Bişeyler beynimi kemiriyordu siyah boşluğun arka planında çalan gürültüye daha fazla dayanmayacaktim birden kalktım ve etrafımda ne olup bittigine bakmaya çalıştım sanırım tasiniyorduk aman tanrım bu bu hafta üçüncü kez tasinmamizdi her seferinde Babam "tamam bu sefer son!" Diyordu ama birtürlü sonu gelmiyordu.babam bir anime cizeriydi.animelerinin çok tutmaması sebebiyle çalıştığı anime stüdyosundan kovulmuştu.iste bu olaydan sonra bizim de göçebe hayatımız başlamış oldu Babam bir türlü bir stüdyoya kabul edilmiyordu bu yüzden de sürekli başka stüdyo ariyorduk.sanirim gene burada da başaramamış tasinmamiz gerekiyordu ve ben sürekli arkadaş edinip ayrılmaktan bikmistim ve şimdide aynı şey olacaktı ama bu sefer gitmek hiç istemiyordum aşağı kata indim hızlıca ve babama annesini kaybetmiş yavru köpek bakışı attım.babam"oh tatlım malesef gine taşınıyoruz.uzgunum ama bu lanet pislikler hep aynı sanırım dünyada "süper ezik japon çizgi filimci"olarak taniniyorum.seninde bu olaydan biktigini biliyorum ve buyuzden seni teyzen sabrina'nin yanına yollayacağım."teyzem sabrina mi?!"diye çığlık attım.teyzem sabrina bir cadiydi geçen yaz tatili onlara gitmiştik zaten evleri de bir hayli şüphe çekiyordu şu hollywood filmlerindeki perili evlere benzer bir görüntüsü vardı.teyzemin odasından gelen bazı fısıldıyor duymuştum ve odasına parmak uçlarında yürüyerek yönelmiştim.ama sonra artık paranormal olayların gerçek oldugu yada benim bi şizofren olduğum gerçeğini kabullenmek zorunda kalmıştım çünkü teyzem aynayadaki bir yaratıkla konuşuyordu!sanki çok normal Birşeymiş gibi günlük yaptığı bir işmiş gibi duruyordu.sonra oradan tabiki hemen toz olmuştum.ama bunu ailemizde benden başka birisi bilmiyordu vede onlara bazen teyzemin cadı olabileceği hakkında sorular sorduğumda ateşime bakıyorlardı ve tavanda veya duvarda birşey görüp görmediğimi soruyorlardi.yani bu onlar için tamamen deli saçmasıydı.ama teyzemin evi aslında teyzemin evi ne kadar korksamda ilgi çekiciydi benim için bu yüzden babama "tamam baba kabul ediyorum ama bana harçlık göndermeyi ihmal etmeyeceksin"dedim ve babamda bana tek kaşını kaldırarak sanki tuhaf birşey söylüyormuşum gibi bir bakış attı ve "ama tatlım orada harçlığa ihtiyacın olmayacak ki"dedi asıl tuhaf birşeyler söyleyen oydu.kızlar paraya hiçbir zaman hayır demez baba hiçbir zaman...
sonuçta gine tasiniyordum ama bu sondu umarım.bavuluma etraftan bulduğum ne var ne yok tıkıstırdım evet bavula bir evi bile sığdırabilecek ustalığa gelmiştim.sonra odama hüzünlü bir bakış attım ve"elveda seninle çok anımız olmuştu ilk tanıştığımız günü daha dün gibi hatırlıyorum"dedim çünkü daha dün taşınmıştık :D.asağıya indim ve"tamamdır baba hadi gidelim!"dedim ve arabaya doğru yöneldim babamda bir of çekti ve anahtarlarını alarak arabaya bindi.yol uzun olacaktı biraz kestireyim dedim ve uykuya daldım...
Mor bir boşluğun içerisindeydim etrafımda fısıltı sesleri yankılanıyordu ama ne dediklerini anlamiyordum.boşluk bir asansör gibi aşağıya inmeye başladı korkudan kalp atışlarımı beynimde duyuyordum git gide daha hızlandı ve fısıltı sesleri de artmaya başladı kanter içindeydim umutsuzca etrafa bakıp ağlamaktan başka birşey yapmıyordum.bosluk aşağı inmeyi birden bıraktı ve fisiltilar da kesildi.tam rahatladım derken gizemli kollar etrafımı sarmıştı.beni bir örümcek gibi aga dolamislardi.sadece gözlerim aciktaydi.gozlerim iyice açıldı ve titrememi durduramıyordum dayanamadım ve en sonunda çığlığı bastım.uyandigimda teyzemin evinde misafir odasının yatağında buldum kendimi.dantelli mor abajur etrafı görmemi engelliyordu.gozlerimi ovusturdum ve abajuru araldim gece olmuştu oysaki sabahın köründe yola çıkmıştık."ne uyumuşum be"deyip yataktan indim üstümde beyaz bir gecelik,kollarımda ve bileklerimde ise ne olduğunu anlayamadığım çeşitli dövmeler vardı.loş ışıkların aydınlattığı koridora doğru yürüdüm ve karşı odaya doğru baktım teyzemin oturmuş bana baktığını farkedince içim ürperdi.istemsizce yanına doğru ilerledim. teyzem "gel rose otur"dedi tatlı bir sesle. minderine birisi oturmuş gibi görünen koltuğa baktım.oturan birisini goremiyordum ama minderine birisi oturmuş gibiydi.urkerek oturdum koltuğa.teyzem"oh tatlim sakin ol.gorusmeyeli nasılsın bakalım"dedi.teyzeme guveniyordum iyi birisiydi ama onunla pek sık gorusmezdik bu yüzden onun hakkında pek birşey bilmiyordum sanırım düşündüğümden de daha az şey biliyorum."teyze burada neler oluyor acaba"dedim kısık bir sesle."pekala"dedi gözlerini devirdi ve bana baktı"seni buraya ben çağırdım rosalina.babanin iş sorunundan dolayı sürekli tasindizginizi biliyordum.artik burada yaşayacaksın.burada benim gozetimim altında.cadı köşkünde yaşayacaksın"dedi kendinden emin bir şekilde.cadi köşkü diyordu.biliyordum cadı olduğunu çünkü gördüğüm şeyler pek normal değildi.ama sakin olamiyordum aksine.korkuyordum.cadilar bana hep burunlarında koca bir sivilce ve süpürgeyle güzelleşmek için güzel kızları avlar diye tanitilmisti.ama teyzem güzeldi ve kötü bir niyeti yok gibi görünüyordu."teyze nedemek istiyorsun?neden beni çağırdın korkak olduğumu biliyordun delirmemi mi istiyorsun?"dedim gözlerimi kocaman açarak."bak rose senin güvende olmanı istiyorum seni istiyorlar seni hapsedecekler eğer taşınmayıp belirli bir yerde kalsaydiniz çoktan gitmiştin.sana her şeyi açıklayacağım.sadece bana guvenmeni istiyorum tatlım"dedi.sacma şeyler soyluyordu.beni kim almak istiyordu?ve neden ben?birden şiddetli bir şekilde kapı çalmaya başlıyordu.kapimiza dayanmislardi.teyzem"saklan bodrum katına gitt çabuk!"dedi bende şaşkın bir şekilde hızla bodrum katına indim.ama bodrum kapısı kilitliydi.disardaki adamların teyzemle konuşmasını duyabiliyordum"o nerde onu bize ver sabrina!"diye bağırıyorlardi.beni istiyorlardı sanırım.teyzem doğru söylüyormuş. öfkeli kalabalık teyzemi asti ve iceri girdi .korkuyordum.bodrum katının kapısını acamiyordum yukarı gitmek için ise çok geçti...Multimate rosalina.