GECEDEN KALMA

68 7 1
                                    

Tenimde soğuk metalin umutsuzluğunu hissederek sürükleniyordum. Beni kimin ya da "NEYİN" çektiğini bilmeden..." Başım ağrıyor. Acaba yine nerede sabahladım ben ya ?"diye söyleniyorum. Eee garip değil. Sonuçta böyle bir şey birkaç kez başıma gelmişti. Elimi başıma atmaya çalışınca iki elimin bir kelepçeyle birbirine bağlı olduğunu fark edince aymaya başladım. Gözlerimi açınca ışıktan birkaç saniye göremedim ilk etrafı. Daha sonra ışığa alışınca ellerimdekine kakmaya çalışıyorum. Ellerime bakarken tişörtüm gözüme çarpıyor. "Tamam" diyorum."Tişörtüm temiz olmaz Ama bu kırmızılık da hiç olmaz." diye mırıldanmaya çalışıyorum. Sesim çıkmıyor. Umutsuzca sağıma bakıyorum.Olabildiğince gri metalik duvarlar... Sürüklenmeye devam ediyorum. Net göremediğim birtakım hücremsi yapılardan geçiyoruz. "Ah" diyorum." Bir kavgaya karıştım ve şimdi hapishanede mi uyanıyorum?" "Daha neler Rüya". "Bir bu kalmıştı yaşamadığın!" diyerek yorgunluğun verdiği huzurlu gözlerimi yavaşça kapatıyorum.

****************************************************************************

"Kalk uykucu !" "Pek de güzelmiş." "Beyler bayram ettik!?!?"

Gözümü açtığımda bu lafları söyleyen çirkin adamla karşılaşıyorum. Ela gözleri şeytanlığın verdiği kişiliği ile kırmızı geliyor bana. Fiziği baya iyi.İyi adam dövdüğü belli. Ama bu benimle başa çıkabileceği anlamına gelmiyor!

-Rahat bırak kızı "3" diyor arkadan bir ses. 3 mü??? Şu an bunu düşünmeyeceğim.

"Ooo beyaz atlı prensim de sonunda koştu." diyor arkadan bir kız sesi.Yataktan doğrulduğumda etrafımdakileri süzüyorum. Daha doğrusu onlar beni süzüyor baştan aşağıya. Bir yığın insan bana bakıyor. Kendimi 3. sınıftaki pamuk prenses oyunundaki gibi hissediyorum. O zamanlar tatlı, pembe elbiseler giyen bir kızdım. Oyunda büyük bir alkış almıştım. Hayatımın en büyük olayı EVET bu!! Ama annem ve babam bu gösteriye gelememişlerdi. Beni sadece dadım izliyordu aileden denebilecek. Oradan yorgun olarak çıkarken iki mavi ceketli adam dadımla konuşmaya başladı. daha ne olduğunu anlayamayacak yaştaydım. Dadım bana " annen ve baban artık yanımızda olmayacak" dedi. "Nasıl yani Amerika'ya geri mi döndüler?" dedim. Saflık... Oysaki okulumdaki gösteriye gelirken trafik kazası geçirmişler. Avukatlar bana "18 yaşına gelmeden miras alamazsın" demişlerdi. Ben de çocuk yuvasında kalmaya başladım. Ama ne çare hiçbir yurt tutamazdı orada. Tüm yurtlardan kaçtım. Hayattan kaçtım şimdiye kadar. Ama sanırım bugün hayat beni yakaladı.

****************************************************************************

Ben bunlara dalmışken bacağımdaki eller sayesinde sarsıldım birden. Elin sahibi "3'tü." Eli gözleri gibi bacağımı da yaktı. Yüzüne bakıp "ne yaptığını sanıyorsun?!?!" dedim. Gülüştüler."Komik bir şey mi söyledim !?!?" diye bağırdım. "3" tam bir şey söyleyecekti ki bir gıcırdama sesi geldi. Hayal gibi bir çocuk yatağından kalkıp, yanıma geldi. Mavi gözleri ile bana bakıp, "Selam ben 17, geleli iki gün oldu ama alıştım. Sen de alışırsın yakında. Aramıza hoş geldin "18" (!)" dedi.

DENEK 0018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin