-Günaydın oğlum
-Günaydın(?)
-İyi değil gibisin...
-Her neyse!
Yine bir ayrılık günü,içim daralıyor duvarları düşman ettim kendime,uzun bir yolculuk başlıyor yine gecenin karanlığında...
Burak,yine gidiyorsun karanlığa,öyle bir karanlık ki kimse aydınlatamıyor o karanlığı...Ne sokak lambaları ne de gecenin ıssızında birbirini takip eden uzun araçlar...
Sabahın ilk ışıkları aşağı ilk dönemeç galiba ineceğim yer(?)
-Ben yabancıyım da kartta şurası yazıyor...
-Evet efendim burası da sizin ne işiniz var buralarda?Çok tekin yerler olduğunu söyleyemem...
-Orası senin haddin değil işine bak!
-Pardon beyefendi...
-Hadi indir beni
-Ahmet Abi dönemeçte inecek var!
Eski günler!Yılların sokakları yıkmadığı,birbiri ardına gizlenmiş üst üste parkların,yolların tükenmek bilmeyen kavgalarının,ardı arkası kesilmeyen korna seslerinin olduğu...Buralar,hasretle yad ettiğim,yıllarımın geçtiği,parklarında sigara tüttürdüğüm,yokuşlarını zorlanarak çıktığım yer...Şimdi ise birkaç hadsizin tekin yerler olarak göremediği ücra Ankara sokakları...
Ne işim vardı burada?Parklarında hüngür hüngür ağladığım günleri mi hatırlamak istiyordum?Haksızlığın diz boyu olduğu,ailesizliğin verdiği ızdırap mıydı gelişimdeki amaç?
Dün gibi hatırladığım tam tamına on iki yıl,hayatı iliklerime kadar hissettiğim o yıllar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BANA GÖRE
Teen FictionBu kitap yaşanan gerçek olayların farklı isimler ve insanlar üzerine kurgulanmış,insan hayatının ne zaman sürpriz yapabileceğinin,acının,yok oluşun ve dik duruşun bir kanıtı olacaktır...Eğlenmeniz dileğiyle...