- Min jee -
Uyandığımı hissedebiliyordum. Ama kolumu sardığım kişi şimdi yoktu. Gözlerimi biraz araladıktan sonra yatakta bir tek ben olduğumu farkettim. Kapıyı biri tıklattı.
Hizmetçilerdir kesin.
- Gir!
Elinde bir tepsiyle üzerine bir çiçek vazo,vazoda bir not ve kahvaltı hazırlamıştı. İçeri yavaşça girdi. Bende yatakta doğrulup yatağın başına yasladım kendimi. Cidden beni kendine yeniden aşık ediyordu. Onun sayesinde bir hastalığa kapılmış, şimdide beni bu hastalıktan kurtarıyordu.
Yanıma oturdu ve tepsiyi yatağın yanındaki masaya bıraktı . Dudaklarıma bakıyordu. Yavaş yavaş yaklaştı vee.
- Neler oluyor.
Off olamaz bu bir rüyamıydı! Hayal kırıklığı.
- Taemin -
Mutfakta tam yemek hazırlarken odam dan sesler geldi. Sanırım Min jee uyandı. Yemeği bırakıp odaya gittim.
Kapıyı açmadan kapıya asılı canavar maskesini farkettim. Aklıma çok güzel fikirler geldi. Kapıyı biraz gıcırdattım.
- Kim var orada?
- *hrrr*
- Sen kimsin ya! Beni korkutamazsın!
- böö!
Diyerek kapıdan içeri zıpladım.
Çığlığı bütün evi sardı. Gülme krizine girmiş yerlere yatmıştım. Maskeyi çıkarıp gülerken yere bıraktım.
- Sen tam bir belasın! Hemde korkunç bela!
- Sadece bir şakaydı Min jee.
- Git burdan trip atıcam.
- Sevgili miyiz ki trip atıyorsun?
- Değil miyiz?( Of ne dedim ben ya inşallah olumsuz bir cevap vermezde rezil olmam)
- Peki öyle olsun. Ama bundan sonra benim lafımdan donersen fena olur!
- Peki.( -,- )
Dedi Min jee . Sinsi bakış attım. Oradan ayrıldım ve yemek hazırlamaya devam ettim. Masaya kahvaltılıkları yerleştirdikten sonra Min jee mutfağın kapısından sinsi bir bakış atarak geçti. Sanırım yüzünü yıkamaya gidiyor.
***
45 dakika sonra...
Min jee hala gelmedi. Merak etmeye başladım. Koridorda gezinerek o nu aradım. Tuvaletin tam yanındayken o da maske takmış "böö" diyerek üzerime atladı. Haline gülüyordum. O da güldü. Asla korkmadım. Tam tersi çok komikti. Maske kafasına büyük gelmişti. Ama tek sorun ikimizinde yerde olup Min jee'nin üzerimde olmasıydı. İkimizde kalkmak istemiyorduk. Uzun süre gülüşerek bakıştık ve her saniyede ciddileşiyorduk ve gülmeyi ikimizde bıraktık. Kafalarımız yakınlaşıyordu.
Vee..
