapardı.Yaptığı haraketlere genellikle pek bir anlam veremezdi ve onunla fazla uzun sohbetlere girişmezdi.Çünkü kafasında herkesin arkasından konuşabilen bir insanın yarın benimde arkamdan konuşmayacağının garantisi yok fikri olurdu.Bu düşüncesinde haklıydı çünkü bir zamanlar çok sıkı fıkı olduğu Kerem Bey'le son zamanlarda araları bozuktu.Nedeni tahmin edebileceğiniz gibi Nazan Hanım'ın diğer iş arkadaşlarına Kerem Bey ile ilgili bilgileri aktarmasıydı.

      Saat 7'yi yavaş yavaş geçiyordu.Aklına Amsterdam'daki günleri geldi.Çünkü Amsterdam'da iken çoğu kez bu saatleri görmemişti.Genelde gecelere kadar arkadaşları ile birlikte olurdu.Saat 6 gibi eve gelir ve akşama kadar uyurdu.Güneşi görmediği saatler bile olurdu.Derslerin olmadığı günler hariç günlerini hep bu şekilde geçirirdi.Derslerini elinden geldiği kadarıyla(istisnalar hariç) aksatmamaya çalışırdı.Arkadaşlarını kırmayı çok sevmediği için onların ısrarlarına yenik düşer ve takılmaya devam ederdi.Hayatının hiç kuşkusuz en güzel günleri orada geçirdiği söylenebilirdi.O günleri kesinlikle özlüyordu ve son zamanlarda o zaman ki neşesini, haraketliliğini arıyordu.Umudunu çoktan yitirmişti.O günleri hatırlarken her zaman bir yandan yüzü güler bir yandan da yüzü asılırdı.Aslında yüzünün asılmasının tek bir nedeni vardı.O...

      İşe gitmesi için herhangi bir saat yoktu.Çok lüks bir tercümanlık büroları vardı.Orayı İhsan Bey ile birlikte ilk önce bireysel küçük çalışmalar yapa yapa başlamışlar ve daha sonraları küçük bir bürodan şimdi ki hallerine kadar getirmişlerdir.Şu anki bürolarında 7 kişi çalışmaktaydı.İsmet Bey, birçok ünlü romanın çevirsini yapmıştır ve 6 tane yabancı dilde çok iyi olduğu rahatlıkla söylenebilir.Birçok tercümanın en büyük idöllerinden biri olmasına rağmen aslında onun en çok istediği meslekle uzaktan yakından alakası yoktur.Tiyatrocu olmak.

      Büroya saat 11 de gelen İsmet Bey, işe en son gelen kişiydi.Herkes kendi halinde bir işle meşgul oturuyordu.Nalan Hanım, İhsan Bey'le çok hararetli bir şekilde birşeyler anlatmaktaydı.Anlattıklarını hiç merak etmiyordu.Aklında gene kesin birini çekiştiriyordur düşüncesi belirdi.İhsan Bey'de pek merak ediyormuş gibi görünmüyordu aslında kırmamak için dinliyor gibiydi.Nalan Hanım ne derse 'Eee tabi', 'Hı hıı' 'Yaaa öyle miymiş' gibi cevaplar veriyordu.Onun bu yaptığını ben hiçbir zaman yapamam galiba diye düşünen İsmet Bey, onun bu sabrına hayran kalmıştı.İçeri girerken herkese kısık bir sesle 'Merhaba arkadaşlar,kolay gelsin'dedikten sonra odasına geçti,odasına geçtiğinde Amsterdam'dan yollanan bir mektup duruyordu masasında.Kalbi birden çok hızlı çarpmaya başladı.Acaba mektubu yazan kimdi?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 06, 2013 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

İçimde Büyüyen AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin