SEFFAH

1.BÖLÜM : HATA

İkindi namazından sonra camide halkın dertlerini dinledikten sonra Kral Abdülmelik atına binip saraya doğru ağır ağır ilerliyordu.Yolda giderken bir taraftan ahaliyi gözetliyor,şehirdeki iç durumu analiz ediyordu.Kalbi yine sızlamaya başladı.Artık bu ağrılar çok sık vuruyordu.Vefatının yaklaştığını hissediyordu.Ama ölüm ona çok ağır gelmiyordu.Beynini kemiren sadece tek bir şey vardı.Kendinden sonra tahtına varis olarak kimi bırakacaktı?

Veliaht adayları belliydi.Bunlar büyük oğlu Abdurrahman ve küçük oğlu Mervandı.Abdurrahman Bağdat'ta en büyük alimlerin elinde yetişmiş,İlmi seviyesi hayli yüksek ve ilm-i siyaseti çok iyi bilen biriydi.Tahta varis olabilecek en uygun kişi o idi.Yumuşak huylu ve zekiydi.Mervan ise abisinin aksine hırçın,asabi ve kurnazdı.Savaş stratejileri konusunda çok becerikli olduğu için babası onu ordu komutanı yapmıştı.Mervan'ın gözü hep yükseklerdeydi.Abdülmelik bunu bildiği için tercih konusunda kararsız kalmıştı.Şayet tahta varis olarak Abdurrahman'ı bırakırsa Mervan tahta oturmak uğruna abisini ortadan kaldırabilirdi. 

Sarayın kapısının önüne geldi.Atından inip odasına geçti.Bu konu zihnini o kadar meşgul ediyordu ki ne salonda ona selam veren veziri Malik'i ne de eşi Fatıma'yı fark edebildi.Odasına girdi.Yatağına uzandı sağına döndü ve gözlerini kapatıp düşünmeye devam etti.

Gözlerini açtığında eşini yanı başında yatarken buldu.Yattığı yerden doğrulduğunda gece yarısı olduğunu fark etti.Düşünürken uyuyakalmıştı.Usulca yatağından çıktı.Sessizce odadan ayrılıp sarayın ince uzun koridorlarında gezmeye başladı.Düşünürken aklına kendisinden fikir alabileceği en güvenilir kişi olan veziri geldi.Hızla Malik'in odasına geçti.Kapısının önüne geldi.Kapının arkasından seslendi ama karşılık alamadı.Yavaşça kapıyı açtı.Malik henüz uyumamış yatağının yanında Kur'an-ı Kerim okuyordu.Odanın kapısının açıldığını fark edince ayetini bitirip başını çevirdiğinde Kralı görünce hemen toparlandı.Abdülmelik ona dışarı gelmesini işaret etti.Malik kaftanını giydi ve Abdülmelik'in yanına geldi.

-Efendim...Sizi pek çok vakit düşünürken görüyorum.Sebebi ne olmalı?

-Ey Malik! düşünürüm...Ardımdan kimi bırakmam daha hayırlıdır?Hakk'a intikal vaktimiz yaklaştı.Ecel gelmeden bu kör düğümü çözemezsem oğullarımın birbirlerini katletmesinden korkarım.Sen hem babama hem ağabeyime vezirlik yaptın.Çok tecrübe kazandın.çok insanlar tanıdın.Bu mevzu hakkında bir fikrin var mıdır?

-Efendim şüphesiz ülkenin başına geçebilecek en uygun kişi Abdurrahman'dır.Fakat Mervan'ın ne denli asabi olduğunu hepimiz bilmekteyiz.

-Ama hilafeti Mervan'a verirsek Abdurrahman hiçbir sorun çıkarmaz.

Malik bir an için şaşırdı.Gözlerini büyüterek Halifeye baktı.

-Efendim Mervan'ın eşini unutmamalısınız.Mervan'ın hilafete geçmesi ülkeyi Fars haramilerinyönetmesi demektir.