2

362 45 12
                                    

                                ~~Harry~~
Harry'nin günü başta iyiydi.

Bu yanlışlıkla Louis'ye çarptığı zamana kadardı.

Louis, dağılan kitaplarına yardım bile etmeden ona bağırmaya başlamıştı.

"Nereye gittiğine dikkat et!"

"Sen bir ucubesin!"

"Bana dokunma ucube!"

Bunlar sadece Louis'nin söylediklerinin bir kısmıydı.

Harry tuvalete gitti ve ağladı.

Oysa ki kimse Harry'i üzülürken görmeye dayanamazdı. Ne zaman Harry üzülse herkes üzülürdü. Onu seven veya sevmeyen herkes üzülürdü.

Küçük masum bir çocuğun acı çekmesi herkesi üzerdi çünkü o böyle hissetmeyi hak etmezdi.

Niall Harry'i buldu ve onun neşelenmesine yardım etti.

Niall Harry'i sınıfa doğru yürüttü ve ona sıkıca sarıldı.

Niall'ın kucaklaşmaları Harry'i her zaman mutlu yapardı.

Sınıfa öğretmen gelip herkesi yerlerlerine yerleştirmeye başlayana kadar her şey iyiydi.

Harry mutluydu çünkü yeni bir sıra arkadaşı edinebilecekti.

Ancak bu Louis'nin yanına oturması gerektiğini fark edinceye kadar sürdü.

Yılın geri kalanına kadar.

Louis o anda inledi.

"Gerçekten bir ucubenin yanına mı oturacağım?"

"Hayır, sen Harry'nin yanına oturacaksın. Bir ucubenin değil. Kibar ol Louis, çok kabasın"

Harry öğretmenlerinin hepsini severdi. Harry'nin mutlu olmamasından hepsi rahatsız olurdu. Eğer Harry'i üzgün görürlerse bir şekilde onu mutlu etmeye çalışırlardı.

Harry hassas hissettiği için dudakları titriyordu. Louis bütün sınıfın önünde ona ucube diyerek duygularını incitmişti.

Louis Harry'nin birazını duyduğu tutarsız kelimeleri nefesi altından mırıldandı.

Louis oturduktan sonra sırasını olabildiğince Harry'den uzaklaştırdı. Masa çift kişilikti ve dikkate alınacak kadar büyük değildi.

Önemli bir şey değildi ama Harry yine de aşağılanmış hissetti.

Bay Joseph Harry'i daha da üzecek bir şey söyledi.

Bay Joseph bir paket verip sıra arkadaşı ile bunun hakkında çalışmaya başlamalarını istiyordu.

Harry kendi başına çalışmaya karar verdi çünkü Louis'nin kendisi ile çalışmak istemeyeceğini biliyordu.

"Neden böyle giyiniyorsun?"

Harry ona baktı ama cevap vermedi.

"Dilini kedi mi kaptı yoksa başka bir şey mi oldu, ucube?"

Harry birkaç damla gözyaşının dökülmesine izin vererek kucağına baktı, uzun saçları yüzüne dökülüyordu bu Louis'nin onu görmesini ve bunun hakkında eğlenmesini engelliyordu.

Harry kendini sakinleştirmeye çalışırken burnunu çekti, Louis ise soğukkanlılıkla kahkaha attı.

"Cidden ağlıyor musun? Ne acıklı!"

Harry mazeretini göstermek için el kaldırdı ve tuvalete gitmek istedi. Neyse ki bay Joseph onu üzgün gördüğü için izin verdi.

Harry tuvalete gittiğinde ağlamaya başladı. Son zamanlarda bunu sıkça yapıyordu.

Harry sadece güzel olmak istiyordu.

Louis neden bunu anlamıyordu?

******
Merhaba merhaba
Çok çok geç geldi ama olsuuuuuun
Ben çok üşengeç biriyim yaaaa
Ama diğer bölüm böyle olmaz inş

Feminine  (Larry Stylinson) Türkçe ÇeviriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin