ÇAKMA SERSERİM

soru yağmuru

Ders zili çalınca öğrenciler sınıfa girmeye başladı. Ve Meriç te bu sınıftaydı be bingoo sabah kavga ettiğim çocuk da burdaydı off.

"Can"? Can benim Derin den sonra en yakın arkadaşım ve bu okulda okuduğunu tamamen aklımdan çıkartmıştım Can: "Beni mi görmeye geldin kankimm "? Dedi oda biraz şaşırmıştı tabii "He knk gül cemaline bakmaya geldim de siktir lo ". Tabii bu arada sınıftaki kızlar bana ölümcül bakışlarını yolluyordu çünkü Can çok yakışıklıydı kardeşim olmasa kesin yavşardım ama işte dedim ya Derin den sonra manevi kardeşim. . "Knk okul değiştirdim babam sağolsun ". Can ilk başta şaşırsada babamı tanıdığı için pek fazla garipsemedi. " hoşgeldin o zaman "."Hoşbulduk o zaman " deyip birbirimize sarılık

(Multi de Çağla var)
Can la camın önünde sohbet etmeye başlamıştık sınıftakiler çok konuştuğu için rahat etmiştim çünkü ilk girdiğim gibi bana bakmıyorlardı tabii kızlar iki dakika da bir bana bakıyordu ama ilk başta ki gibi çok değil . Ders zili çalınca herkes yerine oturmaya başladı Meriç hariç o sınıftan çıkmıştı "knk sen şimdi yandın bu hoca sınıfa yeni gelenlere 1 ders boyunca soru soruyor bu sorular da zaten insanı çok fena bunaltıyor salağın teki ". Tam konuşacakken sınıf kapısı açıldı.
Ve hoca geldi ..
"Oturun bakalım çocuklar " . Herkes oturdu hoca : "Sen hariç Çağla " dediğinde Can a baktım Can sessizce :"knk sana çok thank you ediyorumm matematikten kurtardın hadi bakalım başlasın soru yağmuru ". "Of Can ya hiç kurtuluşum yokmu yani ?" Can kafasını duvara kaldırdı kaldırdığinda bende reflex olarak kafamı kaldırdım . "Uzun araştırmalarım sonucunda cevap şu ki: hiç kurtuluşun yok knk " deyip kıkırdamaya başladı mal.
🚃 🚃 🚃 🚃 🚃 🚃

"Kaç yaşındasın Çağla ?" Sanane lan yaşımdan başımdan . O sırada sınıf kapısı açıldı Meriç gelmişti insan bir kapıyı çalar . Meriç sınıfta ki en güzel kızın yanına oturmuştu sınıfa ilk girdiğimde o kız dikkatimi çekmişti çok doğal bir güzel di makyaj güzeli falan değildi yani benim gibi . Of banane ya elalemin kızından. Gözlerimi devirip hocaya döndüm "18 ama neden sordunuz ?" Hoca "burada soruları ben sorarım Çağla ! Cevap ver kızım ". "Hangi okuldan geldin ?" Sanane amk gbtmi mi çıkarcan? "Ben pek bana soru sorulmasını sevmem " dedim hocaya imalı bakışlar atarak . Hoca sakin tavrını korumaya devam etti : " Bak Çağla ben bir öğretmenim ve benim sorularıma cevap vermek zorundasın kızım hangi okuldan geldin "? Tam yine ters cevap verecekken hocaya tekrar dönüp " iletişim özel Lisesinden geldim neden geldim diye soracaksınız kesin orada bir hoca bana çok soru soruyordu ve bende onu komaya sokana kadar dövdüm ve dövtürttüm " Hoca nin yüzünde çok belirgin bir korku belirdi Can a camın önünde sohbet ederken Babamın neden okulumu değiştirdiğimi anlatmıştım. Hocanın omzun bilerek hafifçe çarpıp Can in yanına oturdum Can ın Tayfası yani : Sefa, Yakup , Erdem , Yasin ve de benim eski sevgilim Tuna vardı. Tuna ćok ama çok yakışıklı ama işte bazı kavgalarimiz olmuştu o yüzden ondan âşık bir şekilde ayrıldım . Sefalar bizim arkamızda oturuyorlardı ama Tuna yoktu Can'a : "Tuna nerde kanki"? Dedim Can piçimsi sırıtışıyla bana bakıp "biliyorum işte kanka hala aşıksın " ve bende biliyordum ki hala ona deliler gibi aşikitim ve bi Can ibne sinden de bişey saklayamiyordum zil çalınca Can la terasa çıktık Can : "Çağla sen onu 3 ay önce bırakınca o aşkı unuttu anladın mi unuttu o kadar yıkıldı ki onu toparlamaya çalışıyoruz hala ama o sensiz olamıyor. Her gün senin resmine bakıp içini acıtıyor ona hala aşıksın ve şu an onunla değilsin senin yerin onun yanı ". Gözümden süzülen bor damla yaşı sildikten sonra Can a döndüm :"Evet ben ona hala çok Aşığım. ...

Meriç'ten
4 yıl önce
Babamla babama araba bakmaya gitmiştik daha 14 yaşındaydım kendi galrrimize gidip araba baktık babamın yeni arabasını seçip yemek yemek için bir restoranta girdik masaya oturup siparişleri vermeye başladık tam karşımızda televizyondan hep gördüğüm ünlü iş adamı galiba adı Samet Günel di evet oydu yanında benim yanlarımda bir kız vardı ve annesi. Kız o kadar güzeldi ki o an donup sadece ona bakmak istedim. Tam yanımızda ki masaya oturdular Elinde ki bilekleikte "Çağla" yazıyordu demek ki adı Çağla . Babam bana bakıp "Oğlum nereye bakıyorsun yemeğin geldi hadi başla . Çağla ' ya bakmaktan yemeğin geldiğini bile görmemiştim . yemeğimi yemeye başladım ama hep gözlerim ondaydı. Çağla köfte , patates , makarna bide salata yiyordu bende anılarını yiyordum Çağla köfteyi tam ağzına atacakken burnuna ketçap sürüldü Çağla suratını burüsturup pećeteyle sildi.

Bugün:

O günden beri Çağla yı takip ediyorum çünkü ben ona deliler gibi aşığım 4 yıldır normalde hiçbir şey den korkmayan ben onun karşısına çıkamıyordum tam artık sıkılıp karşısına çıkacağım gün 7-8 ay önce onla Tuna şerefsizi elele sahil kenarında geziyordu düşünen aşık olduğun kızın elleri ve kalbi başkasına ait...

"Evet ben ona hala çok aşığım " duyduğum cümleyle sanki biri yine tekrardan kefenimi vermişti elime ve o kişi yine Çağla ydi. Çağla ağlamaya başladı sonra gözleri gözlerimi bulduğunda sanki ordan geçiyormuş gibi yürümeye başladım . Sevdiğim kadın tekrar elimden gidemez gitmemeli deyip dağ evine sürdüm arabayi ailemle her sene buraya geliriz . Dağ evinden babamın silahını alıp Tuna nin evine sürmeye başladım evet kararlıydım Tuna yı öldürecektim.

"Tuna aç lan şu kapıyı aç!" 2 dk sonra kapı açıldı Tuna "ne işin var lan senin burda siktir git belanı bende arama " dedi ve tam kapıyı kapatacakken kapıyı itip içeri girdim ...