Fairy Tail Texting ( Nalu )

I LOVE YOU

MEDYA MİRAJANE STRAUSS

Telefonda bir konuma birde yola bakarak Lucy' nin evini arıyordum . Nasıl bir salaksam 7 km lik yolu yürüyerek gidiyorum ' hayır yani bir taksi çevirsen ne olacak ' diyen iç sesime göz devirerek karşılık verdim . Dur biraz ben az önce iç sesime mi göz devirdim ??? İyice deliriyorum galiba . Bu iş bittiğinde hastaneden deli raporu almayı ihmal eymeyeceğim diye düşünürken sonunda Lucy nin bulunduğu mahallenin içine girmiştim . Lucy nin apartmanını ararken kocaman beyaz görkemlimi görkemli etrafı bahçelerle çevrili olan yaklaşık bir kilometre çapında uzaklığımda bulunan saray yavrusuna bakıyordum . Havuzuyla bahçesiyle renk renk çiçekleriyle gözlerimi kamaştırmıştı burası . Sonra konuma bakınca ****** mahallesinin 1 km ilersinde bulunuyor olduğu yazıyordu . Y-y-ya-yani b-bu saray evladı Lucy nin evimiii ??? Delirdiğim konusunda yanılmamışım herhalde . Saray yavrusunun görkemli kapısından giriş yapmak için ilk adımımı atmıştım fakat atar atmaz yere yapışmıştım . Çalışanlardan biri -yani öyle sanıyorum- beni kaldırmak için elini uzattı . Bense elini görmemezlikten gelip ayağıya kalktım ve " yardım etmek istediğin için teşekkürler fakat ben başımın çaresine bakarım ... Şeyy size bir şey sorabilirmiyim " dediğimde şaşkınca bana baktı sonra toparlanıp " tabikide eğer bildiğim bir şeyse cevaplarım " " Lucy Heartfilia bu evdemi yaşıyor acaba ? " dediğimde yüzü düşmüştü . Beyaz saçlı kahferengi gözlü bir kızdı . saçları kısaydı neredeyse boğazına kadar geliyordu. Lucy ' yi sormama neden bu kadar üzüldü anlamadım . Demekki tanıyordu . " Üzgünüm fakat bu evde Lucy diye biri yaşamıyor . " " Peki nerde yaşıyor biliyor musunuz ? " " Üzgünüm fakat öyle birini tanımıyorum yani bilemem . " bu kızda bir şeyler vardı . Lucy ' yi tanımıyorsa neden ismini duyunca yüzü düştü . Bu işte bir şeyler var ... Off bugün çok fazla düşündüm ateşim çıkacak diyerek kafamı ovdum . Genellikle iç güdülerim ne derse onu yapardım . Düşünmeyi sevmezdim eğer 5 dk den fazla düşünürsem ateşim çıkardı . Hatta bu yüzden sınıftan Gray isimli bir çocuk bana " kıçımın şöminesi  " yada " alev kafa " gibi lakaplar takardı . O çocukla kaç kere kavga ettim bilmiyorum ama gezegendeki yıldız sayısını nasıl sayamıyorlarsa benim Gray le kaç kere kavga ettiğimizi de sayamazlar . Bü düşüncelerle kıkırdarken birden başıma çok pis bir ağrı girdi . Off yinemi ? diye düşünürken bu sefer de ateşim çıktı . Off tamam neyse daha fazla düşünmeyeceğim diyerek telefonu elime aldım ve whatsapp a girdim . 

  NATSU : Lucy evinin rengini yazarmısın acaba ???

  LUCY : Neden ne yapacaksın ? yoksa ...

  NATSU : Lütfen... Bak sana lütfen dedim rica ediyorum yaz şunu .

  LUCY : Neler oluyor ??? Kıyamet yaklaşıyor galibaa lütfen dedin ... Neyse bu arada evimin rengi beyaz. 

  NATSU : Peki beyaz saçlı bizim yaşlarımızda orta boy bir çalışanın varmı ?

  LUCY : Lissana ' dan bahsediyorsun galiba ... Evet var ama sen bunları ne yapacaksın yoksa evime mi geleceksin ??? 

  NATSU : Teşekkür Ederim ... ( YN : Natsu ' ya kim odun diyordu ??? ) Sorunun cevabını da yakında alacaksın neyse bay ...

  LUCY : Hmm... peki bay 

Aldığım cevapla telefonun kilit tuşuna bastım ve tekrar eve girdim . Yine o beyaz saçlı kızın yanına gittim . " Hey senin adın ne " dediğimde bana döndü . Gülümsedi ve " Benim adım Lissana " semekki haklıydım . Burası Lucy nin eviydi ve bu kız bana yalan söylüyordu . " Hoşuna mı gidiyor ??? " diyerek kaşlarımı çattım ve ona baktım . Bana anlamsız bakışlar attı ve " Anlamadım " " Bana yalan söylemek hoşuna mı gidiyor ? Hani Lucy bu evde yaşamıyordu ??? " dediğimde kas katı kesildi ve sanırım ne diyeceğini düşünüyordu . Onu takmadan ev- Bu saray yavrusuna ev demiyeceğim bir daha ... Küfür gibi geliyor . Neyse ... Saray yavrusununun görkemli kapısının ziline bastım . Kapıyı yine beyaz saçlı benden daha büyük olduğunu tahmin ettiğim çok şirin gülümseyen bir kız duruyordu . Hizmetli olduğunu sanmıyordum . " buyrun" diyerek soran gözlerle bana bakmasıyla düşüncelerimden ayrıldım ve ona " Acaba Lucy evdemi " diye bir soru yönelttim . Bana tekrar içten bir gülümseme attı ve " Odasında ders çalışıyor . Siz kimsiniz ? " " Ona ' sakura kafa ' geldi derseniz anlar  " " Peki o zaman bir dakika bekleteceğim " dedi ve cevap vermemi beklemeden koşar adımlarla merdivenlerden çıktı . Acaba o kimdi . Lucy ' nin abla ve abisi olmadığı için ablası olamazdı  . Annesi desem diyemem çünkü aramızda en fazla 2-3 yaş fark vardı . Off neyse sonra öğrenirim belki ben lucy e yavru civcivi verip kurtulsam bir an önce . Ben böyle boş boş düşünürken merdivenlerden 1 adet lucy ve bir adet daha deminki kız indi ." Natsuuu sen burada ne arıyorsun ? " " Sen neden bu kadar saçma bir soru soruyosun ??? Hemde dün sence neden senden konum atmanı istedim ? " " Off neyse bugün ne biliyormusun ? " " Sürekli soru sorup durmasan ne kadar iyi olu sen biliyormusun ? " " Bana diyene bak sen de en az benim kadar soru soruyorsun . Neyse sen soruma cevap ver bugün sence ne var ??? "       " ne  var ? " tabikide biliyorum fakat biraz sinirlensin sasda " Natsu hemen bana bugün ne olduğunu söyle . Eğer soyllemezsen... " diyerek ellerini birbirine vurdu ve kütürdetti . " Neler olacağını tahmin bile edemessin " " Ghiii sen beni tetid mi ediyorsun hahah hiç güleceğim yoktu bu arada sinirlenince çok daha tatlısın farkındamısın " diyerek onu utandırdım . Şu anda utançtan kıpkırmızı olmuştu ve ben görmiyim diye saçlarıyla yüzünü kapatıyordu . " Off beni nasıl utandıracağını çok iyi biliyorsun " " tabe ne sandın karşında günlerin tecrübesi duruyo veee bugün bizim günümüz ..." Beyaz saçlı kız şaşırmışçasına bize baktı . yüzü hem heyecan hemde şaşkınlığı içinde barındırıyordu . ( YN: *O* olarak düşünün ... " ) Ona ne oldu bakışı attığımda Lucy ' e dönüp " Bir sevgilin olduğunu bana neden sölemedin diyerek ona o kadar da olmasada kızgın bakışlar atıyordu . Lucy kafasına hafifçe şakadan vurdu ve " Tabi yaa ben onu unuttum . Durun sizi tanıştırayım ... Mirajane - nee benim çocukluktan beridir tanıdığım abla olarak gördüğüm biridir . Bu evde benimle birlikte yaşıyor " diyerek beyaz uzun beyaz saçlı sevecen kızı gösterdi . " memnun oldum " diyen kıza gülümsedim ve " Bende memnun oldum ben Natsu Dragneel Lucy benim aşkısımyani sevgilim . " dediğimse lucy ' nin yüzü domatese dönmüştü . Ona bakarak kısa bir kahkaha attım . Mirajane - san ' a şu kızı sorsam mı acaba ??? " Acaba şu dışarıdaki ' Lissana ' denen kızla akraba mısınız ? " dediğimde yüzü düştü .             " Kardeşim eğer size bir kötülük yaptıysa sizden özür dilerim " KARDEŞİM Mİ ??? Bu kadar samimi bir kızın nasıl o kadar yalancı bir kardeşi olabilir ki ? Onun adına üzüldüm ... " Lütfen Lissana nın kötü bir kız olduğunu düşünmeyin . Çok yalancı biridir ve saçma sapan haraketler yaparak insanları kendinden soğutur fakat o iyi biridir . " dediği şey üzerine ona kahin misin bakışı attım o ise gülmeye başladı . " hayır kahin değilim insanlar çoğunlukla Lissana hakkında öyle düşünürler de ondan öyle dedim . " " Hmm... Anladım . Yani en azından öyle sanıyorum " diyerek Lucy ' e döndüm ve " Sevgililer Günün kutlu oslun aşkım !!! " diyerek yabağından öptüm ve ' Yavru Civciv ' in içinde bulunduğu hediye paketini ona uzattım . Kulağına eğilerek ona " seni seviyorum " diyerek elimdeki ona uzatmış oldum hediyeyi işaret ettim . O da anlamış olacak ki hediye paketini elimden aldı ve açmaya başladı . hediye paketini nazikçe - yırtarak - içinden yavru civciv i aldı ve ona yazmış olduğum mektubu gördü . Eline alarak boğazını temizledi ve seslice okumaya başladı . " Gün ışığım ... Bu hediyeyi sana aldım ve ismini ' yavru civciv ' koydum . Eğer ismini beğenmezsen değiştirebilirsin . Hediyemi her gördüğünde beni hatırlaman dileğiyle ... Sevgililer günün kutlu olsun . İMZA : Natsu Dragneel . " Okumayı bitirdiğinde dolmuş gözlerle bana baktı . " Ne oldu yoksa beğenmedin mi ??? " diye sordum endişeyle . Gülünseyerek " Arigatou . Omayva  day siki " ( YN : ' Teşekkür ederim . Seni çok seviyorum ' anlamına geliyor ) dedi ve dudağıma sıcacık bir öpücük kondurdu . " Seni hep seveceğim " diye kulağıma fısıldadı . Buna karşılık bende " Bende senden farklı bir durumda değilim dedidim gülümseyerek " " Odun " diyerek Mira ' ya ( YN : artık ' Mira ' diye hitap edecek ) döndü ve gülümseyerek ona baktı . Mira da ona karşılık " Odun da olsa güvenebleceğin bir sevgilinin olmasına çok sevindim " dedi ve Lucy ' içten bir gülümseme gönderdi . " Odun mu ??? Kırıldım " diyerek somurttum . Lucy buna karşılık içtenlikle gülümsedi . O an farkettim ben Lucy ' i tahmin edemebileceğimden daha çok seviyordum . Onunla sevgili olmaktan öte aynı evde yaşamak her an aynı soluğu solumak istiyordum . Ben onunla sonsuza dek birlikte olmak istiyordum ... 

Evet bir son daha . Bölüm 1500 kelime umarım beğenirsiniz . Bu arada Lissana yı Natsu nun arkadaşı mı yapıyım yoksa kitapta ayda yılda bir mi bahsediyim ? Neyse Bir dahaki bölüm yarın akşam gelir     

DEVAM EDECEK...