KURTULUŞ

14 1 0
                                        

Vücudumda o eşsiz rüzgarı hissedemeden belime dolanan sıcak kollar beni huzurumdan kurtardı. Altan o gelmişti. Sevinçle
"Altan"
Dedim ve arkamdaki kişiye döndüm.

Fakat yüzümdeki gülümseme karşımdakinin Altan olmadığını görmemle yavas yavas soldu ve gözümden bir damla yaş düştü.
"Sen kimsin niye tuttun beni?"
Dedim bağırarak. O ise hiç bişey olmamış gibi elini uzattı.
"Ben Eray. Seni niye tuttuğuma gelirsek çünkü bu benim mesleğim."
"Ne?"
"Off anlatırım sonra simdi uslu bir kız ol ve yürü."

Bide emir veriyor ya adama bak. Benim yerimden kıpırdamadığımı fark edince yavaşça elini tekrar belime koydu ve hic beklemediğim bir anda diger elini bacaklarımın altından geçirip beni kucağına aldı. Tabi ben beklemediğim bu hareket karşısında ufak bir çığlık atmış olabilirim.
"Napıyosun kızım ya henüz 26 taşındayım ve kulaklarıma ihtiyacım var."
"Niye kucağına alıyosun?"
"Sana yürümeni söyledim şimdi sus artık."

Aramızda geçen konuşmadan sonra beni varlığını yeni fark ettiğim siyah arabaya bindirdi. Yerine geçti ve arabayı sürmeye başladı. Aklıma gelen anıyla yanağımda bir ıslaklık hissettim. O günü daha iyi hatırlayabilmek için gözlerimi kapattım.
⚓⚓
Altan'ın beni aramasıyla sessizce yetimhaneden dışarı çıktım. Etrafıma bakındın ama Altan yoktu. Beklemeye başladım. Kısa bir süre sonra önümde siyah bir araba durdu. Kaşlarımı çatarak arabaya baktım. Fakat arabanın içinden kocaman gülümsemesiyle çıkan Altan'ı görünce şaşırmadım desem yalan olur çünkü onun arabası yoktu. Yanıma geldi ve bana sarıldı elimden tutarak beni arabaya bindirdi. Birşey sorma gereği duymadım çünkü ona güveniyorum. Yaklaşık 15 dk sonra beni bir uçurum kenarına getirdi. Arabadan indi ve elimden tutarak beni de indirdi.
"Neresi burası, niye buraya geldik?"
"Her şeyi seninle yaşamak istiyorum en ufak şeyleri bile o yüzden yeni arabamızı kutlamaya geldik."
Ve ardından göz kırptı ve arabanın bagajına gitti. İçinden bir örtü ve piknik sepeti çıkardi.
Sepettekilerin yarısından çoğunu yiyince biribirimize sarılıp sessiz uçurumu izlemeye başladık. Beklemediğim bir anda masum çıkan sesiyle kulağıma fısıldadı.
"Seni çok seviyorum. Hep sevicem. Eğer bir gün beni bırakırsan tam burdan atlıycam."
Duyduklarıma inanamadım. Şaşkınlığımı üzerimden attıktan sonra ona daha çok sarıldım.
"Ben de seni çok seviyorum. Seni hiç bırakmıycam. Ama olur da ayrılırsak ben de burda son vericem hayatıma."
⚓⚓
Arabanın durmasıyla kendime geldim ama gözlerimi açmadım. Aynen arabaya bindirildiğim şekilde arabadan indirildim. Birkaç adım sonra bacağımdaki elin cekilmesiyle açtım gözlerimi. Ayaklarımı yere bastım ve daha bu gün tanıştığım adamın yüzüne baktım.
"Kapıyı açıcaktım uyandırmak istemezdim."
"Önemi yok"
Başımı kaldırdım ve kocaman olan eve baktım. Çok güzel bir evdi. Onun
"Hadi gel"
Diyen sesi ve koluma dokuna eliyle ona baktım. Bana içreiyi gösterdi. Yavaşça oraya baktım. Gayet güzel bir evdi. Belimden hafifce ittirilmemle içriye girdim.
"Gel"
Merdivenlerden cıkmaya başladı tabi ben de. Beni bir odanın önüne getirdi. Kapıyı açtı içeri girdi. Ben hala onun peşindeyim. Çekmeceleri karıştırdı erkek için olduğu belli olan bir tişört  ve eşoftman çıkardı. Elime verdi.
"Dinlen biraz sonra konuşucaz."
Sessizce odadan çıktı. Üzerimi çıkardım ve varlıgını yeni farkettiğim odaya girdim ve ağlamaktan geriye pek birşey kalmayan makyajımı iyice temizledim. Yatağa uzandım ve gözlerimi kapattım.

Gözlerimi açtığımda güneş yüzüme geliyordu elimle yüzümü kapttıktan sonra yatakta oturur pozisyona gectim.Yana baktığımda aynada bir not gördüm.İlerleyerek notu elime aldığımda gülümsemem yüzüme yayıldı.
"Ne uyudun be kaçak gelin,kış uykusuna mı yattın mübarek."

Kağıdı masaya koyduktan sonra banyayo giderek elimi yüzümü yıkadım.Aşağıya indiğimde kahvaltı hazırlıyordu.

"Genellikle kızlarla boyle mi konusuyorsun hayır cok naziksin de ondan diyorum AYI falan."

"Genellikle kızlar benle konuştuğu için öyle bir çabaya girmem."

Birşey demeyerek oturdum sandalyeye ve çok merak ettiğim soruyu sordum.

"Beni neden kurtardın?"
"Dedim ya mesleğim diye."
"Mesleğin uçurum kenarında bekleyip insan kurtarmak mı?"
"Hahaha çok komiksin kızım sen ilk okulu torpillemi geçtin."
"Yok kopya çekerek."
"Niye şaşırmadım acaba neyse mesleğim doktorluk."
"Ne?"
"Doktor kızım doktor,hani şu boynunda steteskopla gezen yaşlıları çirkin ama gençleri manken olanlardan doctor."
"Hadi canim ben de doktor diyince baytar sanmıştım hani yüzün benziyo ya iyi anlaşırsınız diye."
"Hahaha gerçek misin kızım sen."
"Hayır aslında ben bir koalayım ama sen beni insan olarak görüyorsun."
"Sencede daha dün intihar eden biri için çok komik değilmisin."

Demesiyle Altan aklima geldi.

"Sanane be sanamı dert."
"Hayır yani gelinlikle uçurum kenarından atlayan bir kız ya terketmiştir ya da terkedilmiştir."
Bir şey diyemedim çünkü haklıydı.
Ağlamaya başladığımda yanıma gelerek.Kollarımdan beni kaldırdı.

"Napıyosun ya."
"Açım ben senin ağlamanı bekliyemem hadi gel yardım et şunları dışarı çıkaralım."
Masadakileri alıp dışarıdaki masaya yerleştirerek kahvaltımızı etmeye başladik.
...
Kahvaltı bitti, bulaşıkları yerleştirdik .
Salona gidip;
"Benim gitmem gerek teşekkür ederim bana yardım ettiğin için."

"Teşekküre gerek yok  dediğim gibi bu benim görevim ne zaman istersen."
"Tamam."

Kapıdan çıktıktan sonra kendime söverek ilerliyordum çünkü dağ
başındaydım ve şehre en az 1- 2 saatte anca varırdım. Ne halt yiycem şimsi ben yaa?

Öncelikle sizlerden özür diliyorum bölümü geciktirdim. Ama bildiğiniz üzre telefondan yazıyorum ve hata çok oluyo bu yüzden uzun sürdü. En kısa zamanda tekrar görüşmek dileğiyle.
Lürfen oylarınızı esirgemeyin.





Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 19, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

UÇURUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin