CİPS

BONO COPS OL

Üzerimi giyinip dışarı fırladım. Merdivenleri 3'er3'er inerken düşündügüm tek bir şey vardı : cips .

Apartmanın kapısını açıp kendimi can havli ile apartmanın dışına attım. Ve bizim mahallenin küçün çocuklarından birini çagırdım . Ulaş yanıma varınca direk konuşmaya başladı
" noldu can abi ?" Bir elimi omzuna koyup diger elimide cebime atıp para çıkardım
"Şimdi bana hüseyin abinin bakkalından ketçaplı ruffles alıp geliyorsun tamam mı abicim ?"
Elimdeki parayı alıp "tamam abi "dedikten sonra direk fırladı . Bende bu sefer yanıma berk i çagırdım "lan berk gel bakayım buraya" oda ulaş gibi tıpış tıpış geldi yanıma " noldu can abi "onun boyuna gelebilmek için diz çöktüm ve iki elimide omzuna koyup konuşmaya başladım "baban nasıl oldu haberin varmı ?" Oda beni taklit edip ellerini omzuma koydu ve ardından konuşmaya başladı "iyi oldu can abi ! Yarın işe gidicek hatta !"çocuklara özgü olan sevinme tarzını yaptı tek bir hareketle bütün günümün güzel geçmesini saglayacak şey : koskocaman saf bir gülücük.
Tam agzımı açıp konuşacakken karşı apartmanın kaldırımından tekerlekli sandalyeye oturan bir kız bagırdı "lon bork gol bokoyom boroyo " sanırım agzı doluydu ve elindeki cips paketine bakarsak cips yiyordu . Berk oraya dogru koşunca bende ayağa kalkıl onları dinlemeye başladım . Kiz konuşmaya başladı
"Bork "
"Efendim eylül abla "
"Bono cops ol " ardındanda parayı uzattı Berk te fırladı . Bende kızla tanışmak için karşı kaldırıma geçtim sonra yanına yaklaşıp elimi uzattım
" ben can sen kimsin ?"biraz baktıktan ve ağzındakini yuttuktan sonra uzattığım elimi sıkıp gülümseyerek cevap verdi "bende eylül tanıştıgıma memnun oldum " elimi çekip enseme koyfum ve biraz sıkılgan birazda utangaç bir şekilde sordum " kızmaz isen bir şey sorabilirmiyim ?" masum bir gülücükle evet dedi "şey neden tekerlekli sandalyede oturuyorsun ?" Elini bir şey olmaz gibisinden sallayıp "bumuydu ?" Dedi ardından devam etti "motor kazası fazla hız ve boom " boom derken elleriyle patlama efekti yapmıştı bende güldüm yaptıgı bu harekete fazlasıyla komik bir kıza benziyordu "peki bir şey daha sorabilirmiyim ?"
"Evet ?"
"Gizli sözü biliyormusun ?" Tanıdık gelmişti bu kız hem biraz önce yüzük parmagındaki ize baktımda yara vardı benim yaptıgım yaraya benzeyen.
Cipscipscips GEÇMİŞ cipscipscips
"EYLÜLLLL"diye bagırarak koştu can çok sevdigi arkadaşının yanına Eylül de arkasını dönüp Can a baktı ve kollarını açtı can da koşarak sarıldı Eylül e sımsıkı sardı onu. Eylülde sarıldı can a . Sonra birbirlerinden ayrılınca iki arkadaş can başladı konuşmaya
" ya Eylül niye gelmiyorsun yanıma kaç gündür ,özledim seni !" Eylül de çok sevdigi arkadaşının yanagını sıkarak cevap verdi " can daha dün sizdeydim " can da daha yeni fark etmiş gibi yapıp cevap verdi arkadaşına "aaa öylemi parfon eylül unutmuşum neyse gelsene oyun oynayalım " eylülde istiyordu oyun oynamak ve bu yüzden can ın teklifini hemen kabul etti " tamam oynayalım ,ama ne oynayacagız?"
Can elini yanagına koyup biraz düşündükten sonra hemen cevap verdi " evcilik ! Ama biraz farklı bir şekilde şimdi sen benim karım olacaksın ve bizde dünya yı dolaşmaya çıkacagız sence nasıl ?" Eylül sevmişti bu oyunu hem dünya yı dolaşma fikride çok cazip gelmişti kabul etti oda bu oyunu "tamam hadi başlayalım "
Ama bir şey eksik diye düşündü annesi ve babası yüküz takardı evlilerdi çünkü  can bunu biliyordu  hah evet yüzük yere egilip yüzük gibi bir şey aradı buluncada küçük olanı eylüle verdi "al bu senin yüzügün şimdi bunu takında biz evlenmiş sayılacagız " eylül ilk olarak can a ardından da yüzüge baktı ve sırf can a güvendigi için taktı yüzügü parmagına can da takınca oyun başlamış oldu...
💥💥💥
Oyunu bitirmek zorunda kalmışlardıçünkü eylülün annesi kafasını camdan çıkarmış ve "eylül eve gel artık canıda al gel " diye bagırmıştı eylülde oyunu bitirmeleri gerektigini söylemişti cana . Ama şimdi yüzük çıkmıyordu eylülün parmagından . Can bir kez daha denedi çıkarmayı ama nafile öyle darlaşmıstı ki milim yerinden oynamıyordu. Eylülde bu sefer can a yardım etme amacıyla kendini geri çekince yüzük çıktı parmagından ve yere düştü Eylül de bu sarsıntıyla popo üstü yapıştı yere. Can da onu yerden kaldırırken bir şey fark etti yüzük taktıgı parmagı kanıyordu . Can da panik yapınca olanlar oldu ; hemen eylül ün kolundan tutup eylüllerin evine dogru koşuşturmaya başladı ve bir yandan kapıyı tıklatıp diger yandan bagırmaya başladı
" nihal teyze ! Nihal teyze ! Eylül ün parmagı kesildi !" Eylül saf saf can a bakarken son cümlesi üzerine larmaklarına bakmaya başladı teker teker . Sağ elinin yüzük parmagında küçük ama derin bur yara görüne gözlerini devirdi ve can ın tutmadıgı konunu can ın agzına sokul onu susturdu !" Can sus ! Küçücük bir yara abaratma !" Can da susul eylüle döndü ve ardından konuşmaya başladı
" canın acıyormu ?"
" sen acıyormusun ?"
"Eylül şu igrenç espirilerini bırak artık bir soru sordum !" Gözlerini devirdi eylül
"Acımıyor can abarttın "
"Uf be !" Eylül ellerini can ın yanaklarına koydu ve bastırdı bu hareketi üzerine can ın dudakları büzüldü " korktunmu sen ! Benim için ?" Gözlerini deviren bu kez can dı . Ne kadar gıcık birisi olsada seviyordu eylül ü.
Eylül de canı kadar seviyordu Can ı .