'Genelde aşk hikayeleri birisinin ölmesiyle sonuçlanır, fakat o birisi ölünce o aşk bitermi işte o tartışılır...'
05.05.2015
Güneşin doğmasına yakın uyandım. Dün erken yorulup erken yatmanin verdiği dinginlikle yatagımdan fırladım. Uykumu aldığımdanmı bilmiyorum garip fakat acayip güzeldi hissediyordum. Haftanın son günü olduğundan da olabilir bilmiyorum.
Sıradan kahvaltımı yaptım, çayimi yanına bir sigara yakıp bilgisayarda futbol ayakkabısı bakıyordum. Okul takımı maçları yaklasmisti ve bunun için çok yoğun antreman günlerim oluyordu. Ve atladım servisime okula gittim. Sıradan arkadaş grubumla okulda futbolculara ayrılan tam merkezdeki banklarda oturuyoduk. Sevgilim yanımda sevgilim arkadaşları benim arkadaşlarım filan oturuyoduk sohbet filan sıradan gün baslangcıydı yani. Bir an önce günü bitirip haftasonu eglenmek için ne yapalım diye düşünüyorduk. Nese işte sahile kurulan lunaparka gitmeye karar verdik. Zil çaldı derse girdik. Yine ayyaş Ramazan hocanın dersi vardı. Uykusu olmayan insanın bile uykusunu getirir bu adam.
Sınıfta oluşan uğultu ile uyandım. Müdürün yanında sarışın gözlüklü çok tatlı bir kız vardı.
"Hocam yeni öğrencimiz Melek bundan sonra bu sınıfta okuyacak."
"Boş bir yer bul otur Melek."dedi Ramazan hoca.
Şansıma tek benim yanım boştu ve benim yanıma oturmak zorunda kalmıştı. "Merhaba" dedim gülerek ama sanki ağlamaklı duruyordu kafasını masaya koyup hemen uyumaya başladı. İlgimi cekmedigi söylemek yalan olur. Standart okul kuralı yeni bir kız geldiyse ilk teneffüs o kızı görmek için sınıfın kapısında yığılma oldu fakat bizimki hala uyuyordu. Sınıftaki erkekler onla konuşmaya çalıştı ama kızın uyanacaği yoktu. İtiraf etmeliyim kızın merak uyandırıcı bir etkisi vardı. Öğle arasına kadar kafasını kaldirmadı sıradan. Öğle arası zili çaldı bizim ekip yemekhane de merkeze kurulmuş durumda oturuyordu. Ve bi kargaşa oldu meğerse bizim uyuyan güzel uyanmış. Yalan yok bende belki gorebilirim diye baktım.
Ama bu kızda bişiler vardı sanki her an aglayabilir gibi duruyordu. Su aldı ve gitti. Öğlen arasından sonra sınıfta göremedim kızı.
Yorucu bir antremanın ardından eve attım kendimi. Nese akşam sevgilimle konuşuyodum, onunda ailesi şehir dışına çıkmıştı oda yanlız başına ders calışıyomuş onun için konusmamizi sonlandirdik. Sıkıldım evin içinde boş boş dolaniyodum. Daha çok geç değildi bende Ceren'nin( sevgilim) yanına gitmeye karar verdim. Sallana sallana 5 sokak asagidaki evlerine vardım. İlk katta oturuyolardi. Bakınca evin içi gözüküyordu. Pencereye yaklaştim
ve sanki ciddi ciddi sanki biri sırtıma bıçak saplandı gibi hissettim. Yakın bir arkasimla sevgilim samimi bir durumda. Başta ne yapicagimi bilemedim. Mermere oturup soluklandim. Fakat ellerimin titremesinin duracağı yoktu. Kapıyı sağlam 2 kere çaldım. Beni görünce şok olan Ceren 'aşkım hoşgeldin ne işin var burda' dedi. Korktuğu çok belliydi içeri girdim ve mutfakta saklanmış bir halde çocuğu buldum çocuk la aynı takımdayiz çocuk ta kalecimiz. Acayip korktuğu belliydi. Sinirime hakim olamadım ve atladım üstüne bi kaç tane yumruktan sonra kulak tırmalayıcı bir sesten sonra duraksakdim. Bina sakinleri gürültü yüzünden polisi aramisti. Polisin sesini duyunca hızla uzaklaştım ordan. Hala hırsımı alamamıştım biyerleri yumruklamak istiyodum. Biraz koşmaya karar verdim koşmak hep iyi gelmişti bana havada sakindi başladım koşmaya. Sahile gelince durdum lunapark kurulmuştu ama yarın açılacakti. Saate bakınca gece yarısına yaklaştığını gördüm ama hala sinirli ve üzgündüm. Sahilde ki banklardan birine kuruldum gözlerimi zor tutuyodum aglamamak için. Etraftan geçen insanlara bakarak kafa dağıtmaya çalıştım. 2 bank yanımda bir kız oturuyordu. Bi yerden tanıdığıma emindim fakat yan durduğu için tam tanıyamıyodum. Bi kaç saniye sonra bana dönmesiyle göz göze geldik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İLKBAHAR ÇİÇEĞİ
Teen FictionKişilerin isimleri ve olaylar ve olay oluş sırası farklıdır fakat bu hikaye hala birlikte olan 2 kişinin hikayesidir. Gamzelisinden Sarışınına