PLATONİK

OHA

yukarıdaki Melisa gençler 

Ne diyordu bu çocuk

-Kim bizi bekliyor nereye gidiyoruz Oğuz !!!! 

Oğuz ağzını açmamıştı , bana gülümseyerek 

-Biraz susarsan iyi olacak

-Ya bizi eve götürür müsün?? (Gizem)

-Peki kızlar (Oğuz)

ne yani eve mi götürüyordu bu kadar çabuk pes edebileceğini hiç düşünmemiştim.

-Gizem ev adresini söyle (Oğuz)

Gizemin evine gidiyoduk yani ... Gizem söyledi zaten yol 10 dakika anca sürmüştü.

-Siz inebilirsiniz kızlar (Oğuz)

-Ben ?

-Sen benimle geliyorsun 

-Banane ya banane 

bildiğiniz markette istediği çikolata alınmayan çocuğa dönmüştüm (anne banane ya banane ıhıhıhııhı).Oğuz benim kapıları kitleyerek 

-Hadi kızlar biraz hızlı

Gizem ve Melis kendi aralarında konuşa konuşa sırıtıp sırıtıp gitmişlerdi

-Yazıklar olsun be !  Belki beni kescek,gözümü çıkartıcak,sonra elimi kafama dikecek,beni parçalara bölecek ,sonra üstüne işeyecek,arabasının altında ezecek,sonra yakıp denizde atacaktı.

Herkes bana mal mal baktı 

ORTADA SES YOK

-Neyse gidelim (Oğuz)

-Ya sen delimisin bak polisi arıyıcam .

-Ara bişey yapamazlar

Elimi cebime soktuğumda telefonum yoktu , kesin orman tarafında kalmıştı

-Geri dönelim gerii !!

diye bağrınca .... Oğuz  ani bir frenle durdu

-Noldu ?? (Oğuz)

-Ya telefon ormanda kalmış

-Bunun içinmi bağırdın (Oğuz)

ya bu nediyordu ben bu telefonu almak için ne kadar çalıştım biliyormuydu ?

-Tamam sana yeni alırım zaten yolumuz uzun birdaha dönmeyelim 

ayy şimdi evimiz yansa 'Tamam yenisini alırım zaten ora eskimişti 'diyecekti

20-25 dakika sonra galiba geleceğimiz yere gelmiştik.Bi siteye gelmiştik içinde müstakil evler vardı gerçekten çok pahalı duruyorduu(-güzel değil pahalı asdfasdf-)

-Bura nere

-Ev (Oğuz)

vollomo bon hoç bolmoyordom zoton 

-Ee burda ne işimiz var 

-İçeriye gel görürsün

Uff hala bacağım ağrıyordu tabi bunu belli etmiyordum.Oğuz zile bastı içeri girdi 

-Ben geldim

Evde biri vardı.Sonra hızlıca merdivenden inen 38-42 yaşlarında kumral saçlı mavi gözlü ince bir teyze geldi

-Meraba oğlum.

Oğuz aldırış etmeden ceketini koltuğa fırlatıp koltuğa uzandı.Anneye karşı böyle yapılırmıydı yani (-Anneye karşı büyü yapılmaz sana seker asdfasdf-ayşee--)

-Merhaba 

-Merhaba

kadın iyi birine benziyordu

-Şeyin bacağı yaralandı bir baksana

şey öylemi....

-Noldu kızım sana

-Oğlunuz sağolsun düştüm de teyzecim

-Ben onun oğlu falan değilim (Oğuz)

-Ama ben seni oğlum olarak görüyorum Oğuz 

-Ama ben seni annem olarak görmüyorum

Oğuz un sanki değişmişti.Bana davrandığı gibi annesine davranmıyordu.Sanki bir tarafı sevimli bir ayı ama öbür tarafı vahşi bir ayıydı(-iyrenç bir benzetme tamam-)

Kadın beni gözleriyle mutfağa çağırdı.Pansuman aletlerini alıp bacağıma uyguladı.Bacağım eskisinden daha iyiydi.Tekrar salona döndüm Oğuz telefondan biriyle sessizce konuşuyordu.Telefonu kapattı.Bana döndü

-Ben bi site yöneticisiyle konuşmam gerekiyor

-Tamam ben burdayım

Oğuz hızlı adımlarla bahçe kapısından çıktı

Bende biraz televizyon izledim.Çok saçma değilmi daha bu sabah tanıştığım birinin annesi olmayan annesiyle televizyon izliyordum.20-25 dakika geçmişti bende Oğuzu aramak için kahve kupamla dışarı çıktım.Biraz ilerledikten sonra bi kızın sesini duymaya başladım ve o tarafa doğru yöneldim.

Gördüklerim karşısında hayret içinde kalmıştım

Berk  bi kızla öpüşüyordu

-Ee naptın kızı (kız)

-Evde oturuyor merak etme o iş bende

benden bahsediyolardı biraz daha yaklaştığımda o kızın

                  Su         olduğunu gördüm

-Oha 

Arkadaşlar özür dilerim yaklaşık 20 gündür yeni bölüm gelmiyor üzgünüm 

artık haftada 1 kere yeni bölüm gelecek

öbür bölümde görüşmek üzere