Faerun Derinliklerinin Yeraltı Lahit ve Zindanları - Giriş

142 12 5
                                    

Ben Arn Dorth,
Nether Dağının eteklerine kurulu, ana yapıları dağın içinde, bir kısmı ise ağaçların arasına kurulmuş küçük kasabamızda doğdum. Ailem kasabadaki iki Whisper Gnome ailesinden biriydi. Önceki kasabalarında hoş karşılanmadıkları için, onları kabul edecek bir yer bulmak için uzun süre gezmişler. Neyse, konu bu değil. Annem kitap okumayı çok severdi, kasabadaki en büyük kütüphanelerden birine sahiptik gerçekten. Ben de anneme çekmiş olsam gerek ki Kaya'nın Irklarından biri olan bir fısıltı gnome'u olarak, kitap okurken gerçek gün ışığından faydalanabilmek için evimiz iç kısımda olsa da bol bol dışarı çıkardım. Beni en çok etkileyen, ve hayatımı değiştiren kitap Buzyeli Vadisi'nin Mezarları oldu. Hayatımda duymadığım, bilmediğim şeyler içinde kaybolup gittim bu kitapla ve üzüntü içinde son sayfayı çevirdiğimde, içimde kolay kolay dolduramayacağım bir boşluk oluştuğunu farkettim.

Farklı kitaplar okudum, şehir kütüphanesine gittim, eski maceracılarla konuştum, ancak hiç bir şey yeraltına olan merakımı bastıramıyordu. Bir gün handaki sarhoş maceracılardan biri şakasına "Eski Kralın mezarına git o zaman, hevesini alırsın belki" dedi. Ben de gece hazırlanıp çıktım.

Kralın mezarı oldukça sadeydi, birkaç odadan oluşuyordu ve genel olarak bakımsızdı. Yalnızca 100 yılda bir yapılan seromonilerde açılıyordu ve bir özelliği yoktu. Bu, 700 yıllık bir mezara göre fazlasıyla sadeydi. Valilik binasından mezarın eskimiş planlarıma baktığımda elbette hayal kırıklığına uğramıştım, ancak içine girdiğimde en azından biraz daha gösterişli bir şey bekliyordum açıkçası.

Mezarlar ve zindanlar hakkında onlarca kitap okumuş biri olarak, bu mezarın yalnızca 5 odadan ibaret olamayacağına emindim. Saatler süren inceleme ve aramadan sonra, taşlar arasına gizlenmiş, bir gnome serçe parmağının girebileceği bir deliğin içine yerleştirilmiş bir tuş buldum. Heyecanla düğmeye bastım, ve yerde açılan kapak, önümüzdeki 7 seneyi yer altında tek başıma fare ve böcek yiyerek geçirmeme sebep oldu.

8 odadan oluşan bu alt zindan, Kral'ın önemli anılarını ve hazinelerini - birkaç basit nameft korumasında - barındırıyordu. İşin eğlenceli tarafı ise, yanınızda 148,163 altın varken yiyecek ya da yapacak güzel hiç bir şeyiniz olmaması. Altın saymak ve resim çizmek dışında yani.

İlk kitabım olan " Dördüncü Lun'un Gizli Ahiti" ni, direkt bu zindanın içinde yazdım ve tüm zindanın detaylı bir haritasını ve çizimlerini ekledim.
Yüzüncü Yıl seromonisi sırasında kestirilemeyen bir yerden gelen "şarkı söyleyen bir gnome sesi"nin bana ait olduğunu farkettiklerinde ise, kitabımı bitireli iki yıl olmuştu ve sadece sayfa kenarı süslemeleri ile uğraşıyordum.

Hazineden elbette pay talep etmedim, tamamını valilik aldı. Annem  sağ olsun zar zor biriktirdiği parasını kitabımı çoğaltmak için harcamama izin verdi. Babam ise, beni ararken 4 yıl önce dağın üst kısımlarında yaşamını yitirmişti. Kitap tüm krallıkta oldukça popüler oldu, ancak insanlar kitabı okurken ben çoktan bir sonraki mezar arayışım için yola çıkmıştım...

İşte bu kitabı yazmaya başlamamın macerası budur dostlarım. Bundan böyle hayatımı Faerun'un tüm zindan ve mezarlarını gezmeye, incelemeye ve çizmeye adamış durumdayım.  Bu kitapta, tüm maceralarımı bulacaksınız.

Faerun Derinliklerinin Yeraltı Lahit ve Zindanları - Giriş
Arn Dorth 

Mezarların FısıltısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin