Karanlıktan Aydınlığa

1.Bölüm

Gözlerimi yaran güneş adeta uyanmam için alarm veriyordu.Yavas bir şekilde gözlerimi araladim.Yine sıradan bir gün yine aynı aynı ve ayni.
banyoya girip rutin islerimi halledip elbise odasına doğru ilerledi üzerime kumaş bir pantolon ve beyaz şifon bir gömlek giyim makyaj masama geçip parfümümü sıktım ve saçlarını kendi halinde hacimlendirip doğal bir yüzle tamamdır.Ağır adımlarla asaga indiğimde yardimcim
"Günaydın bayan cristina"diyen yardımcıma içten bir bakış atıp kahvaltiya oturdum.Kahvaltim bitmek üzereyken telefonum çaldı
"Evet hanry? Bana güzel haberler vererek başlayan bilirsin bu sabah ne dersin?" Hanry benim yardimcim sağ kolunu da denebilir hemde benim sirdaşım.Biz mafyalar genellikle güvenilir adamlarla iş yapmak zorundayız ve hanry tam da benim adamım
"Evet bayan cristina geçen gün barinizi basan adamları bulduk vr tahmin ettiğiniz gibi Dr genaut" Dr genaut benim hisselerime el koymaya çalışan bir adam istemiyorum diyorum anlamıyor herhalde pic kurusu herif!
"Adam depoda dursun sizde başında gelince hesaplasiriz sağlam istiyorum
"Diyip telefonu vlcevap almadan kapattim Yola çıktığımda annem aklıma geldi şimdi beni gorse böyle işler yaptığım için bana kizardi ne kadarda ozlemistim onu hayat beni bu duruma getirdi anne üzgünüm.
Depoya geldigimi farkettim arabadan inip beni bekleyen harder'in ve hanry nin yanına gittim harder benim ortağım fakat ciddi bi resmiyet yok rsmen bana yavsiyor.
"Merhaba cristina"
Yavaşça merhaba der gibi kafami salladim.
"Adam için ne planların var "sorusunu askıya alıp içeri girdim
"Bu o adam mı hanry"
"Hayır bu bizim bari basan ad miamların basi"
Hmm diyerek hafami salladim.
"Vay vay kusura bakma seni burda misafir etti biraz konforsuz"diyip sirittim adam baygindi ama kulağina fisildamistim.Adamlaeim beni o kadar iyi taniyorki buzlu bir kova suyu bana verdi adamın kafasına döktüm
"Hassiktir noluyoz lan" diye bağırdı bense guluyordum.
"Naber pic kurusu" diyip yaklastigimda suratına tukurdu hanry bir peçete verdiğinde suratını silip adama bi tane geçirdim sandalyeyle yeri boyladi.
"Seni pezevenk patronun benden ne istiyor konuş "diyip bi tane daha geçirdim
"Bunu bilmiş olman gerekiyor hisselerini" tabiki biliyorum ama doğrulama gerekir.O şirket babamdan bana kalan şirket ve asla bunlara para karşılığı da olsa vermem
"Senin patronun beni tanımamış herhalde"ve bir yumruk daha
"Söyle ona asla alamaz şirketin hisselerini anladinmi "diye bağırdım oda yediği teknelerden kafasını salladı arkami döndüğümde
"Herifin evinin önüne bırakın"
Emrimi kafa sallayarak onayladirlar. Dışarı çıktığımda harder ı basınla selamladı ve evin yolunu tuttum yorulmuştum bu arada aklıma lila geldi ozlemistim onu neyse eve gidince ararim diyerek yola devam ettim.

Elimde kahvem normal bir hayatım varmış gibi yağmuru istiyorum.Yagmur bana insanın ruhundaki lekeleri anımsatır güneş ise ruhundaki o çocuk yanı.lilayi aramak için telefonum u elime alarak aradım üçüncü çalışta açtı
"Cristina sen ne kadar hayırsız bir dostun beni unuttun"
Evet aramış ve alamamıştım.
"Üzgünum lila bunu telafi edicem nasılsın?"
"Cristina ben hamileyim çok mutluyum yhaa" dediginde mutlu olmuştum ama kulağım su an biraz kotu bağırması kulaklarimi firmaları.
"Lila tebrik ederim Patrick in şimdi havasından gecilmiyordur"
Derken kikirdadik
"Ona ne şüphe deilmi baba olucam diye dünyaya duyurmayı planlıyor" dediginde kahkaha attım o arada hanry endişeli bir yüzle içeri girdi elindeki dosya ilgimi çekti.
"Lila sevindim selam söyle Patricke benim kapatmak lazım"
"Tamam hadi baaay"
Cevap vermeden kapattim.
"Ailenizle ilgili olan bilgiler bulundu"o an kalbimde koşan hamsterin carkta durduğunu hissettim.
"Anlat "sesim titriyordu
"Annenizi babaniz vurmuş adamlar filan öldürmemiş"hayat benim için durdu o cümle kulaklarına sayısız yankılanırken iri iri göz yaslarim yanaklarından süzülüyor du devat et gibi işaret yaptım.
"Annenizle babamızı aldatmış babaniz bunu öğrendiğinde annenizi vurmus.Babaniz polislere intihar etti demiş silahta parmak izi bulunamamış"Annem benim annem
Anneiz babanizi aldatmış annenizi babanizi aldatmış kafam da şu an o kısım dönüp dururken hıçkıra hıçkıra agladigimin yeni farkına vardım Hanry bana bitmedi der gibi baktı.
"Annenizle devlet kasankza mektup ve bir kolye birakmis"mektubu uzattiginda ellerin titriye titriye aldım bu gün iki kere şok yaşadım ya başka birşey daha öğrenirsem diye.
Sevgili çiçek kokulum;
Şimdi bu yazacaklarimin anlamı ve neden yazdigimi assagadan okuyacağı satırlar belirleyecek.O satırları okuyunca bana kızma kızım kinini ve kızgınlığını benim üzerime yıkma.
Kızım biz babanla aşıktık öyle evlendikten sırf onunla o zamanlar parası için deil ona aşkı için evlednik ama seneler sonra banala artık aramızda buzdan dağlar oluşmaya başladı sırf sen varsın diye boşanmadik.Senin önünde mutlu tablosu cizsekte mutlu değildim seneler sevgizilik onemsizlikle geçti ama karşıma beni sevip sayan birisi çıktı evet kızım babanla evliyken biriyle ilişkiye başladım ama babanla hayatlarimiza sen bilmedikce karismayacaktik.Ben bunu bilerek yaptım ama baban bunu şu an bilmiyor ama bu mektubu okuyorsan ben yaşasamda yasamasamda eline geçecekti kızım o kolyeyi sana almıştım ikimizin baş harfleri var bu kolyeyi boynunda taşı kızım her mektubun sorlnu vardır çiçek kokulum bu mektupta burada sonlaniyor eğer su an hayttaysan gel karşıma sana ince detayları anlatırım ama yaşamiyorsam bu şekilde kalsın seni seviyorum çiçek kokulum seni seviyorum" Ben hıçkıra hıçkıra ağlarken Hanry çoktan gitmişti.İri iri damlalar gözlerimden firar ediyordu. Saatlerce depresyona giren kız gibi camın önünde ağladım.
Su an tek istediğim sakinleşmek.