Okulun ilk günüydü. Kızlarla pek konuşmasamda, erkeklerle bol bol konuşmuştum. Anlarsınız ya...
Sabah sınıftan içeri girerken herkesin gözü üstümdeydi.
Kızların kıskanç bakışları, erkeklerin yiyecekmişim gibi bakışları.
Sınıfta daha önce görmediğim bir erkeğin yanı boştu sadece. Hiç kasmadan yanına oturdum. Tip tip bana bakmaya başlayınca, hafif sırıtıp eteğimi biraz daha kısalttım. Gözleri bacaklarıma kaymıştı, yutkunduğunu ben bile duymuştum ama sert bir tipi olduğu için başkalarının pek anlayacağını sanmam.
Öyle de...
Hoca geldiğinde hiçkimse takmadığı için, serbest bıraktı. Ben de arkama yaslanıp saçlarımın uçlarıyla oynamaya başladım. Bacaklarımda dolaşan elle birlikte, biraz kasılsamda, kim olduğuna bakmak için başımı kaldırdım. Yeni çocuğun bana sırıtarak baktığını görünce, bende karşılık verdim.
Yavaşça bana yaklaşıp, adını dudaklarıma yiyecekmiş gibi bakarken fısıldadı. "Ben, Tankut. Sende şu meşhur Selin olmalısın." deyince, "Aynen öyle." dedim.
Hocanın bize kıskançla baktığını görünce, gülümsedim. Evet, hocaylada bir geçmişimiz olmuştu ve bana takıntılı olmuştu. Aslında aşk anlamında değil, sex anlamında.
Elimi yavaşça, Tankut'un pantalonuna götürdüm. Pantolonun üstünden yavaşça erkekliğini okşamaya başladım. Kafasını boynuma gömdüğü için sık alıp verdiği nefesleri duyabiliyordum. Şu an bende öyleydim çünkü Tankut'un eli kilodumun üstünden kızlığımı okşuyordu. İkimizde fark etmeden aynı anda "Yavaş" dedik. Sonra da hafif sırıttık. Ondan uzaklaşıp, "Bu gece buluşalım." dedim.
O ise hâlâ boynumu öperken, "Sabırsızlanıyorum. Çok güzel planlarım var." diyerek gülümsememi sağlamıştı.
Bu yazdığım hikayeyi kötü yorumlayacaklar devam etmesin. Çünkü asıl yerler başlayacak.
👊
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sürtük +18
RandomKötü yorum atacaklar kesinlikle okumasın. Aşırı derecede +18 içerir. ©Tüm hakları Selin'in sürtüklük defterinden saklı.