Açıkçası bugün çok yorucu bir gündü . Eh... ne de olsa arkeolog olmak zor. Düşünsenize sabahtan akşama kadar arazide kazı işleri ile uğraştığınızı. İşte ben de onlardan biriyim.
Bu yorucu günün ardından eve söylene söylene geliyordum. Bir Amerikan edasıyla " Seni lanet iş... Senin benimle sorunun ne ha?.." gibi şeyler söyleyerek yürümeye devam ettim. Sanırım bu aralar çok fazla Amerikan filmi izlemiştim.
Nihayet evin kapısına ulaşmayı başardım. Sırada dev maraton vardı. Dev maraton dediğimde evin kapısı ile odam arasındaki mesafe yani... Ağır adımlarla odama çıktım. Gerçek maraton olsa sanırım kaybederdim. Yani yürüyerek kim maraton kazanır Allah aşkına.
Bu tür düşüncelerimi kafamdan attıktan sonra sıra pijamaları giymeye gelmişti. Ama şu lanet iş elbiselerim üstümden çıkmıyordu ve yine Amerikanlar gibi konuştuğum dikkatimi çekti. Bundan sonra Amerikan filmi izlememeye karar verdim. Çünkü ben Türküm. Atamın armağanı bu güzel Türkçe'mizi mahvetmemek lazım. Bu dil bizim canımız.
Sonunda pijamalarımı giydim ve çocukluğumu düşünerek "Ah..keşke yedi yaşımda olsaydım..." diyerek uykuya daldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Sabah
Humor#çocukolsam Bu hikayede yazar, sabah kalktığında kendisini yedi yaşında bulduğunu ve başından geçen olayları bize anlatıyor. UNUTMAYIN Kİ BU BİR ROMAN DEĞİL BİR HİKAYEDİR.