Medya; Masal
Evet başlıyoruz. Saat sabahın 7si olmasına rağmen hiç uyumamış gibi hissediyorum. Gözlerimi açmak o kadar zor geliyor ki...
Zar zor yataktan kalkıp banyoya gittim. Ayılmam için güzel bir duş gerekliydi. Biraz esnedim biraz gerindim. Küveti sıcak suyla doldurmaya başladım. Biraz çilek biraz da kivi aroması koyup küvete girdim.
...
Hızlıca üstümü giyinip deri ceketimi alıp odadan çıktım. Evdekilere;
" Zamanım yok görüşürüz" diyerek evden çıktım.
Hızla yürürken metroya doğru girdim. Metronun gelmesine az kalmışken bir kadının çığlığı duyuldu. Ve bir anda herkes ne olduğunu anlayamadan bir gürültü koptu. Metro çığlıklar eşliğinde kadının üzerinden geçip ezerek durdu.
Herkes şaşkın ve korkmuştu. Ne olduğunu anlamak için etrafına bakıyorlardı.
Bir anda yaşlı bir teyze yere yığıldı.
Hemen koşup onu tuttum. Ayıltmaya çalışıyordum. Ben kadınla uğraşırken tüm kalabalık bir anda dağıldı. Aralarından
"HEY GENÇLER HAYDİ DAĞILALIM KALABALIK YAPMAYIN! " diyen genç bir polis memuru çıktı.
Uzun boyuyla giydiği üniformanın gerçekten hakkını vermişti. Kasları üniformadan bile bariz belli oluyordu. Masmavi gözleri vardı.
Onu incelediğimi anladığında bana çevirdi masmavi gözlerini.
"Iıı şey....bayıldı" mahcup bir ifadeyle ona bakarken o ise yanıma yaklaşıp kadının başını avuçlarının içine aldı.
"Maalesef küçük hanım. Hayatını kaybetmiş"
"Ne? Nasıl? "
"Kafasını çok şiddetli çarpmış boynu kırılmış. Üzülmeyin. Yakınınız mıydı?"
"hayır sadece bayıldığını sandım ve yardım etmek istedim"
"Anlıyorum küçük hanım ama şimdi buradan uzaklaşsanız iyi olur suç mahalinde insan olması işimizi zorlaştırır. "
"Iıı tamam. Tamam gidiyorum. "
Ayağı kalkıp hızla oradan uzaklaşmaya başladım. Olanlar oldukça berbattı. Ve orada durup kendimi daha fazla üzüp mahvetmek istemiyordum.
Genelde olur böyle şeyler diye düşündüm. Belki kadın intihar etmişti. Belkide çok acı çekiyordu ve tek kurtuluşu ölmekti.
Bunları düşünerek rahatlamaya çalışıyordum ki bir korna sesi ve omzumda bir el hissetmem bir oldu.
Bir el beni birden kendine çekerek kaldırıma sürükledi.
Tanıdık mavi gözler bana bakıp;
"Ölmemelisin bugün yeterince ölü var." dedi.
O an ki şokla "Tamam " dedim sadece.
Arkamı döndüm hızlı adımlar atmaya başladım. Bir an önce eve varıp bu olanları sindirmeye başlamam lazımdı.
***
Yatağa uzanıp bu gün olanları düşündüm. Sabah evden çıkarken bunların olacağı aklımın ucundan geçmezdi. Bu hayatta her an her şey olabilir. Kim bilir belki bende ölecektim o metroda. Ve herşey bir anda son bulurdu. Sonsuz bir uykuya dalardım. Kalp artık atmaz, ağrımaz ve beni yormazdı.
Bir gül olurdum. Mezar taşıma bırakılan bir dal gül. Usulca mezar taşıma bırakılır biraz durur uzun uzun bakardım Masal Özkan yazısına...
Gelip mezat taşımı okşayıp ağlayan insanlar, aslında hayatımı cehenneme çevirip beni defalarca öldüren insanlardı.
***
Kalkıp birkaç birşey atıştırdım. Kafamı dağıtmak için dışarı çıkmaya karar verdim. Tanrının seni korumasını bekleyeceğine korunmaya muhtaç bir insan olmamaya bakacaksın.
Hava yağmurluydu. Beremi kafama geçirip bir sigara yaktım. Buğulu gözlerle etrafta dolanırken tanıdık bir yüz girdi kadraja.
Bu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
POLISLERDE AŞIK OLUR
Teen FictionOkul, gelecek, sevgili değildi tek sıkıntılarım. Benim sıkıntım içimdeydi, en derinimde.