10. Bölüm

252 16 3
                                    

Kai'nin ağzından
Bugün krystal ile yazlığa gidecektik 1 hafta boyunca baş başa kalacağız.

Sabah kalkınca hemen banyoya girip sıcak duş aldım.

Banyodan çıkınca üzerime siyah pantolon ve kırmızı kazak giydim küçük bir çantaya bir kaç kıyafet koydum.

Aşağıya inip kahvaltı masasına oturdum.

Ben yemek yerken hepsi suratima bakıyordu.

"Ne var niye bakıyorsunuz" diye sordum

"Hiç bir şey yok hyung. Niye sordun ki?" dedi sehun

"Hiç çok tuaf bakıyorsunuz da"

"Hehe biz sana niye tuaf bakalım ki peh"

"Neyse ben gidiyorum" diyip kalktım.

Çantamıda alıp evden çıktım. Arabaya binip krystal'in evine doğru sürdüm.

Yollar açık olduğu için 20 dk sonra krystal'ın evine vardım kapıyı çalıp bekledim.

Kapıyı Jessica açtı daha sonra krystal geldi ve tekrar arabaya bindik.

Yolculuk sessiz geçmişti 3 saat sonrada varmıştik. Ben çantaları odaya çıkarttım. Daha sonra aşağıya indim.

Krystal arkası dönük bir şekilde duruyordu sessizce arkasından sarılıp boynuna öpücük kondurdum. Sonra bana dönüp gözlerime baktı.

"Ne! Bir şey mi oldu?" diye sordum bana bakmayı kesip önüne baktı daha sonra;

"Seni çok seviyorum kai beni sakın birakma" dedi onu nasıl bırakırım ki sonra ise ağlamaya başladı.

Başını kaldırıp bana bakmasını sağladim

"Şşş sakın ağlama ben seni nasıl bırakırım ki. Emin ol seni asla bırakmayacağım" diyip sarıldım.

♡♥♡♥♡♥♡♥♡
"Hadi kai seni bekliyorum" dedi masum sevgilim yarım saattir mutfakta mısır patlatmakla uğraşıyordum.

"Tamam geldim" diyip yanına otutdum.

Film başlayınca krystal başını gögüsüme koydu.

Bir yandan film izliyor bir yandan da sevgilimin ağzına mısır atıyordum.

Krystal'ın ağzından
Bugün o kadar mutluyum ki. Sevdiğim adam yanımda daha ne isteyim ki?

Bana inaniyor bana güveniyor tabii bunları ablama borçluyum o da bana inanmasa beni sadece bir hayal sansa ben şu belki yine kai için hayal olurdum.

Tabii ki birde katy var eğer o olmasaydı belki hâlâ depresyonda olurdum. Beni cesaretlendiren olmazdı belkide kai min ahh denen kızla sevgili olmuş olurdu.

Kai ile film izlerken gözlerim ağırlaştı ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.

Sabah uyandığımda ilk gördüğüm şey kai oldu. Kollarını bana sarmıştı.

Ama sanki kabus görüyordu çünkü hem terlemişti hemde sayıklıyordu. Ne dediği belli değildi ama sayıklıyordu işte

"Kai hadi kalk" diye uyandırmaya çalıştım. Zorda olsa uyandı.

Uyanır uyanmaz üstüme atladı mecazi anlamda söylrmiyorum gerçekten atladı. Yani hayalet olmasam ya çok acı çekerdim yada ölürdüm.


Ama ben ölüyüm her neyse. En sonunda beni bırakınca;

"Seni seviyorum. Seni çok seviyorum. B-beni bırakma beni asla ama asla bırakma lütfen" dedi bu sefer ben sarıldım ona.


Seviyorum onu hemde herşeyden çok seviyorum ben onu nasıl bırakırım ki?


Asla ama asla bı-rak-mam nokta.


Onu kendimden uzaklaştırıp;

"Sen kim jong in seni asla ama asla bırakmam. Sen benimsin oğlum"

Arkadaşlar geçmış bayramınız mübârek olsun ^-^

Hayalet SevgilimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin