Sınıfın perdesini hafifçe sıyırırken güneşten kamaşan gözlerimi kıstım. Bahçede O'nu aradım ve duvara yaslanmış bedenini görünce gözlerim bir kez daha kamaştı. Saçlarını beceriksizce arkaya attıktan sonra eliyle ağzına tutturduğu sigarasının önünü kapattı ve çakmağını yaktı. Elmacık kemikleri içeri göçerken gözleri kısıldı ve hemen ardından benimkilerle çakıştı. İşte o an , okulun serseri tayfasından birisini görünce bu denli paniklemiştim. Ben, Lydia -Hope- Collins, iki senedir umursamadığım bu -egolu bela- grubundaki Louis Tomlinson'dan çekiniyordum.
Ve size küçük bir sır, onunla komşuluk ediyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dear Tomlinson
FanfictionOkyanusun hırçın dalgalarıydı bakışları,dudakları ise yaz yağmuru kadar yumuşak. Sesi ılık meltem kadar dingin ve rahattı,sinirlenince ise alevler kadar sert. Ve güçlü kolları düşmanlarına taş kesilirken,sevdiği kadın için kuş tüğünden hafif olurdu...