Bir kapıdan dışarı çıktığında bembeyaz sakallı üç ihtiyarın kendi evinin önünde oturduklarını görür.
'Ben sizi hiç tanımıyorum der...
Ama aç ve susuz olmalısınız... Lütfen içeriye gelin de sizlere bir şeyler ikram edeyim...'
'Evin erkeği içerde mi?' Diye sorar adamlar.
'Hayır der . Şu an evin dışında.'
'O evde olmadığı sürece bizim bu eve girmemiz mümkün değil...' diye cevap verirler.
Akşam olup kocası eve döndüğünde olanları anlatır.
'Peki onlara söyleyebilir misin der adam. Ben evdeyim artık bu eve gelebilirler...'
dışarı çıkıp bu kişileri içeri davet eder.
Ama bu defa da;
'Hepimiz aynı anda içeri girmeyiz' der yaşlı adamlar.
öğrenmek ister;
'Niye giremezsiniz?..'
İhtiyarlardan biri açıklar:
'Onun adı ZENGİN der bir ını göstererek.
Diğeri BAŞARI...
Ben ise SEVGİ...'
Sonra ekler; 'Şimdi içeri gir ve kocanla konuş. Hangimizi evinizde istersiniz?..'
içeri girip söylenenleri kocasına anlatır. Adam dklarıyla neşelenerek;
'Ne güzel der. Madem öyle Zengin'i içeri çağıralım ve evimizi zenginlikle doldursun...'
Karısı itiraz eder;
'Canım niçin Başarı'yı çağırmıyoruz?'
Bu sırada evin diğer köşesinde bulunan gelinleri konuştuklarını duyar. Koşarak gelir ve kendi fikrini söyler;
''yi çağırsak daha iyi olmaz mı? Evimiz yle dolar!..'
'Gelinimizin teklifini dikkate alalım der adam karısına... Dışarı çık ve bizim misafirimiz olması için 'yi davet et.'
dışarı çıkar ve yaşlı adamlara sorar;
'Hanginiz idi? Lütfen içeri gel ve misafirimiz ol...'
ayağa kalkar ve eve doğru yürümeye başlar.
Fakat diğer iki yaşlı adam da onu takip ederler...
şaşırmış bir halde Zengin ve Başarıya sorar;
'Ben sadece 'yi davet ettim siz niye geliyorsunuz?'
Zengin ve Başarı bir ağızdan cevap verirler:
'Eğer Zengin'i ya da Başarı'yı davet etmiş olsaydın diğer ikisi dışarıda kalırdı.
Ama sen 'yi davet ettin...
O nereye giderse biz de ardından oraya gideriz.
Çünkü nerede varsa orda Başarı ve Zenginlik de vardır!..'
