BÖLÜM 2
B - Hey Lou! deyip sarıldım.
Lou - İ-iç-içeri g-gelsene.
B - Hey, kekelemesene şapşal. İçeri girdim. Ve herkesin gözü açıldı. Tabi ağzı da.
B - Hey çocuklar! Kendinize gelsenize. :D
H - Oha!
L - İ-inanılmazsın. Ash sen misin? :O
Z - Muazzaamsın Ash!
N - Yok artık!
B - Çocuklar abartmayın, kendinize gelin. Hehe. :D
H - Ben böyle iyiyim.
Lou - Eğer bu rüyaysa. Bırakın biraz daha uyuyayım.
B - Hadi ama! Yoksa giderim. Harry ve Niall koluma girdi.
B - Çocuklar, abartmayın. :D
Z - Evet, bencede.
B - Atlayın arabama, ben götüreceğim sizi. :)
L - Tamam.
B - Eveet. Nereye gidiyoruz?
Lou - Hmm. NightClub'a ne dersiniz?
B - Orası neresi?
N - Sen git, ben sana gösteririm. Yanıma oturmuştu. Yolu tarif ediyordu.
Z - ( Telefonu çalmıştı.) Alo? Perrie? Hayır değilim. Çocuklarla gece klübüne gideceğiz. Başka mı? Ash var. Nasıl yani? D-dur kapama! L-lanet olsun!
B - Ne oldu Zayn?
Z - Kes sesini!
B - Zayn!
Z - Kes dedim!
B - B-ben üzgünüm. deyip arabayı durdurdum. İndim. Bir kaya vardı. Oturdum. Tam karşımızda da dere vardı. Yerden taş alıp dereye atıyordum. Sonra Harry geldi. Yanıma oturdu. Arabaya baktım. Çocuklar Zayn'le konuşuyordu.
H - Onun adına özür dilerim Ash. Sevgilisiyle tartışmış. Sana denk geldi. Bİliyorsun öyle şey yapmaz.
B - Hıı yapmaz.
H - Ash. Lütfen affet onu. Aklı yerinde değil. Eliyle yüzüme dokunuyordu.
H - Hadi 1 yılımız için. Lütfen. Masum gülücüğünü takınmıştı.
B - Ahh tamam. Ama Zayn'e söyleme.
H - Neden?
B - İzle.
H - Tamam. Zayn geliyor.
B - Peki. Tamam.
Z - Harry izin verir misin?
H - Hıhı. Tabi.
Z - Teşekkürler.
Sırtıma dokundu.
Z - Buz gibisin. Yanıma oturdu.
B - Nasıl olmamı bekliyorsun?
Z - Şeyy. Ash. Her şey için özür dilerim. Sana bağırdım. Bağırmamalıydım. Affet. Lütfen.
B - Zayn. Sorun değil. Farketmiyorsun ama o Perrie yüzünden bizi kırıyorsun. Sonucu ne oluyor biliyor musun? Koca bir kalp kırıklığı! Hani bir soru vardır ya... Kardeşin mi sevgilin mi? diye. Sen, kardeşim demeyecek kadar vicdansızsın. Yazık... 1 yılımıza yazık. deyip birden arabaya doğru yürüdüm. Zayn elimden tuttu. Kayaya oturttu.
Z - Bak Ash. Gerçekten çok üzgünüm.
B - Demek üzgünsün ha? Öyle mi?
Z - Sozümü kesme de dinle Ashley! Evet biliyorum. Perrie için hepinizi kırdım. Ama istemli olarak yapmıyorum. Anla beni lütfen. Perrie'yi çok seviyorum. Onsuz olmaz. Sen hiç kardeşlerinden bile çok sevdinmi birini? Ben sevdim.
B - İlk olarak bunu neden bana anlatıyorsun? İkinci olarak: Hayır sevmedim. Ya doğru aşkı bulamadım. Ya da kardeşlerimi SATACAK (vurgulamıştım.) kadar aşağılık biri değilim. Anlıyor musun beni? Ben sevgilimle kavga ettiğimde gelip sana bağırdım mı? Aşağılayıcı birşey söyledim mi? Hayır. Üzüntümü dışa vurmadım. Hep içime attım. Sizi üzmemek için. Şimdi bırak kolumu da gideyim. Bırakmıştı. Arabaya gittim. Oturdum.
Lou - Ne oldu?
B - Olması gerekenler.
N - Ne söyledin?
B - Söylenmesi gerekenler ve hak ettikleri. Zayn'e bakıyordum.
N - Sen iyi misin peki?