Bölüm-2

36 2 0
                                    

Acıkmıştım. Aşağı indim dolabı açtım bişeyler yedim ve televizyonu açtım. O sırada o odayı gördüm. İlk taşındığımızda Annem ‘Sakın açma o odayı olur mu oğlum? ‘ demişti. Ama odanın kapısı sonuna kadar açıktı. Merakıma yenik düştüm ve odaya yöneldim. Girdiğimde kocaman resim tabloları gördüm. Annemin resmide aralarındaydı. En öndeydi ve tertemizdi. Sanki hergün siliniyordu. Yarım şişe rakı ve bir tanede bardak vardı. Diğer resimlere bakmak için annemin resmini köşeye çektim. O sırada bir kapı daha gördüm sağ köşede. Kapalıydı ama çok merak etmiştim. Kapıyı açtım kilitli değildi. İçeride yatan bir kadın gördüm. Annem olabilirdi bu. Çok benziyordu saçları onun saçlarına. ‘Anne!’ dedim. Tepki yoktu. Yaklaştım ve yüzünü döndürdüm kendime. Bu teyzemdi. Uyuyormuydu ? Ölmemişmiydi? Çok korkmuştum. Etrafa baktım yemek tabağı ve su bardağı vardı. Yenilmişti ve bir dilim ekmek kalmıştı. Buda onun yaşadığını gösterirdi. Kafamı çevirdiğimde bana baktığını gördüm teyzemin. Korktum ve geri atıldım. ‘Teyze, iyi misin?’ cevap vermiyordu. El işaretini gördüm gel diyordu. Yanına doğru gittim eliyle saçımı okşadı. Konuşamıyordu. ‘Konuşamıyor musun Teyze?’ diye sorduğumda kafasını sallamıştı. Konuşamıyorum der gibi. Sarıldım ve ‘korkuyor musun teyze?’ diye sordum. Yine kafasını salladı. Korkmuyordu. ‘peki ben? Ben korkmalı mıyım teyze?’ teyzemin gözünden bir damla yaş inmişti. Yine kafasını salladı. O sırada kapı kapandı. Babam gelmişti. Ondan nefret ediyordum. Elinde bi yemek dolu tabakla içeri girdi ve diğer elinde hediye paketleri vardı. Odaya girdi ve bana buraya girmemem gerektiğini anlatan bir bakış attı. Başımı öne eğdim. Yine dayak yiycektim ve dövülmek istemiyordum. ‘Özür dilerim babacığım’ Babam bana bakmadı bile. Teyzeme yemeğini verdi. Ve yatakta onu doğrulttu. ‘Hadi bacım hadi ye şunlarıda ilacını veriyim.’ Hayretler içinde sadece onları izliyordum. Teyzem babama gülümsedi ve yemeğini yedi. Tıpkı bir çocuk gibiydi. Babam yanıma yaklaştı. Bana baktı. Korkuyordum çünkü dayak yiyecektim. Kolumdan tuttu ve mutfağa götürdü beni.

‘Seni uyarmıştık. O odaya girmemen gerekiyordu.’

‘Özür dilerim baba.’

‘Gel hadi.’ Elimi tuttu ve bahçeye götürdü beni. Bahçeye salıncak gelmişti. Nasıl oldu bu? Yoktu ki bu burda. Babam büyüük salıncağa oturdu benide kucağına oturttu.

‘Baba teyzemi sen öldürdün. Neden ona tekrar bakıyorsun?’ babamın suratında şaşkın bir ifade oluşmuştu. ‘ben teyzeni neden öldüreyim? Hem ölmüş olsa burada ne işi var , emre?’ ‘Ama baba o gün gördüm ağzı kanıyordu. Gördüm. Annemide mi öldürdün baba?’ babamın bakışları sertleşmişti başımı öne eğdim. ‘oğlum bak, teyzen hasta. Teyzene ben o gün hiç bir şey yapmadım. Düşüp bayıldı ve ağzından kan geldi. Yani oğlum teyzen felç geçirdi.’ Diye açıkladı babam.

‘Ama sen ona tokat attın.’ ‘Asla! Ben annene dahi tokat atmış değilim Emre! Teyzene saygım sonsuzdu. Teyzen bana tokat attı.’ Nefret ettiğim babamı şimdi anlıyordum. Aslında çok iyi kalpli bir adamdı. Ama beni neden dövüyordu ve annem neredeydi? 

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 27, 2013 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Bir Darbe Daha!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin