1.Bölüm

74 14 5
                                    

İnsanlar hayata farklı cins de farklı ırk da farklı şehirde doğarlar.Ama hiç biri bilmez nasıl bir dünyaya geldiklerini.Hayat zamanla insanı değiştirir.Bazılarını masum bazılarını ise bencil, kötü yapardı.Buda hayatın kanunuydu.Beni de hayat ne masum yapmıştı.Nede kötü.Hep ortasında kalmıştım.Hayat bana iki yüzünü de göstermişti...


Düşünüyordum her zamanki gibi elimde bitterli çikolatam karşımda deniz düşünüyordum.Ne yapacağımı beni neler beklidiğini düşünüyordum her zaman ki gibi.


"Afraa"adımı duyduğumda kafamı sağ tarafa çevirdiğimle Buğra'yı görmem bir oldu.Hemen ayağa kalkıp yanına gittim.


"Afra kaç saattir sana sesleniyorum"


"Dalmışım hadi gidelim"dedim ve yürümeye başladım.Buğra'da arkamdan geliyordu.


Buğra benim en yakın dostum, kardeşim, abimdi. Her zaman yanımda olmuştu.Beni kollayıp korumuştu.Bu koskoca İstanbul'da bana sahip çıkmıştı. Şimdi de işimi halledecektim. Buğra çoktan bana yetişmiş yan yana yürüyorduk.


"Emin misin bunu yapacağına sen masumsun"dedi ve güldü. Haklıydı da. Ama bunu alaya alması sinirime gitmişti.


"Herkesin içinde bir bilinmeyen benliği vardır.Sen ve Ben gibi.Hayatını öfkeye adayan.Melek yüzlü şeytan gibi"


"Vay iyi laf ettin"dedi ve yumruğunu uzattı bende uzatınca birbirimize tokuşturduk.


"Bom"


Sahilden çıkmış arabaya binmiştik.Buğra depoya doğru sürmeye başladı.Ne Buğra'dan ses çıkmıştı.Nede benden sessiz sedasız depoya gelmiştik.Içeriye girer girmez sandelyede bağlı Ece'yi gördüm.Beni görür görmez bağırmaya başladı.


"Allah kahretmesin sen miydin Afra"şaşırdığına adım gibi emindim.Kim beni böyle görse şaşırırdı.


"Ya ne sandın canısı.Kim beni böyle hayal ederdiki"deyip kahka attim.Ona doğru yaklaştıkça cırlıyordu.


"Aptal şey bana dediklerini ödeticem"deyip yumruğumu yüzüne geçirdim.Kafası sola doğru düştü.


"Ö özür dilerim"dedi direk sesiyle. Kahkaha attım.


"Dayanamadın mı küçük fare"dedim ve saçını elime toplayıp çektim.


"Yarin okula geldiğimde herkesin karşısında beni küçük düşürdüğün için özür dileyeceksin"deyip uzaklaşmaya başladım kapıya vardığımda görevliye

"İpini çözün ne halt yerse yesin arkasına da biri tutun takip etsin karakola falan giderse kendini belli etsin bana da mesaj atsın"deyip arabaya doğru yürüdüm.Kapıyı açıp içeri attım kendimi.Buğra

"Fazla iyiydin"dedi sırıtarak.

"Hak etmişti"dedim bilmişce.

"Hocalara ispitlemesin "


"Sence o beni ispitlese hocalar inanir mi?"dedim ve kahkaha attım.Ormanlıktan çıkalı 5 dakika oluyordu. Kafamı cama koydum ve gözlerimi kapattım.Bugün olanları düşünmeye başladım.Garip biriydim.Ama hayat bunu istemişti.


Arabanın durduğunu hissedince gözlerimi açtım.Karşımdaki polisi görünce şaşkına önce Buğra'ya sonrada polise baktım. Fakayı yutmuştuk...



.Yorumlarınızı ve votelerinizi bekliyorum.
:-* :-*

YokluğundaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin