Yorulmuştu. Bir banka oturup dinlenmek istedi fakat yanına gelen sevimli köpek izin vermedi. Tüm yorgunluğunu unutup tatlı gülümsemesiyle köpeğin kafasını okşadı. İkiside mutlu gözüküyordu. Etrafına bakındı, köpeğin sahibinin olup olmadığını merak etti. Çevrede kimseyi göremeyince anlayamadığı bir mutluluğa kapıldı. Evet evet köpeği sahiplenecekti.
Heyecanla o lanet adamı aradı. Soğuk ve titrek sesiyle;
'' Alo '' dedi.
'' Çabuk söyle ne söylüyorsan, işim var! ''
'' Şey, eve köpek getirebilir miyim? ''
'' Ne saçmalıyorsun sen? Seni beslediğimiz yetmiyormuş gibi bir de köpeğini mi besleyeceğiz? ''
'' A- ama ... ''
'' Hem köpeği ne yapacağız biz? Sen varsın ya ! '' dedikten sonra acımasız ve aceleci bir şekilde kahkaha attı ve ardından çocuğun cevabını beklemeden telefonu kapattı.
Evli adam yanındaki sarışın kısa saçlı sevgilisine döndü ve;
'' Bir de işimiz yokmuş gibi evdeki beslemenin hayvan sevgisiyle uğraşıyoruz. Beni meşgul ettiği şeye bak.''
Sekreter cilveli bir şekilde;
'' Canıım sinirlenme... Bak ben sana bir masaj yapayım da kendine gel.'' dedi göz kırparak. Uzun küt tırnaklarıyla evli adamın omuzlarını sıkmaya başladı. Adam kendini rahatlamış hissediyordu. Gözlerini -uykusu varmış gibi- yavaş yavaş açıp kapatıyordu. O sırada personel kapıdan içeri girdi.
'' Afedersiniz, yanlış zamanda geldim özür dilerim.'' diyerek hızlıca dışarı çıktı. 2 dakika sonra adam personeli yanına çağırttı ve '' Kovuldun! '' dedi. Personel ağzında bir şeyler geveledi ama artık çok geçti. Çünkü hain patronunun huyunu biliyordu ve onun lafını ikiletirse başına neler geleceğini de tahmin edebilirdi. Sessizce kapıdan çıktı, odasına gitti, eşyalarını topladı, arkadaşlarıyla vedalaştı ve kalan parasını da alarak uzaklaştı.
Çocuk ağlayarak köpeğin kafasını okşamaya devam etti. Hava kararmıştı. Banktan kalktı ve o lanet eve doğru yürüdü. Yine evde onu cadı annesi ve bir ton azar bekliyordu. Açıkçası eve gitmeyi pek düşünmüyordu ama mecburdu. Yüreğinin sesini dinleyip biraz daha oyalanmak istedi. Kafasını dağıtabileceğini düşünerek yolun sonundaki kitapçıya girdi. İki adım attı ve kafasını sola doğru çevirdi. Tam kişisel gelişim bölümünde duruyordu. Rengarenk kitapların karanlık içini açtığını hissetti ve yavaşça gözlerini kapattı. Onu bırakıp giden ailesini bir dakika olsun unutmak istiyordu. Ama unutmasına arkasından gelen şirin bir ses mani oldu.
'' Kenara çekilir misin ? ''