1.Bölüm

15 1 0
                                    

Hayatta bazen kendimizi gerçekten iyi hissettiğimiz anlar olur.İşte bu gün benim en mutlu günüm çünkü yıllardır hayalini kurduğum an bugün gerçek olacaktı.
Zaman artık gelmişti.Gelin odasında en yakın arkadaşım Buse ile beklemeye koyulduk.Kapı çaldı ve bir ses:
-Benim Selim,dedi.
Hic vakit kaybetmeden kapıyı açtım.
Selim:
-Ne diyeceğimi bilmiyorum.Gerçekten çok güzel olmuşsun,dedi.
Buse:
-En iyisi ben sizi yanlız bırakayım,dedi.
Selim ve ben el ele tutuşup düğün salonuna doğru yürümeye başladık.Çok heycanlıydım,adeta kalbim yerinden çıkacaktı.Bir an duraksadık.İkimizde derin bir nefes alıp içeri girdik.Herkes alkışlar eşliginde bize gülümsüyordu.Nikah masasına oturduk ve birbirimize hayatımızın sonuna kadar iyi günde, kötü günde, hastalıkta,sağlıkta her daim birbirimizin yanında olacağımıza söz verdik.Saatin gece bir olmasına tam bir dakika vardı ki bir an da elektrikler kesildi.Ortalık bir ara aydınlanır gibi oldu.İşte gördüğüm o manzara karşısında şok olmuştum.Bundan sonra film koptu.Herkes bağrış çığrış içinde dışarıya koşuyordu tabi bende fakat koşarken gelinliğimin ucuna takılıp yere yuvarlandım ve kafamda bir acı hisstettim.Sonrasını hatırlamıyorum.Selim neredeydi o sıra da onu da bilmiyordum.Uzun bir uykudan sonra gözümü nihayet açabildim.Keşke açmasaydım gözümü çünkü yaklaşık 5 metre boyunda bir yaratıkla karşılaştım.O kadar iğrenç gözüküyordu ki ketçaplı çikolatadan bile...Gözümü tekrar kapattım ve tüm bunların bir hayal olması için dua ettim.Tekrar gözümü açtığımda hala karşımdaydı.Bu benim için gerçekten büyük bir hayal kırıklığıydı.Yaratık benim anlamadığım dilde bir şeyler söyledikten sonra odayı terk etti.Belli ki çok kızmıştı.Tam ağlamak üzereydim ki Selim'in karşıdaki simsiyah duvarda asılı olduğunu gördüm.Hemen ayağa kalkıp Selimin yanına gittim.Selim burda neler oluyor?Niçin orada asılı duruyorsun diye sorular sormaya başladım fakat Selim bana cevap vermiyordu.Selim'in yanaklarını öpmeye onu koklamaya başladım.Ona sarılıyım derken elim sırtındakı çıkıntıya takıldı.Eğilip baktığımda Selimin sırtından karnına doğru bir mızrak saplanmıştı .Artık göz yaşlarıma hakim olamıyordum. Gözümden bardaktan boşalırcasına yaşlar akıyordu.Selim uyan!
Selim benim bu bağırışlarıma karşı hala uyanmıyordu sanırım Selim ölmüştü.Ama daha üzülmeye vakit bulamadan Selim'in cebinden bir mektup çıktı.Üstünde Füsun'a yazıyordu.Bu mektubu Selim bana yazmıştı.Vakit kaybetmeden mektubu açtım ve Selim'in cansın bedenine karşı okumaya başladım.
Şöyle yazıyordu:
Füsun'um
Canım sevgilim be lütfen affet. Yaptıkalırdam dolayı çok üzgünüm.
Bir daha seni göremeyeceğimi düşunerek sana bu mektubu yazıyorum.Sanırım şuan tehlikedesin.Ama ben sana şunları anlatmak istiyorum. Ben üniversite yıllarındayken çok fazla zombi ve korku filmleri izliyordum.Annemin tüm uyarılarına rağmen izlemeye devam ettim.Ona şuan hak veriyorum çünkü ben çok büyük bir hata yaptım.Zombi ve korku filmlerine o kadar merak salmıştım ki artık benimde bir zombim olsun istiyordum.Ve bir makine icat etmeye karar verdim.Tam kendime bir zombi bebek yapıcakken içeri annem girdi ve ben o panikle yanlışlıkla bir düğmeye bastım.Bu düğme aslında zombi bebek yapmak içindi fakat işler yolunda gitmedi ve binlerce yaratık ve zombi oluştu.Ben bu zombi ve yaratıklarla burayı terk etmeleri için onalara korkunç bir teklif sundum.Sundugum bu teklifi tek bir şartla kabul ettiler.Yıllar sonra beni tekrar bulacaklar ve kendilerinden daha fazla yaparak kendilerine yeni bir dünya oluşturacaklardı.Onların bu şartını kabul etmemin sebebi belki bu yaptığım hatayı düzeltebilirdim ama yapamadım.Selim'in bu mektubu karşısında şok olmuştum.Tekrar Selim'in cansız bedenine baktım ve ondan ilk defa nefret ettim.Ayak sesleri!İnanamıyorum o yaratık tekrar geliyor...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 14, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

FELAKET!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin