Yine annem bağıra bağıra odama daldı. Her zaman ki gibi yorganı kafama kadar çektim. Sonra birden gülmeye başladım. Beni güldüren annemdi ayaklarımı gıdıklıyordu. Bu kadın hiç değişmeyecek..
-Ahahah anne dur!
-Hadi kalk tembel kız okulun ilk günü geç mi kalacaksın?
-Tamam anne 5 dakika daha...
Demem kalmadı kendimi bi anda yerde buldum. Çok heyecanlı değildim çünkü yine aynı arkadaşlarım olacaktı sınıfta. Lise 2'ye başlayacaktık. Aslında bir yandan da heyecanlıydım en sevdiğim, kardeş gibi gördüğüm Sema ve Esra'yı özlemiştim. Kalktım ve duşa girdim. Duştan çıktım annem her zaman ki gibi kahvaltı hazırlıyordu. Hala bunu anlayamadı sabahları kahvaltı etmiyorum.. Sabahları canım hiçbir şey istemiyo!! Saat 06:50 yi gösteriyor. Ve ben hala hazırlanıyorum. Evim ve okul arasında 30-40 dakika var. Bu yüzden evden 07:00 da çıkıyorum. Hazırlandım ve evden çıktım. Her zaman ki gibi kulaklıkla şarkı dinleyerek gidiyorum. Ve sonunda okula geldim. Sınıfın kapısı kapalıydı. Tabii ben 8. kata çıkana kadar canım çıktı. Sınıfımız okulun en üst katındaydı. En üst katta biz ve en gıcık olduğumuz sınıf 10-C vardı. O kızları her fırsatta dövmeye çalışıyoruz. Ama bize bulaşmamaya çalışıyolar. Ancak o sınıftaki bi kaç kız ise arkamızdan konuşuyormuş. Bugün onlara gününü göstereceğiz. İlk güne böyle başlayacağız..
Evet hala sınıfın kapısındayım. Kapıyı açtım ve içeri girdim. Girer girmez Sema ve Esra hemen sarıldılar. Onlara sıkı sıkı sarıldım. Biraz sarıldıktan sonra onlardan ayrılıp öğretmenler masasının orda oluşan topluluğun yanına gittim. Herkes bana bakıp gülümsedi.
-Hoşgeldin Ebru.(dedi Gabat)
-Hoşbuldum.
Deyip cam tarafının 3. sırasına yani Sena'nın yanına oturdum.
-Off Ebru ya! Yine saçların uzamış. (dedi Sena)
-Alt tarafı diz kapaklarımın biraz üstünde. Niya abarttın bu kadar?
-Benimkiler belimin biraz üstünde.(dedi Sena)
-Neyse sen bana bi tane kağıt versene
-Ne yapıcaksın? (dedi Sena)
-Bugün çok eğlenicez.
Sena çantasından bi defter çıkarttı. Bana 1 yaprak uzattı ve sıradaki kalemi önüme itti.
Bem kağıda planı not alırken Sema ve Esra yanıma geldi.
-Ne yapıyorsun Ebru? (dedi Esra)
-Plan hazırlıyorum
-Ne planıymış bu? (dedi Sema)
-Bi dakika
Deyip sıranın üstüne çıktım.
-Arkadaşlar bugünkü planımız hazır. Gelin de görev paylaşımı yapalım.
Herkes sıranın yanına doğru gelirken bende sıradan indim. Ve planı herkese anlattım. Plan şöyleydi;
Biri yangın alarmını çalıştıracak 10-C o sırada üdtünü yeni değiştirmiş olacak. Çünkü bedenden çıkacaklar. Alarm çalışır çalışmaz hortumları alıcaz tabii içinde su değil renkli boyalar olacak biri vanayı açacak bizde hortumları onların üstüne tutacağız. Arkamızdan konuşmak neymiş göstericez onlara...
Bu planı anlattıktan sonra herkes iş başına koyuldu. Herşey hazırdı sadece uygulama kalmıştı. Uygulama görevini büyük bir zevkle Sema, Esra ve ben almıştık.
Evet planımızı uyguladık. 10-C' nin kızları sınıftan çıktığında berbat haldeydi.
-Kızlar gördünüz mü 10-C ne kadar da renki bi gün geçiriyo :) :)
Dedim ve kızlar yanımıza doğru geldiler.
-Ne yaptığınızı sanıyosunuz siz? (dedi Damla)
-Arkamızdan konuşanlara haddini bildiriyoruz (dedi Sema),
Herkes güldü. Evet kızlar müdür yardımcısının yanına gidip bizi şikayet etmişlerdi. Fatma hoca bizi yanına çağırdı. Gittik
-Kızlar ne yaptınız okulun ilk gününden arkadaşlarınıza?
-Hocam yangın alarmı çaldı onlarda çığlık attılar bizde onların sınıfında yangın çıktı sandık vanayı bi açtık ki renkli boyalar.. Bizim bi suçumuz yok.
dedim. Sema ve Esra'da söyldiklerimi onayladı.
-Bu seferlik sizi affediyorum ama bi daha olmasın bozuşuruz. Dedi
Sınıfa çıktık. Ders biyolojiydi. Dersimize Saadettin hoca giriyodu. Ceza vermesine rağmen onu herkes seviyo ama kimse belli etmiyo. Bu dersi kaynatmak imkansızdı ama 10-B bunu başardı. Nasıl mı?
Tabiki de benim sayemdee :) Sema, Esra ve ben bir plan daha bulduk. Hocanın asla reddedemediği eski anılarını anlattırdık bu derste kaynamıştı.
Okuldan çıktık Sema ve Esra ile geliyoruz. Yolda her zaman olduğu gibi kahkahalara boğularak , saçma espiriler yaparak geliyoruz. Yanımızda TUNA ve GABAT var. Biz her zaman birlikte gideriz. 7 ve 8. sınıfta da birlikte dönüyoruz. Espirilerim yüzümden ölmek üzereler ama arada bi gülüyolar ve bu benim hoşuma gidiyo.
Sonunda eve geldim. Annem en sevdiğim yemekleri yapmış. Sofradan bir tane zeytinyağlı dolma alacaktım ki annem mutfaktan;
-Ellerini yıka ondan sonra yee! diye bağırmıştı
Anlamıyorum nerden görüyo oysa ki sessiztim.
-Peki anne.
Demek zorunda kaldım eğer itiraz etseydim anne terliği şuan kafama atılmak üzere yola çıkmıştı :)
Yemeğimi yedim. Tam uzanacaktım ki telefonumun çaldığını duydum ve odaya fırladım. Arayan Sema idi.
-Efendim Sema
-Ne yapıyorsun mışkomm (dedi)
-Hiç tam uzanacaktım sen aradın
-Hiç uzanma aşkemm seninle dışarı çıkıcaz (dedi)
-Nereye gidiyoruz?
-Kendime bişeyler alıcam (dedi)
-Ben gelmesem olmaz mı?
-Olmazzz!! (dedi)
-Tamam
Dedikten sonra hemen hazırlanmaya başladım. Su mavisi pantolonumun üstüne beyaz bir t-shirt giydikten sonra saçlarımı taramaya başladım. Saçlarım uzun olduğu için taramakta biraz zorlanıyordum. Ama esmerim gelene dek.. Geliyordu vetaramama yardımcı oluyodu. Ha bide unutmadan vileda sopamm var :) Esra'nın lakabı vileda sopasıydı telefonumda da öyle kayıtlıydı. İkisi de benim herşeyim. Öz kardeşlerimden bi farkı yok. Her neyse Sema geldi bakalım bugün neler olacak...
Sema ile gezdik pek aksiyonlu olmasa da az kalsın eziliyodum. Araba çarpıyodu hem de bi kaç kez ama Sema kurtardı beni. Bugün böyle geçti hadi bakalım..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇILGIN SINIF 10-B
Teen FictionBirbirinden ne olursa olsun kopamayan bir sınıf ve yaptıkları çılgınlıklar....