GÖKYÜZÜ 'M

G ~ 1

İçim de garip bir sancı ile uyandım bugün. Dışarıda ki hava beni tekrar yatağa yerleştirecek türden. Yağmurun habercisi olan havadan nefret ediyorum. Ama yine de kalkmak zorundayım. Bugün büyük gün. Hayatıma yön vereceğim bir imtihanım var. Bugün YGS ' ye gireceğim. Umarım meleğim ve babam yetişirler. Çünkü bu heyecanla onlar olmadan yapabilir miyim bilmiyorum. Sıcacık yatağımdan güçte olsa kalkmayı başardım.

Hemen giyeceğim kıyafetleri hazırlayıp kendimi sıcak suyun altına bıraktım. Sakin olmalıyım. Yapabilirim. Çok çalıştım. Eksiğim yok. Kazanmamam için sebebim yok. Meleğime söz verdim. Kazanmalıyım, kazanıcam diyerek bilinç altımı etkim altına aldım. Hızlı hareketlerle duşumu alıp çıktım. Kurulandıktan sonra mavi dar kotumun üzerine bol bir gömlek giydim. Uzun kumral saçlarımı su dalgası maşa yaparak hazırlığımı devam ettirdim. Zaman geçmiyor bir türlü. Meleğimden aldığım mavi gözlerime eyliner ve rimel sürerek parlatıcı ile makyajımı tamamladım. Daha sonra Rüya ' yı aradım. Onunla konuşmak iyi gelebilir bana. Hemen bize gelmesi, beraber gideceğimizi söyledim.

Telefonu kapattıktan sonra susadığımı farkedip mutfağa girdim. Su içip sürahiyi masaya bıraktım. Tam çıkacaktım ki duyduğum gümbürtü ile yerimde donup kaldım. Şaşkınlığımdan sıyrılıp arkamı döndüğümde düşmesine imkan yokken az önce masanın üzerine bıraktığım sürahinin yerde paramparça bir şekilde etrafa saçıldığını gördüm. Garipti. Tıpkı sabah içimi kaplayan o his gibi. Tam toplamak için eğilmiştim ki kapı çaldı. Rüya gelmiş olmalı. Kapıyı açtım. Hoşgeldin deyip boynuna sarılıp hasret giderecekken, kıpkırmızı gözleri, ıslaklığı kurumamış yanakları ve titreyen vücudu durdurdu beni. Ne olduğunu anlamaya çalışırken yeniden dolan gözleri beni umursamazca süzülmeye başladı yanaklarından.
Bu beni daha çok korkutuyordu. Bir kaç kez sarsmama rağmen tepki vermedi. En son var gücüm ile sarsınca sadece dudaklarından şu kelimeler döküldü...

" MELEĞİMİZİ KAYBETTİK !!! "