Sabah gözüme vuran güneş ışıklarıyla uyandım. Kalktım ve güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra okula gittim. Mükemmel erkek arkadaşımla birazcık gezdik. Aslında okuldan gittikten sonra hemen kaçtım. Saçlarım çok çok açık kahve ve gözlerim yeşil.Güzellikten ölüyorum! IPhone4s'im var IPhone 5 aldım da beğenmedim bizim hizmetçi kullanıyor.
--
Eminim içinizden "-Ne dalga mı geçiyo mu bu kız ya?-" diye geçirmişsinizdir. Cevap veriyorum :
-"ZÖNK!-"
Öyle bir dünya ancak dizilerde olur. Hatta zönk dediğim için birazcık ergenliğe kaçtım. Ama hiçbir zaman tamamen mutlu olamazsın. Şimdi benim normal versiyonuma bakalım, güne nasıl başlamışım?
Sabah annemin yüzüme vuran tükürükleriyle uyandım.Uyandıktan sonra o dağınık odada formalarımı bulmaya çalışırken (soyunukken)((Neden formalarımı ararken soyunuyorum ki giyinik dur abi!Belkide formamı kaybettiğimi anlamadan soyunmam yüzündendir. İhtimal bile vermiyorum(!))) içeriye abimin kankası girdi.( Sabah bizim evde ne işi varsa artık pisliğin? Heleki benim odamda?) Ve açar açmaz kapattı da. Ben yaşadığım şokun etkisini atlatmaya çalışırken formamı buldum.Zamanlamam mükemmeldi allah aşkına. Aynaya geçtim ve süpergeye benzeyen saçlarımı taramaya çalıştım. Ve yaklaşık 30 dk uğraştıktan sonra saçlarımı tarayıp fönledim.(Bunun için erken kalkıyorum.) Ama deminki hayalimdeki iki şey doğru.Çok çok çok açık kahverengi saçlar ve yeşil gözler. Hayatta ne zaman şansımın yaver gittiğini düşünsem bu yüzdendir zaten. Herkesin koyu kahve saçları ve kahve gözleri vardır ya kendimi farklı hissetmemi sağlıyor.Ama güzellikten öldüğümü de söylemeyeceğim.Ayrıca Samsung'un çok da güzel olmayan dokunmatık telefonunu kullanıyorum.(Zenginlikten ölecek olan amcamdan hediye. Bizim evde ahır gibi maşallah onların ki saray.Nerden geldiysem bu konuya?)Ama ya deminki sahne? Nasıl bakarım ben onun yüzüne ya? Aslında onun benim yüzüme bakamaması gerek ama erkekler yüzsüz işte napıcaksın?Kalbim küt küt atarken hazırlanmış bi şekilde odamdan dışarı çıktım ve onu gördüm gerçekten harika(!) Sonra kendime geldim ve gayet sakın bir şekilde konuşmaya başladım;(oyunculuğum iyidir eğer gerçek benliğimde olsam döverdim onu bide zaten saf, abimde kurnaz çok güzel ikililer allah nazardan saklasın :P)
-"Ne işin vardı odamda?-"
"-Ben, senle türkçe hocamız aynı ya bi şey sorucaktım.-"
"-Sen neden abimle takılıyosun ki?Sonuçta senden ondan küçüksün.Genellikle üst sınıflar eziyet eder.-"
"-Senle mi takılıyım yani?-"
Konuyu nerden nereye getirdi bakar mısınız? Erkek değil mi hepsi aynı.
-"Öyle demek istemedim-" dedim sıkılmış bi hava takınırak.
-"Sadece..-" demek istedim ama sözümü tamamlamama izin vermedi.
-"Senin en azından yakın bi arkadaşın var.Hatta arkadaş grubunBenim hiçbi şeyim yok , ailemin durumu çok kötü ve gerçekten benim neyim var ki? Abin benim tek arkadaşım ve haberin olsun bana eziyet falan da etmiyor-dedi ve birkaç bi şey daha dedi ama anlayamadım.Sesi gerçekten kızgın ve sinirli çıkmıştı.
-"Biraz sakin ol.Her şey düzelir.-"
"-Sahi mi? Sana bi önerim var çok dizi izleme hayat filmlerdeki gibi değil.Ve ben sana asılmıyorum senin aklındaki gibi birbirimize aşık olmayacağız. Kadın aklını bilirim çünkü..Hayat gerçekten romanlardaki gibi değil. Abinin arkadaşına aşık olamazsın.Senin ailenin durumu da çok iyi sayılmaz. Yakında zengin ve yaşlı adamla evlendirirler zaten-" dedi ve ben ona güzel bir yumruk attım. Hiç de pişman değilim. Ve o bana ne dedi biliyor musunuz?
-" Biraz sakin ol-" bunu dalga geçici bir tonda söylemişti.HAHA.Espri yaptı beyefendi. Evet arkadaşlar doktor olmama gerek yok.Bence bu çocuk bir deli.Hemde zırdeli! Ben ona aşık olacakmışım.Neyin hayalini yaşıyor acaba?
