Bugün bir koleje gitmek için bursluluk sınavına girdim yetimhane den üç saat izin almıştım ve bu süreyi iyi değerlendirmem gerekiyordu . Yirmi dakikada sınavımın yapılacağı okula varmıştım .
Sınavım iki saat sürmüştü . Geriye yaklaşık kırk dakika kalmıştı bu sürede biraz gezebilirdim . Çarşıya indim ve etrafa göz gezdirdim . Dikkatimi çeken ilk mağazaya girdim ve kıyafetlere bakmaya başladım .
Gözlerim saatime çarptı yarım saatimin kaldığını fark ettim . Başımı saatimden kaldırdığımda onu gördüm , beni geçen sefer gördüğünde ezik gibi davran mavili çocuğu .
Kendisini tanımasamda ukala ve kendini beğenmiş olduğunu anladım . Biraz ona bakındım ve yanına bir kızın geldigini gördüm . Büyük ihtimalle sevgilisiydi .
Neden bilmiyorum ama içimde onu takip etme isteği doğdu ve arkalarından gizlice onları takip ettim . Takip işi biraz daha uzun sürmüştü ve ben sınavdan çıkalı bir saat olmuştu .
Sessizce kendime küfür ettim ve bir minibüse binip yetimhanenin orada indim . Yetimhaneye kimseye görünmeden girmeye çalışırken arkamdan bir ses geldi .
" Bak bak bak ! Dolunay hanım yine mi geç gelmiş . "
Bu sesi ölüyken bile tanırım . Yetimhanenin sapık müdürü ! İçimden bir bahane ararken ağzımdan
" Saatimin pilleri bitmiş herhalde çalışmıyor . " dedim .
Artık ne alakaysa . Müdür fark etmeden saatimi sınavın başladığı saate alıp dudurdum .
Müdür kolumu çekti ve saatime baktı bana çarpık bir gülüş atarak " Benim bu bahaneyi yutucağımı mı sandın . " dedi ve beni karanlık odaya gönderdi .
Bu adama gerçekten sinir oluyorum . Yaklaşık bir hafta karanlık odada kalmıştım ama bana bir ay gibi gelmişti çünkü günde sadece bir yarım ekmek ve yanında yarım litrelik su veriliyordu . Zaten ekmeği ben yemiyordum fareler ve böcekler alıyorlardı .
Birkere tam ekmeği ağzıma atacakken içinden hamam böceği çıktı . O günden sonra karanlık odada kaldığım süre zarfında yalnızca su içebildim . Sadece ekmek olayı değil ölen farelerin ve böceklerin kanları midemi bulandirıyordu .
Bir anda kapı açıldı ve yetimhanemizin saygı değer (!) Müdürü içeri girdi . Işık gözümü aldı ve gözlerimi ovuşturdum . Nasıl olsa karanlıkta o kadar çok kalıyordum ki resmen gece görüşüm ortaya çıkmıştı .
Müdür yanıma geldi ve saçlarımı okşayarak " Ceza bitti istersen çık dedi . " . Aslında benim için çıkmamak daha iyiydi ama tek arkadaşım olan Neşeyi merak ediyordum .
Ayağa kalktım ve kapıya doğru ilerledim . Kapıdan çıkınca hızlı adımlarla yatakhane ye gidip Neşeyi aradım ama yoktu . Daha sonra yemekhaneye gittim orada da yoktu ve son yer olarak tuvalete baktım .
Kapıyı açtığımda hıckırık sesleri kulağımı doldurdu . Bu Neşenin sesiydi . Hep ağladığından dolayı hıckırık sesini tanıyorum . Kapıyı tıkladım ve Neşe diye seslendim .
" Dolunay sen misin ? " Diye sordu .
" Evet benim hadi aç kapıyı da gireyim " dedim
Neşe o kadar çok ağlamıştıki resmen gözleri yerinden çıkacakmış gibi olmuştu .
" Hadi toparlan da bahçeye gidelim , bana olanları anlat . " dedim . Neşe ise cevap vermek yerine başını salladı .
Bahçeye inip bizim hep oturduğumuz köşeye geçtik . Neşeye " Hadi anlat " dedim . Neşe ise benden utandığını belirtti ve başını yere eğdi . Bense kızgın bir şekilde bakarak " Niye uyanıyorsun . Eminim utanılacak bişey yoktur ayrıca anlatırsan açılırsın " dedim .
" O mehmet kaya denecek adam beni tecavüz etmeye kalktı " diyip tekrar ağlamaya başladı . Ben yumruğumu sıktım ve bir hışımla yerimden kalkıp içeri doğru yürüdüm .
Arkamdan " Nereye gidiyorsun Dolunay ? " diye bağırdı Neşe . " O sapığın gırtlağını sıkmaya " dedim . "Dur gitme " diye bağırdı neşe arkamdan ama aldırmadım ve daha da hızlandım . O şerefsiz sapık benim arkadaşımı ve başka hiç bir kızı tecavüz edemez hatta etmeye kalamazdı bile .
Hemen odasının oraya gidip kapıyı çalmadan içeri girdim . "Bu ne hatsizlik . " dedi ve başını önündeki dosyadan kaldırıp yüzüme baktı . "O bakın kim gelmiş ." dedi alaylı bir tonla .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON YAKAMOZ
Teen FictionHer şey on dört yaşındayken başladı . Ailemin vefatından sonra bozulan piskolojim yetimhane odalarında çektiğim eziyetlerle biraz daha bozuldu . Yaşamak için bir sebep ararken kendimi derslerime verdim ve daha fazla hırslanarak bir kolejde okumak iç...