Dostluktan Doğan Aşk

Tanışma

STİLES POV
Okuldayım ve yine berbat geçiyor. Öğle yemeği için yemekhaneye gittim. Bizimle aynı masada oturup karşımda yiyişen Jackson ve Lydia mı desem, babası kurtadam avcısı olmasına rağmen çıkmaya devam eden Allison ve Scott'ın yiyişmeleri mi desem. Her günüm bu şekilde ve berbat geçiyor. Sayenizde !1!2!1
Bende bu görüntü kirliliğinden (!) sıkılıp çantamdan evde hazırladığım sandiviçimi yemeye başladım. Okulun yemeklerini sevmiyorum, bunun başlıca nedeni her yememde zehirlenip hastaneye kaldırılmam. Diğerleri nasıl yiyip zevk alabiliyor anlamıyorum. Lydia ya küçüklüğümden beri aşığım. Ama o beni görmüyor sadece bir dost gibi gördüğünü söylüyor. O Jackson yüzünden hepsi. Yoksa şimdiye çıkıyor olurduk! Bu tiple mi dediğinizi duyar gibiyim -,-

Okul çıkışı yine cezaya kalmıştık. Scott kurt güçlerini tutamayıp (daha pek hakim olamadı da) Allison'a yan gözle bakan çocuğu görünce bir güzel patakladı. Onu durdurayım derken karşı taraftaki çocukta hızını alamayıp bana daldı. Ellimi yumruk yapıp salladığımda çocuğun burnu kanadı inanabiliyor musunuz ben çocuğun burnunu kanattım. Tabi buna seviniyordum ki koç bize ceza verdi. Okuldan çıktığımızda hava çok kararmıştı. Jeepime binip yola koyulduk babamın telsizinden (evet çalmıştım aslında ödünç almıştım) ormanda ışıkların yanıp söndüğüne dair haber verdiler. Ormanda bir ev dahi yoktu ve o ışıkların nerden geldiğini merak etmiyor değildim.
Scott: Belki de birisi el fenerini bir sağa bir sola (çalkala çalkala bir sağa bir sola djskf) sallıyordur.
Stiles: Mantıklı ama bi bakalım Scott nolur kanka?
Scott: Başımın etini yemeyeceksen sür o zaman.

Ormana geldiğimizde 2 tane el feneri çıkartıp yürümeye başladık. İyice ormanın derinliklerini inmiştik (derine daha derine skskj) telsizden konuşan iki polis feneriyle etrafı tarıyordu bizi görmesin diye yere siper aldık. Onların uzaklaşmalarını bekleyip bizde onları takip ettik. Çünkü sanırım önemli birşey bulmuşa benziyorlardı. Arkalarıdan ağaçların arkasına saklanıp takip ettik. Bir kadın polisin çığlıyla bir kükreme duyuldu.
Scott: Hey Stiles derhal oraya gitmemiz gerekiyor. Kadının başı dertte olabilir.
Stiles: Ne bekliyoruz o zaman hadi!

Kadının çığlığının duyulduğu yere gittik. Bir fener yerdeydi ve şerif yardımcısı olduğunu belli eden rozetide. Ama o da ne. Rozeti elimde alıp baktım kanla kaplıydı ve bükülmüştü.
Stiles: Scott aman Tanrım bu hiçde iyiye işaret değil.

Kafamızı kaldırdığımızda gördüğümüz manzarayı görünce bir-iki adım geriye topalladık. Bunun burda olmaması gerekiyordu!
Scott: Stiles bunu sende görüyorsun öyle değil mi, bu da nerden çıktı şimdi?!
Stiles: Biz bu ormanı avucumuzun içi gibi biliriz burayı görmemiş olmamız imkansız.
Scott: Belki de yeni yapılandırılmıştır.
Stiles: Evin içine girmeye ne dersin kadının başı dertte olabilir.
Scott: Hey bunu sen mi söyledin yoksa ben sesler mi duyuyorum.

Benimle dalga geçmesi iyi olmadı yine de içeriye girmeme engel olmadı. Fenerimi her yere doğru tutmayı denedim ama fenerin ışığı evin karanlığından belli olmuyordu.
Stiles: Tanrım, Scott bu ev yeni yapılandırılmış olamaz evin duvarları yıpranmış ve dökülüyor!
Scott: Bu işte bir terslik var hadi gidelim burdan.

O-M-G !1!1!2!1!2
Karşımızda bir kurt duruyordu ama bu bildiğiniz kurtlardan değil. Gözleri metalik maviydi ve kürkü siyahtı. Sonrasında olanlara şahit olmanız gerekliydi çünkü bu kurt insana dönüştü!

Yeni bir kurtadam mı? Scott'ı kim dönüştürdü? Yazarınız parantezlerde neden şarkı sözleri kullanıyor? O evde nerden çıktı? Babam böyle pasta yapmayı nerden öğrendi? Ndkskdl noluyo dediğiniz duyar gibiyim. Bir sonraki bölüm bu akşama yetişecek. Umarım hikayeyi seversiniz Sterek üzerine kurulmuş bir hikaye ve gerçekten etkileyici olacak. Düşüncelerinizi yorum yapmayı unutmayın. Ve hikayeyi oylayın🌟