Bazen duruyorum bir an,
Kendi kendime allah belamı versin diyorum.
Haklıyım da.
Başım da öyle bir bela var ki
Koparıp atamıyorum içimden
En derinime aklımın köşesine yerleşmiş ki koparamıyorum.
Lanet olsun ki öyle bir bela bu.
Benliğime işlemiş ben olmuş artık.
Kendimi tanıyamıyorum.
Bu ben değilim.
Bas baya sensin işte.
Kalbimi aldığın yetmiyor birde hayatımı vaktimi senelerimi çalıyorsun ve en kötüsü de bundan haberinin bile olmaması.
Canım en çok neye yanıyor biliyor musun
Bir zamanlar herşeyim dediğim adama şuan Merhaba diyebilecek ssmimiyette bile değilim.
Çok mutlusun sevdiğin biri var onun için canını bile verebilirsin.
Ama burada senin için herşeyini veren biri olduğunu bilmiyorsun.
O senin canını acıttığında ben ölüyorum senin gözyaşların teker teker kalbime düşüyor bilmiyorsun sen hiçbir şey bilmiyorsun işte.
Sana canımı verebilecek olduğumu senelerimi verdiğimi herşeyim olduğunu bilmiyorsun.
Bende bazı şeyleri bilmiyorum aslında.
Seni neden hâlâ seviyorum
Canın acıdığında neden canım kopuyor
Seni gördüğüm de neden kalbim yeniden atıyor gibi oluyor bende bilmiyorum işte.
Gördüğüm her an yeniden nefes alıyorum sanki,
Içim Içime Sığmıyor.
Koşup sarılasım geliyor sana
Yapamıyorum.
Kokunu içime çekeyim diyorum yapamıyorum.
En çok da neyi unutamadım biliyor musun?
Doğru ya senin bundan bile haberin yok.
Ben en çok kokunu unutamadım.
Sen gözümün içine bakarken ben yüreğinin içine dokunurdum.
Yanımda durduğunda yetmeyecek olsada kokunla tatmin ederdim kendimi.
Şimdi bazı şeylere pişmanım.
Kokunu alamadığım her ana gözünün içine bakamadığım her saniyeye konuşmadığım ağzından dökülen kelimeleri duymadığım küstüğüm her an için pişmanım.
Ama sen benim en güzel pişmanlıklarımsın.