Çılgın Aşklar

parti time!!!!

"Bok böcüğü"
Lakabımı duyup arkamı dönmemle kızları görmem bir oldu.
"Ya ben size demedim mi insanların içinede bana şöyle seslenmeyin diye!"
"Dedin" dedi ayşe omuz silkerek.
"Ee o zaman neden hala sesleniyosunuz?"
"Piçlik bebeğim piçlik"dedi sezende . Zeynep yafrım dururmu? Tabiki durmadı ne saçmalıyosunuz."piç olduğunu biliyoruz sezencim söylemene gerek yoktu."dedi ve piç smile yaptı."öyle miii?"dedi sezen eli belindeyken.İşte şimdi yanmıştı zeynep, çünkü sezen ne zaman böyle yapsa kesinlikle bi piçlikler yapıyordu.Zeynep hızla kafasını iki yana salladı"değil değil kesinlikle öyle değil ."Sezen tam bi adım atmıştıki yan taraftan sezenin lakabı duyuldu."mütüşük randomcu karışma yafrıya "evet evet Sezene aramızda mütüşük randomcu derdik.Aslında biz aramizda herkese lakap takardık,Sezene mütüşük randomcu(abi kızın bi randomu var görmeniz lazım akpakaos),Zeynepe yafrı,Senaya sarışın ,Berile hmm görll,Ayşeye ayşkem derdik.Ben ....şey zaten biliyosunuz bok böceği .bu ad nerden mi geldi?Sezene sorun.
Seslenenlere dönmemizle yüzümüzde büyük gülümsemeler oluştu.Eeee tabi bi insan kardeşini görünce mutlu olurdu.Aslında onlar kardeşimiz değildi ama onları kardeşimizden ayırmazdık,yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi.
"Ooo amk salakları sonunda uyanabilmişsiniz"dedi Sena. "Napalım ulan dün çok yorulmuşuz"dedi Can.ima ettiği şeyi anladığımızda gülmeye başladık. Hayır hayır şimdi anırıyoduk .
"Çocuklar haydi sınıfa artık yeter bu kadar güldüğünüz." Hepimiz içimizden söve söve sınıfa girdik.
Dersin bitmesine daha 26 dakika vardı. Oh ben şimdi bu 26 dakikada....ahh,
Ah deme, oh de
Aha iç ses geldi,gir lan geri içine.
Uf tamam be zaten ayda yılda bir geliyom ondada sok geri yerime!
İç sesimi boşverip canımı acıtan kağıttan uçağa baktım,içinden iyi bişeyler çıksa iyi olurdu yoksa bizimkilerin benden çekiceği vardı.
"Bok böcüğü akşam parti varmış gidiyo muyuz?"ooooo parti varsa bizde varız bebekler.
"Tabikisi kankacım gitmez miyiz, yıkmaz mıyız ortalığı da sen nerden biliyon parti olduğunu?"kağıdı elimde buruşturup hocanın arkası dönükken hemen attım. Kağıdı beklerken tırnaklarımla ilgileniyodum ki arkadan birinin "pişt böcek"demesiyle ona döndüm.Çağıran Çağrıydı. Elindeki telefonu salladı ve ağzını oynatarak" burdan" dedi.
Ona güldüm ve önüme döndüm. Birkaç dakika sonra hocanın çağırması bir oldu "Yağmur kızım kalk ayağa ve söyle daha demin attığın kağıtta neyin nesiydi?"
Ağzım açık hocaya bakarken bir şeyler düşünmeye başladım.Din dersindeydik e din dersinde ne yalan söylenirdiki?hah buldum.
"Hocam arkadaş subhaneke duağsını sorduda onu söyledim. Siz ne düşünmüstünüz hocam ben sizi böyle severken siz gerçekten size saygısızlık yapıcağımımı düşündünüz?"dedim ve hafif burnumu çekerek ağlıyomuş gibi yaptım. Hoca vicdan azabı çekmiş olucak ki "yok kızım tövbe tövbe , hadi oturda ders yapalım yaptırmadınız bi ders"yerime oturdum ve bıyık altından gülmeye başladım.

Okul bitmişti ve biz eve gelmiştik.Akşamki partiye hazırlanıyoduk. Kızlarla aynı evde kaldığımız için hiç birimiz açısından sorun yoktu.
"Berillll onu çabuk bana ver ben giyicem onu!"Ayşenin bağırmasıyla yüzümüzü buruşturduk .
"Ya banane ben giyicem bunu "dedi omuz silkerek Beril.
Bunun üstüne muhteşem sezen "Ayşe bak bende ne varrr."elindeki elbiseyi göstererek.
"Bak ne diycem beril bence o etek senin olabilir"demesiyle kırmızı elbiseyi alması bir oldu.
15dakika sonra hepimiz hazırdık.