Yaşamaya senden öğrendim benliğimi en önemlisi varlığımı bana kendimi özel hissettiren tek kişiydin varlığinla mutlu ediyordun beni benim olmasanda yaşama sebebimdin umutla hep sen vardın içimde severken acı çekmekti benim sana olan sevgim kediyle köpek gibi. Beni sevmiyordu evet am ben onu seviyorum ve gerçekten varlığı bana huzur veriyordu acı çekerken bile benim olmadığını bile bile salak gibi seviyordum ona hep sakinliğim diyordum çünkü beni sakinleştiriyordu müzik gibi... Meğer ne acıymış karşılıksız sevmek onu deli gibi severken onun başkasının gözlerine aşkla bakması kalbim aciyor diyemezdim bağıramazdım susuyordum öylece aslında biliyormusun neden sevilmediğimi hiç anlamadım oysa benden başka kimse böyle anlamlı bakmazdı ve birgün vazgeçmek unutmak istedim kendime yaptığım bu kötülük yeter dedim unutmak isterken daha çok kıvrandım acıyla en çokta ne yaktı içimi biliyormusun ben senin gözlerine acıyla hasretle bakarken seninde bana bir yabancı gibi bakmandı işte bu yıktı beni derinden senin bana soğukluğun içimi daha çok yaktı ve sonra dedimki sevmiyorki ben niye seviyim ..dedim ama yine olmadı günler haftalar geçti ama yine aklımda sennn.... Derinden bir nefes aldım ve yine sakinliğim diyerek hıçkıra hıçkıra ağladım saatlerce, ne yapsamda duyuramadım sesimi sana ve birgün herşeyi anlatmaya karar verdim seni ilk gördüğüm anda anlatıcaktım sana, seviyorum seni diyecektim bağıra bağıra, taki sen duyana kadar ve ogün geldi seni gördüm o kadar güzeldin ki yine her zamanki gibi saçlarını dikleştirmiştin bana yine o masum gözlerle baktım sana yaklaştıgım her adımda nefesini duyuyordum kalbim yerinden çıkıyordu adeta sevmek buydu işte aşk buydu yanına geldim işte, seni seviyorum seni çok seviyorum dedim,mutluydum çünkü kurtulduğumu hissettim bu acıdan ama o ne diyecekti onu dinliyordum bana dediği tek şey ben sevmem kızım yazık olur sana hoşçakal dedi ve gitti...
oracıkta yere yığıldım nefesimin kesildiğini hissettim çünkü o benim nefesimdi gözümü açtığımda hastaneydim yanımda arkadaşım sema vardı yazık sana deyip duruyordu,kapının arkasında da o vardı beni o hastaneye getirmişti yanıma geldiVe bana dönüp kusura bakma sana bunları söylemek ve seni üzmek istemedim dedi.
Sadece acı hissettim kalbim paramparça oldu evet biliyordum olmuyordu beni hiç bir zaman sevmeyecekti gözlertimden dökülen yaşlar yüzümü sırılsıklam etmişti taburcu olduktan sonra eve gittim annem yine her zamanki gibi endişelenip duruyordu yatağima gidip uzandım sadece onu düşünüyordum onun bsana acı çektirmesine rağmen ben onu seviyordum ve sonra uyuya kalmışım sabah kalktığında saat epey geçti ama hala okula yetişebilirdim hızlıca üstümü değiştirip çıktım servise bnindiğimde esma
-emsal gel buraya otur dedi .
Esmayı o kadar özlemiştimki koca bir yaz tatili görüşememiştik
-nasılsın emsal daha iyimisin deyince yine gözüm doldu sonra dün olanları kafamdan atip daha iyiyim dedim sonra onun gözlerine bakıp gülümseyerek boynuna atıldım sonra nihayet okula gelmiştik evet yine onu görecektim ama kendini toparlayacaktım, esma benim en yakın arkadaşımdı çok iyi biriydi dinine bağlı bir kızdı bana hep nasihat veriyordu namaz kılmami ve bu tür şeylerden uzak durmami istiyordu nedendir bilinmez okulu hiç sevmezdi okula gelmesini babası zorluyordu ona göre güya gunahtı.aslında bende anlamamıştım ama onun gibi olmak isterdim evren'i değilde Allah için gözyaşı dökmek isterdim esma her cumartesi medreseye giderdi ve kendini ilim açısından geliştirmek istiyordu gemide sık sık böyle hep çağırırdı ama ben daha çok arkadaşlarla takılmayı seviyordum esmayla sohpet derindi beni yine sohpete çağırdı bu sefer hayır demek istemiyordum içimdeki ses çok istiyordu gitmemi ama yinede kararsızdım biranda ağzından evet lafı çıktı
-evet esma gelmek istiyorum dedim bana değişiklik olur dedim
-emsal ben seni çok seviyorum biliyorsun senin daha doğrusu gençlerimizin bu dünyevi şeylerle değilde daha çok Allah rızası için birşey yapmalıyız bu yönden onu çok seviyordum konuşmasına devam etti
-önemli olan Allah rızası için ne yaptığimızdı okul için yaptığımız çabaya bak gücümüz yettinceye kadar ders çalışıyoruz ama bu ağır gelmiyor ama İslam şartları ağır geliyor
Artık bireylerin farkına varmıştım canından çok sevdiğim evreni o konuştuğumuz saatler arasında aklımdan bile geçmemişti pürdikkat esmaya odaklanmıştım zil çalmıştı öğle arası da burada noktalanmıştı derse girdik derste esmanin dediklerine aklimdan çıkmamıştı cumartesi sohpeti dört gözle bekliyordum zil çaldığığında dışarı çıktım evren hemen karşı bankta arkadaşları ile birlikte oturuyordu yine o kalp atışları evren çok tatlı bir çocuktu evet benim sevdiğimdi ama esmanin dedikleri kafamı kurcalıyordu onun dinle alakası bile yoktu işte tamda bu yüzden gerçekten hiç bilmiyordum sahi ben bu güne kadar ne yaptım Allah için ,düşündükçe kafam daha çok karışıyordu sohpet günü gelmişti esmayla buluştuk ve sonra gideceğimiz yere geldik burası çok güzeldi sohpeti veren kişi bir bayandı baya ilimli bir bayandı o ve çarşaflıydı hiç bir şekilde nasıl biriydi belli olmuyordu mescide girdiğimizde hoca çarşafını çıkardı ve bizimle selamlaştı.o kadar iyi bir kadındiki anlatamam
ve sohpete başladık