Yüreğim paramparça , kaderime mahkum edilmişim. Yoruldum be hayat o kadar çok yoruldum ki masumluğumu , temizliğimi , saflığımı geri istiyorum. Ama yok imkansız büyüdüm artık ben , büyüdükçe anladım... İnsanın yaşı değil yaşadıkları acı veriyor. Bir iç çekerek duvarı karalıyorum sıralarıma seni kazıyorum, kalbime kazıdığım gibi. Sorma durum leyla.
Ne yapsam da sensizliğe çare bulamadığımı anlıyorum her geçen gün. Kulaklık kulağımda , ders boş , gözlerim dolu dolu. Bir sen varsın (içimde) birde olmayan , olamayan hiç olmamış biz. Ah be yarim bu nasıl acı soruyorum sana daha kaç gözyaşı döktürür sevdan.
Neyse zil çaldı sevdiğim çıkıyorum , gidiyorum. Ama hatırlıyorum daha dün gibi beraber çıkıyorduk şu yokuşu , gözlerimiz hiç ayrılmıyordu birbirinden. Sonra ben geç kalınca sen bekliyordun şu köşede. Çok uzak değil ayrılığımız işte daha dün gibi ... Yürüyorum ama sensiz üşüyorum bu sokaklarda. Sensiz olmuyormuş be gerçekten tadı tuzu , ayaklarım geri geri gidiyor. Yaklaştım sayılır eve. Eve geç kalırdım hep. Seninle konusurdum , sarılırdım, kokunu içime çekerdim , gözlerine saatlerce bakardım, saçlarında gezdirirdim ellerimi sırf bu yüzden geç kalırdım. Keşke yine geç kalsam be sevdiğim keşke yine geç kalsam. Zaten keşkelerle geçer ya hayat.Eve geldim aynaya baktım. Senin bugün bana baktığın gibi boş gözlerle baktım kendime. Yorgunluğun ve tükenmişliğin bir resmini gördüm karşımda. Ellerimi aynaya yaklaştırdım , dudaklarıma dokundurdum, izlerini silmek istedim, bende bıraktığın izleri... Silinmedi be sevdiğim silinmedi.
Her aynaya baktığım da ben görüyorum sadece o izleri. Unuturmuyum hiç? Unutamam tabiki alzheimer olsam bi ihtimal. Onda bile sen düşünce gözlerime yine hatırlarım. Kaderimde ki bıraktığın izleri nasıl silebilirimki nasıl unutabilirimki ? Açılan yara zor kapanır derler öyleymiş. Belki daha 24 saat bile dolmadı ama kapanması imkansız zaten bu yaranın.
Ben zil çalsında seni göreyim diye dakikaları sayan insanım senden ayrılalı ne kadar oldu onu mu sayamayacağım? Tam 19 saat 24 dakika 15 saniye. Psikopat bir kızım ben sende diyordun ya farklıyım diye farklıyım işte. En kötüsü sen de kabul ettin ya benden iyisini bulamayacağını, o günden beri kötü olmak istiyorum. İyiler kaybediyor diyorum çünkü. Bana böyle öğrettiniz. İyi oldum , bağlandım da ne oldu ; iki günlük sevgi ... Kötü olsaydım belki.. neyse ihtimal düşünmek beni çok yoruyor. Anlayamıyorum ne değişiyor , başlarken; "seni seviyorum" diyenlerle biterken; "bir daha mesaj atma" diyenler nasıl aynı kişiler oluyor. Çok boş ve anlamsız bir Dünyada yaşıyoruz. Umut ettikçe üzülüyoruz. Gerçekten, Anlayamıyorum .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sonu Aynı
Short StoryHerkes sonunu bile bile aşık olmaz mı sevdiğini sandığı insana ? Bile bile yürümez mi karanlık , sonu aynı sokaklarda. Yinede bile bile tatmaz mı aynı acıyı ? Bu hikayede yer verdiğim konu aynı sonların farklı başlangıçları olacaktır. Umarım okurken...