Bilgisayarımla uğraşırken kapı çaldığını farkettim titreyerek açtığımda gelenin Sugu olduğunu görüp rahatladım
"Abii"
"Hoşgeldin Sugu içeri gel "
İçeri girip koşa koşa yukarı çıktı sebepsiz yere, arkasından yavaş adımlarla gelmeye başladım
Sugu'nun odamda ne işi vardı?
"Abii yine mi ?"
"Ne yine mi ?"
"Bilgisayar " Umursamaz şekilde bana bakıyordu
"Ah evet yeni Nerve Gear için çip takacaktım" yüzüme takındığım utanç verici ifadeyi görenler ömrü boyunca unutmazlar.
"ABİİ SEN NE YAPTIN KENDİ ELLERİNLE PARÇALARINI BİRLEŞTİRDİĞİN BİLGİSAYARI NASIL BOZMAYA CALIŞIRSIN"
"Kükreme işin bittiyse yemek hazırlama sırası sende "
Sinirden ayaklarını yere vuruyordu çip takma konusunda yetenekli değildim ama bu sefer başarmıştım
Başardım diye sevinç naraları atarken Sugu geldi"Ne oldu Abii"
"Çipi taktım "
"Ne mutlu " yüzünde yine o asık ifade vardı. Kafasını öne eğmişti. Tek bir hamleyle kolundan tutup ona sarıldım.
"Sana da vakit ayıracağım" Gözümden akan yaşları engelleyememiştim
"Abii sen ağlıyorsun!!!"
"Tabiki hayır seni Şapşal " diyerek onu bıraktım ve omuzlarına dokundum onda nasıl bir etki bıraktıysa donup kalmıştı yukarı çıktım ona açıklayamadığım gereği öğrenirse hayatı alt üst olacaktı en kötüsü de Abisini kaybedebilirdi prize taktığım Nerve Gear ı kafama geçirdim.
"Bağlantı kurulsun!!! "
Atmosferi delip yere düştüğümün farkına varmadan kendimi yerde buldum
"Ahh bu acıttı." Ayağa kalkarken yanıma yaklaşan bir şahıs görünüyordu kılıcımı sıkıca kavradım ne olacağını merak ettiğim için bir şey yapmadım
" Selam Kimsin Sen? "
"Kirito Beta Testi oyuncusu sen?"
"Klein ,bana kılıç ile savaşmayı öğretir misin?"
"Peki menü yü aç yeteneklerine bak "
"Tamam " kılıcımı çıkardım ve özenle savurdum
"İşte böyle Klein " etrafımızı sarmalayan domuzlar her adımda bize daha da yakınlaşıyorlardı
"Sana fırsat yarısını ben öldüreceğim"
"TAMAM" Hepsini özenle öldürmeye çalışıyordum gücümün sergilenme vakti gelmişti.
"Vay be Kirito müthişsin "
"Sende ilk denemene göre fena değilsin " diyerek tebessüm ettim
"Neyse " diyerek söze başladım.
"Şuan Japon saatine göre 19.00 Sugu yemeği hazırlamıştır çıkmalıyım "
"Sugu kaç yaşın-"
"Cümleyi tamamlarsan yaşamadığına garanti edebilirsin" dedim kılıcıma sarılarak , menü yü açtım ayarlara geldiğimde çıkış düğmesi yoktu.
"Klein çıkış düğmesi yok!!"
"Bende baktım yok, bacaklarım yok oluyorlar"
"Sakin ışılanıyoruz"
"Işınlanma hızlı olmaz mı ?"
"Oyunda kendi başına ışınlanman neredeyse imkansız sanırım editör bizi çağırıyor bu yüzden dir" bir anda büyük bir alanda yer aldık ben Klein ve diğer 10 000 kişi...
Bu dağlar ovalar ve göllerle kaplı küçücük köyleri olan ve gizlenmiş yer altında Boss'un yeri vardı...
Editörü bekliyorduk. Sağa sola bakarken pelerini ile yüzünü kapatmış ama saçlarının görünecek kadar uzun olduğu açıkça belliydi ve turuncumsu idi. Bir şeyden kaçıyor gibiydi ya da birinden , insanların arasında koşmaya çalışırken Klein'in ayağına takıldı dengesini kaybedip yere düşerken onu tutmayı başarabilmiştim. Pelerin saçından kaymış geriye düşmüştü çok güzel yüzü vardı bir süre bana baktıktan sonra doğruldu.
"İyi misiniz? "
"Gitmeliyim " dedi Çatallaşmış sesiyle sanırım ağlayacaktı. Ve gözden kayboldu
"Klein o kız kimdi ?"
"Adı Asuna , Asuna-san"
"Teşekkürler bu bile yeterli benim için editör geliyor "
" EVET SİZİ SWORD ART ONLİNE İÇİN ÖLEN ZAVALLI İNSANLAR ÇOĞUNUZ FARKETMİŞSİNİZDİR ARTIK ÇIKMANIZ YASAK VE NERVE GEAR I KAFANIZDAN ÇIKSRTIRSANIZ MİKRONİK DALGALAR YAYARAK BEYNİNİZİ YAKARAK SİZİ ÖLDÜRÜR BURADA ÖLÜRSENİZ GERÇEK DÜNYADA DA ÖLÜRSÜNÜZ AYRICA SKİNLERİNİZİ DEĞİŞTİRİYORUM "
Bu neydi şimdi? Bana iyi bir skin gelmişti. Fakat Klein,
" Hahahahhahahhahahaha"
"Gülme!!"
"Tamam, peki şimdi ne yapacağız? "
Selamm bir Fanfic ile karşınızdayım okursanız güzel olur Votelerseniz mükemmel olur görüş de belirtin lütfen 💙💙
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARA KILIÇ (Sword Art Online Fanfic)
RandomYeteneğinden ödün vermeyen bir yalnız savaşçı? Güzelliğiyle akılları başlardan alan bir lider? Zorlu yollar, acınası hayatlar... Derinden etkileyen sevgi gösterisi? Yalanlar, gizem ve bir tutam aşk Bu sevgisine sahip çıkanların hikayesi.