Mayıs geldi! Bölümler de geliyor.Vakit ayırmaya çalışacağım.Seneye üniversite için girmem gereken bir sınav var ve şimdiden çalışıyorum.Fazla kişi olmasak da anlayış gösterirsiniz umarım.
Bölümler 1.madde,2.madde şeklinde gelecek.Unutulacaklar listesinin nacizane maddeleri.
İyi okumalar...
& & & & & & & & & &Çalan alarmımla huzursuzca kıpırdanmıştım.Bu saatte neydi bu aşırı klasik bir müzik olan alarm sesi?
Gözlerimi ruhsuzca ovuşturup yataktan kalktım.Bu saatte uyanmanın verdiği sinirle gazımı alamayıp yastığa yumruk atmıştım fakat unuttuğum bir nokta vardı.Benim yastığım yumuşaktı! Yastığın çukurlaşmasıyla yatak başlığına çarptığım elime uzun uzun bakmaktan başka bir şey yapamadım.
Elimi komidine uzatıp üstündeki telefonun home tuşuna basınca saatin 05.40 olduğunu görmüştüm.Aceleci bir tavırla yataktan fırlayıp telefonumu,çizelge defterimi ve kalemimi alıp kapının önüne koştum.
Bir yandan sayfaları hızlı hızlı çeviriyor,bir yandan kalemin kapağını açmaya çalışıyordum.6 yıllık saat çizelgeleri vardı bu defterde.E az değildi.
Sonunda boş sayfaya ulaşmamla sayfanın en üstüne not atmam bir oldu.
29 Haziran 2020,Pazartesi.Bu yıl 15 tatillerle beraber burada geçirdiği 29.gün.6 yıldır toplam 630. gün.
630 gündür seni seviyormuşum sevgilim.Darısı senin başına demeliyim galiba.Gözlerimi hızla kapı deliğine çevirdim.Evden kaçta çıktığını yakalamam gerekiyordu.Uzun sürecek gibi hissediyordum bugün.Sandalye çekip oturdum kapının önüne.
Ne acıydı onu görmek için bu kadar emek vermeme rağmen onun beni görüp,sevdiğimi bilip,sevmemesi.Ne acıydı.
Uzun zamandır kapının önünde bekliyordum.Telefondan saate baktığımda tam olarak 3 saat olmuştu.Alışıktım ama ben.Onu bu kapının önünde 6-7 saat beklediğimde olmuştu.Güne başlarken gördüğüm ilk yüz o olsun diye.
Oyalanmak için deftere göz gezdirmeye karar verdim.2016 yılına gittim önce.Ona,onu sevdiğimi söylediğim ve başka birini sevdiği için özür dilediği yıla.Dünya başıma yıkılmıştı.Şimdi aptalca geliyordu o üzüntüm.
O başkasını sevse ne yazardı ki? Dilerse başkasının romanında baş rol olabilirdi.Ben çoktan tükenmez kalemlerle,silinmeyecek şekilde hayatımın başlığı yapmıştım onun adını.
Defteri karıştırırken zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştım.Karşı taraftan kapı sesi gelmişti.Kafamı aniden kaldırdım ve sandalyenin düşmesine neden olacak bir hızla ayağa kalkıp deliğe adeta yapıştım.Fakat sadece duvarın benim görebildiğim kısmında kalan, dalgalanan saçının yarısını görebilmiştim.
Kapının üzerinde olan anahtarı çevirip spor ayakkabılarımın arkasına basarak kendimi dışarı attım.Onu görmeliydim!
Köşeyi dönen kahverengi saçlı bir kız görmemle koşarak peşine takıldım.O olmalıydı.
Önüne geçip durmamla yumruğumu sıkmam bir oldu.
O değildi.
Tanrı şahidim olsun ki kalbimde olan oydu ama karşısına beni kabul edecek olan o olamazdı zaten.
Kabul etmezdi ki.
Bir özür mırıltısı eşliğinde evime doğru yürümeye başlamıştım.Yavaş adımlar atıyordum.Boş bakıyordum etrafa.
Eve girmemle kendimi odama atmam bir olmuştu.
Yatağın yanına çöküp sırtımı yaslayarak kapıya baktım uzun uzun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Unutulacaklar Listesi
Random'Kadınlar daha güzel sever' düşüncesini yıkacak hikaye. "Peki ben yazılacak mıyım o Unutulacaklar Listesine?" "Adını ne bir listeye sığdırabilirim,ne de unutmaya."