17 Ekim 2011
Güneşli hava,karşımda masmavi deniz,birbirine kulaklarını tıkamış insan topluluğu, içimde dört yıldır bitmek bilmeyen sancılı bir acı...
Pencereden net bir şekilde görebildiğim o bank,anneme dair son hatıra. Ah Burçin Yazıcı!
Beni eksik bıraktın,yarım kaldım gidişinle...
Anneme duyduğum özlem hiç azalmadı,her saniye korkutucu derecede arttı.Her zaman kalbimin en güzel yerinde olsada,ara sıra kendim için unutnaliydim ve bugünde acımın hafizamda dolanmaması için güzel birgün.
Dost'la sahilde birkaç saat yürüyüş, iyi fikir.Dost demişken,çocukluk dostum.Annemin altıncı yaş günü hediyesi,Golden cinsi köpeğim.
Esofmanlarimi üzerime geçirdim,son birkez telefonlarımı kontrol edip cebine attım. Dost'un tasmasının ipini sıkıca kavradim.Sahil tarafına gececegimiz sırada elimden kaydı ve Dost'un kaçmasına mani olamadım...
Karşıdan hızla gelen mavi Opel ve o sağır edici çarpma sesi...
Dost yerdeydi,kanlar içersinde..
Bir saniyelik bocalamanın ardından hızla yanına koştum.Trafik durmuştu, insanlar,şaşkın bakışlar,yardım yerine cep telefonlarına Dost'un yaralanışını kaydeden boş beyinler...
Küçük bir kan gölünün tam üzerindeydi,Dost...
Aynı yerde ikinci kayıp,hayır !İMKÂNSIZ..."Hayır Dost,sende değil, şimdi değil."
Çaresizce,Dost'u kucaklamaya çalışırken omzumda bir el hissettim."Ben Veterinerim,izin verirseniz ben bakayım."Kelimeler kulagimda çınladi.Bakışlarımı önce omzumdaki ele sonra elin sahibine çevirdim.Bana bakan,beni içine çeken derin iki koyu denizimsi göz.Saatlerce gözümü kırpmadan bakacağım o muhteşem gözlerin,katilim olacağını kim bilebilirdi ki..

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SERUM
RomanceLanetlenmis bir takvim yapragina döner bazen zaman. Düşse ölecek,düşmese koparilacak onursuzca... Dedim ya eskiyor hersey zamanla cocuk.. Kıslar vuruyor kapima firtinalar esiyor poyrazlar vuruyor yuregimi.. Dumeni kirilmis bir sandal kadar belirsiz...