İşte mutluluk bir lüks mü? Gereklilik mi? Yoksa bir iş stratejisi mi?
En azından işveren söz konusu olduğunda cevap basit: Çalışanlarının mutlu olduğu şirketler daha çok para kazanıyor.
Yani, işte mutluluk bir lüks değil, rekabetçi ve başarılı olmak isteyen şirketler için bir zorunluluk.
İş ve mutluluk çok ilintili şeyler. İş, insanı mutlu edecek birçok fırsat yaratabiliyor.
Ne gibi derseniz...
İnsanlarla ilişki kurmak, yeni şeyler öğrenmek ve becerilerimizi geliştirmek, güçlü taraflarımızı kullanmak, hedeflerimize ulaşıp bir anlam bulmak...
Bunlar insanı mutlu etmezse ne eder bilmiyorum.
Öğretmenim böyle yorumluyor. "Mutluluk ciddi bi iştir" diyor; işyerinde mutluluk ile iyiliğin üretken ve etkili bir organizasyonun temelini oluşturduğunun altını çiziyor.
Mutlu olan elemanın verimi yüksek olur. Bunun sağlaması için araştırma yapmaya bile gerek yok ama epeyce araştırma yapılmış ve çıkan sonuç şu: Mutlu çalışanlar mutsuzlara kıyasla kendilerini işe daha çok veriyor, motivasyonları daha yüksek, yenilikçiler, müşteriye daha iyi hizmet veriyor, takımlarda daha etkili şekilde rol alıyor ve daha iyi liderler oluyorlar.
Bu platform kurumlara mutlu birer şirket olmanın yollarını öğretiyor. Nasıl mı?
Yöneticilerle ve çalışanların ihtiyacına yönelik tasarlanmış "işte mutluluk" konulu atölye çalışmaları düzenliyor. Kurumların yapısına göre bu konuda sistem oluşturuyor ve danışmanlık veriyor. Kilit noktalara dair konuşmalar yapıyor.
Zira işyerinin olumlu ve mutlu bir çalışma ortamına dönüşmesinde bu iki gruba da iş düşüyor.
başarı hikayelerinden de yola çıkarak sosyal sorumluluk projelerinin kurum içi kültüre etkilerini, spor ve hobilerin bireylere katkılarını ele alıyorlar. Zira işte mutlu olmak hayatta mutlu olmak demek.
Mutluluğu yazık ki kompartımanlara ayıramıyoruz.
Peki dışardaki mutluluk nedir ? Derseniz bunu bilmek zor . Onu yaşayanlara sormak gerekir .
